Dink Cinayeti Davasında 7 Sanığın Müebbet Hapsi İstendi

Savcı mütalaasında, cinayetin Ergenekon terör örgütünün Trabzon`da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlendiğinin değerlendirildiğini ifade etti.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi`nde, aralarında cinayetin azmettiricileri oldukları iddia edilen Yasin Hayal ve Erhan Tuncel`in de bulunduğu 19 sanığın yargılandığı davaya devam edildi. Duruşmada tutuklu sanıklardan Erhan Tuncel hazır bulunurken, Adli Tıp Kurumu`nda akli dengesinin yerinde olup olmadığı gözlenen Yasin Hayal ve davanın tutuksuz sanıkları ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada dava dosyasına gelen evrakların okunmasının ardından Mahkeme Başkanı Rüstem Eryılmaz, Cumhuriyet Savcısı HikmetUsta`ya mütalaasını açıklaması için söz hakkı verdi. Bunun üzerine müdahil avukatlar söz istedi. Müdahil avukatlar adına söz alan Avukat Fethiye Çetin, mütalaanın şu aşamada açıklanmamasını, dosyanın genişletilmesini talep etti.

Çetin`in ardından söz alan duruşma savcısı Hikmet Usta ise, davanın yaklaşık 5 yıldır devam ettiğini, Dink cinayetinin arkasında güç odaklarının olup olmadığının iki farklı cumhuriyet savcısı tarafından araştırıldığını belirterek, yargılamanın daha fazla uzamaması için şu aşamada mütalaasını açıklayacağını ifade etti

Bunun üzerine Dink Ailesi`nin avukatları salonu terk etti. Dink Ailesi`nin avukatlarının salonu boşaltmasının ardından mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta mütalaasında, cinayetin Ergenekon terör örgütünün Trabzon`da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlendiğinin değerlendirildiğini ifade etti. SAVCI: "CİNAYETİN, ERGENEKON`UN TRABZON HÜCRESİ TARAFINDAN İŞLENDİĞİ DEĞERLENDİRİLMEKTEDİR" Mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta, şu ifadelere yer verdi: "Sanıkların eylem planları değerlendirildiğinde Trabzon hücre yapısının faaliyetleri ile Ergenekon terör örgütünün genel eylem prensipleri arasında hiçbir fark olmadığı anlaşılmaktadır. Aksi taktirde birisi üniversite öğrencisi olan bir diğeri okul önlerinde simit satan ve kendilerine örgüt yöneticisi sıfatını verdiğimiz iki sanığın ülkemizin en vahim siyasi cinayetlerinden birini bombalama eylemini ve diğer eylemleri planlayarak uygun koşulları oluşturarak tek başlarına gerçekleştirmelerini kabul etmekmantıken doğru değildir. Örgütün oluşturan kişilerin çoğunun genç, belirli bir işi olmayan eğitim hayatlarını tamamlayamamış, çeşitli adi suçlara karışmış ve maddi imkanları bakımından da elverişsiz koşullarda yaşayan kişilerden oluştukları belirlenmiştir." "Soruşturma dosyası kapsamında bugüne kadar elde edilen bilgi, belge, ifade beyanları, iletişim tespit tutanakları, telefon irtibat şemaları, HTS kayıtlarının incelenmesi ve Ergenekon terör örgütü soruşturmasında bugüne kadar elde edilen belgelerin incelenmesi neticesinde Dink cinayeti eyleminin, MC Donalds isimli işyerinin bombalanmasının ve diğer eylemlerin salt milliyetçilik duyguları kabaran gençler tarafından işlenmesinin ötesinde iştirak halinde ve süreklilik içerisinde çalışan gizlilik kurallarıve örgütsel hiyerarşi azami özen gösteren Erhan Tuncel ve Yasin Hayal yönetiminde Ergenekon terör örgütünün Trabzon`da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlenmiş olduğu değerlendirilmektedir." "Sanıkların işlediği suçların ciddiyeti ve önemi dikkate alındığında terör örgütü yöneticisi ve üyesi sanıkların mevcut anayasal düzeni bozmaya teşebbüs suçuna elverişli suç işlediklerini değerlendirdiğimizden haklarında TCK`nın 309. Maddesi gereğince cebir ve şiddet kullanarak Anayasal düzenin değiştirilmesine teşebbüs etmek suçlaması gerekmektedir. Gerçektende sanıklar gerçekleştirdikleri eylemleri ile Türkiye`nin, herkes için güvenli bir ülke olmadığını ortaya koymak, ermeni kökenli vatandaşlarımızınve yabancıların Türkiye`de bulunan varlığına karşı önemli kırılma noktaları oluşturmayı hedeflemişlerdir. Özellikle Hrant Dink suikastiyle ülkemizin kamu düzeni ve vatandaşlarımızın huzuruna önemli ölçüde bozmuş ve tamiri zaman alacak bir yara açılmıştır. Bu cinayet, Türkiye`de hangi etnik kökenden gelirse gelsin yüzyıllardır barış ve huzur içerisinde yaşayan ve böyle yaşamak isteyen tüm vatandaşlarımızın bu hakkına kastetmiş ve ülkemizde yaşayan Ermeni asıllı vatandaşlarımız, bu suikastin acısını yıllardıryüreklerinde taşımışlardır. Bu olay nedeniyle Türkiye devleti Avrupa İnsan Hakları Mahkeme`sinde yargılanmış, yaşam hakkını korumama ve ifade ve kanaat özgürlüğüne aykırılık nedeniyle tazminata mahkum olmuştur." Savcı Usta mütalaasında, Trabzon hücre yapılanmasını oluşturan sanıkların hedeflerinde pek çok kişinin, kurumun ya da devletin bulunduğunun görüldüğünü, "Hedeflerinde bir papazın kilisede sopa ya da demir çubuklarla darp edilmesi, Başbakan`a ait uçağın ineceği alanda bomba ihbarının yapılması, Amerikan sermayesi olarak değerlendirdikleri bir restoranın bombalanması bulunmaktadır. Ya da HSBC Bankası ya da Rus Konsolosluğu`nun bombalanması, Hrant Dink, Orhan Pamuk, Hıncal Uluç ve İstanbul`da bir papazınöldürülmesi hedeflenmektedir" dedi. 7 SANIĞA İKİŞER KEZ MÜEBBET HAPİS İSTEMİ Derin yapıların en son gerçekleştirdiği suikastın Hrant Dink suikastı olduğunu vurgulayan Savcı Usta, "Sanıklar ideolojik amaçlarla hareket etmiştir. Hedef Türkiye Cumhuriyeti ve kamu düzenidir" diyerek sanıklar Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Ersin Yolcu, Ahmet İskender, Mustafa Öztürk ve Tuncay Uzundal`ın örgüt adına işlenen cinayet ve Türkiye Cumhuriyeti`nin anayasal düzenini ortadan kaldırmaya teşebbüs ettikleri gerekçesiyle ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasınaçarptırılmalarını talep etti

Azmettirici olmakla suçlanan Erhan Tuncel`in ayrıca Trabzon`daki Mc Donalds bombalaması eylemlerinden dolayı da 171 yıla kadar hapsi istendi. Sanıklar Yaşar Cihan ve Halis Egemen, Salih Hacıoğlu`nun örgüt üyeliği suçundan 20 yıl, İrfan Özkan, Numan Şişman`ın örgüte yardım yataklıktan 3 yıl 9`ar ay hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi. Savcı Usta, tutuksuz yargılanan bu sanıkların talep edilen cezalar göz önüne alınarak hükmen tutuklanmalarını da talep etti. Sanıklar Alper Esirgemez, Osman Alpay,Erbil Susaman, Şenol Akduman, Veysel Toprak, Osman Hayal ve Coşkun İğci`nin ise delil yetersizliğinden beraatlerine karar verilmesi istendi.