YSK'nın Dicle kararı için kim ne dedi?

Çelik’Ten Dicle Kararı Yorumu: Sağduyunun Hakim Olması Esas Olmalıdır

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Yüksek Seçim Kurulu (YSK)‘nın Diyarbakır’dan bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle ile ilgili kararı üzerine, BDP‘nin desteklediği bağımsız milletvekillerinin toplu istifa edebileceğine yönelik tehditler için ‘‘Sağduyunun hâkim olması, memleketin ağzının tadının kaçırılmaması esas olmalıdır.‘‘ dedi..

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Yüksek Seçim Kurulu (YSK)‘nın Diyarbakır’dan bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle ile ilgili kararı üzerine, BDP‘nin desteklediği bağımsız milletvekillerinin toplu istifa edebileceğine yönelik tehditler için ‘‘Sağduyunun hâkim olması, memleketin ağzının tadının kaçırılmaması esas olmalıdır.‘‘ dedi.

Çelik, ardından gazetecilerin YSK‘nın Hatip Dicle ile ilgili kararın ardından, BDP‘nin desteklediği bağımsız milletvekillerinin toplu istifa edebileceğine yönelik yorumları sorması üzerine, ‘‘Sağduyunun hâkim olması, memleketin ağzının tadının kaçırılmaması esas olmalıdır. Türkiye‘de seçimler yargı denetiminde yapılıyor. Bu konuda YSK yetkili. Bu nedenle yargının verdiği kararla ilgili yorum yapmanın doğru olmaz.” diye konuştu.

Hsyk Başkanı’ndan Hatip Dicle Açıklaması: Yerinde Bir Karar

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanı Ahmet Hamsici, Yüksek Seçim Kurulu tarafından milletvekilliği düşürülen Hatip Dicle’ye ilişkin kararın yerinde olduğunu söyledi. Hamsici, “Kurum başkanı olarak değil hukukçu olarak söylüyorum. İlgili yerinde bir karar.” dedi.

Chp Sözcüsü: Dicle’Nin Vekilliğinin Düşmesi Doğru Değil

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Bihlun Tamaylıgil, Yüksek Seçim Kurulu (YSK)’nun Hatip Dicle kararını doğru bulmadıklarını söyledi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Bihlun Tamaylıgil, Yüksek Seçim Kurulu (YSK)’nun Hatip Dicle kararını doğru bulmadıklarını söyledi. Milletvekili seçilen bir kişinin mazbatasını aldıktan sonra vekilliğinin düşürülmesini siyaseten ve hukuken doğru bulmadıklarını aktaran Tamaylıgil, yaşananlar konusunda iktidar partisini göreve çağırdı.

CHP Genel Merkezi’nde partinin MYK toplantısı ardından açıklama yapan Tamaylıgil, Dicle’nin vekilliğinin düşürülmesini mazbatasını aldıktan sonra bunun yapılmasını hukuken ve siyaseten doğru olmadığını açıkladı.

Milletvekili Ürün: Dicle İçin Karar Adaylık Süresinde Verilmeliydi

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), Diyarbakır‘dan bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle hakkında verdiği kararın hukuken doğru olduğunu bildirdi.

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), Diyarbakır‘dan bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle hakkında verdiği kararın hukuken doğru olduğunu bildirdi. Bir senenin üzerinde alınan hapis cezalarında milletvekili yeterliliğinin sağlanmamış olacağını belirten Ürün, “Ancak bu karar adaylık süresinde verilmesi gerekiyordu.” dedi.

Afyonkarahisar Esnaf Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Mahmut Emin Birliktir’i ziyaretinde konuşan Ürün, Dicle için seçim sonrası verilen kararın gecikmiş bir karar olduğunu söyledi. Bağımsız aday olduğu için yerine gelecek ikinci bir aday da olmadığını aktaran Ürün, “Eğer partiden seçilmiş olsaydı arkasındaki aday gelebilirdi. Bağımsız aday olduğu için bu sıkıntıdır. Ancak her şeye rağmen bu kararın sağduyuyla ve sükunetle karşılanması gerekir.” diye konuştu.

YSK’nın üstünde bir merci olmadığını belirten Ürün, “En son merci odur. Memleketimizin geleceği için sükunetle karşılayıp karara saygıyla uymak gerekir düşüncesindeyim.” dedi.

Türk‘ten Tehdit: Dicle Kararı Karşısında Halkın Eli Kolu Bağlı Kalmayacak

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclisi Eşbaşkanı Ahmet Türk, "Hatip Dicle ile ilgili verilen karar ne hukukidir ne ahlakidir ne de vicdanidir.Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclisi Eşbaşkanı Ahmet Türk, "Hatip Dicle ile ilgili verilen karar ne hukukidir ne ahlakidir ne de vicdanidir. Türkiye’yi tamamen bir kaosa sürüklemeye yönelik bir karardır." dedi. Türkiye’nin ve halkın çatışmalı bir sürece itilmek için bu kararın verildiğini ileri süren Türk, halkın bu kararlar karşısında elinin kolunun bağlı kalmayacağına vurgu yaptı.

Levent Tüzel: "YSK kararı siyasi bir müdahale"

"Halkın seçtiği kişiye dönük YSK müdahalede bulunmamalı ve meclisin iradesine bırakmalı, demiştik. Ama anlaşılan o ki AKP çok açık şekilde, kendi denetiminde bir müdahaleyle açıkça ülkeyi karıştıracak politik tutum sergilemekte. Avukatlar itiraz edecek. Karardan derhal vazgeçilmeli. Umarız bu yanlıştan geri dönülür. Daha önce YSK'nin benzer müdahalesi olmuştu ve hem sokaklarda hem de demokratik güçler tarafından eleştiri ve protestolara uğramıştı. Benzer süreç yeniden yaşanacak. Halk kendi temsilcisine mutlaka sahip çıkacaktır. Yazarlar, aydınlar, demokratikleşme çabası içinde olan güçler de bu kararın geri çekilmesi için açık tutum takınmalılar."

Bengi Yıldız: "Bu karar telafisi imkansız zararlara neden olacak"

"YSK bu toplumun temeline dinamit yerleştiren bir kurul haline geldi. YSK’nın bölge halkının hassasiyetleriyle oynuyor. Bu karar niye bugüne kadar alınmadı. Bugün bölge kaynayacak. Bu karara karşı bölge insanının yoğun tepki vereceğini YSK da herkes de biliyor. Milletvekili seçilen bir insanın, yemin edeceği sırada milletvekilliğinin düşürülmesinin bölge halkında ne etki yapacağını YSK biliyor. Bu karar telafisi imkansız zararlara neden olacak. Bunu bölgeyi bilen bir insan olarak söylüyorum. Telafisi imkansız sonuçları olacak, umarım ki öyle olmaz.

YSK’nın bu kararına karşı sessiz kalmamız söz konusu değil, halkımız gibi biz de tepkilerimizi dile getireceğiz. Bu kurul bu toplumun temeline dinamit yerleştiren bir kurul haline geldi. Bu kurul bu yetkiyi nereden alıyor, kimden alıyor, nasıl alıyor merak konusu ama bu kurul Türkiye’nin kaderiyle oynayan bir kurul haline geldi. Bu topluma yapılabilecek en büyük kötülüğü bu kurul yapıyor. Kürtlere karşı tabiri caizse savaş ilanıdır ve buna tepkimiz aynı ölçüde olacaktır. Sonuçlarına kararı alanlar ve ülkeyi yönetenler katlanacaklardır."

Hasip Kaplan: "Hatip Dicle’nin durumunun seçimden önce belirlendi"

"Ancak, YSK’nın buna rağmen karar vermedi. Halkın oyuyla seçildikten ve mazbatasını aldıktan sonra YSK’dan karar çıkıyor. Bu ‘skandal’ bir karar. Hukuki, siyasi, etik ve demokratik değildir. Kararın sonuçları ağır olacak. Hatip Dicle'nin seçim öncesi kararı verilmişti. Neden seçime girmesine izin verildi, neden seçildi? Seçmenin iradesi neden yok sayıldı. YSK tuzak bir karar verdi. Hukuk kötüye kullanıldı, tuzak kuruldu, seçmenin iradesi yok sayıldı. Mazbata sonrası böylesi bir kararın meşruiyeti kamu vicdanını yaralayacak. Adaletin bittiği yerde barış da, demokrasi de, hukuk da olmaz."

Altan Tan: "YSK'nın bu kararı milleti sokağa dökme kararıdır"

Acilen bu karar düzeltilmelidir. Meclis, bu konuyla ilgili geçmişte Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a uyguladığı yöntemi Hatip Dicle için de uygulamalıydı. Bu karara mutlaka sert tepkimiz olacaktır. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e çağrıda bulunuyorum. O, köprüleri atmayın diyordu ama YSK köprüleri attı. Bunun hesabını Cumhurbaşkanı sorsun. Aksi taktirde Meclis'e gitmemeyi bile düşünüyoruz