Ağrılı dişin verdiği ıstırabı yaşayan herkes bilir. Çoğu zaman ağrıdan kurtulmanın en kısa yolu, o dişi çektirmektir. Peki ağrılı veya çürümüş bir dişin tedavisinde hangi yöntemin kullanılması doğru olur? O dişi çektirip ondan kurtulmak mı, yoksa kanal tedavisi uygulamak mı? İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Burak Akın, ilk başta basit bir çözüm gibi görünse de, diş çekiminin sonrasında bazı sıkıntılar yaşanabileceğine dikkat çekti.
“Kanal tedavisi özetle; dişin içinde bulunan, pulpa adı verilen, damar, sinir ve bağ dokusundan oluşan kısmın uzaklaştırılıp, oluşan boşlukların genişletilip, temizlenerek, özel bir madde ile doldurulması işlemidir” diyen Yrd. Doç. Dr. Akın, başarılı şekilde kanal tedavisi yapılmış, çevre dokuları ile birlikte iltihap veya enflamasyondan arındırılmış dişin, sinir dokusunu da kaybetmiş olacağı için, ısı, basınç gibi uyaranlarla oluşan ağrı hissini beyine iletemeyeceğini söyledi.
Kanal tedavi sonrası ağrı normal mi?
Kanal tedavisinden sonra dişin zamanla, sıvı içeriğinin bir kısmını kaybedeceğini ve böylece fiziksel kuvvetlere karşı esneme yeteneğini bir miktar yitireceğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Cem Burak Akın, bu durumun çoğu zaman bir problem oluşturmadığına işaret ediyor. Kanal tedavi işlemi sırasında, dişin içinde kullanılan temizleme ve dezenfeksiyon amaçlı kimyasal maddelerin kök ucundan bir miktar kemiğe taşabileceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Akın, diş içinde kullanılan döner aletlerin de az da olsa fiziksel travmaya sebep olabildiğine vurgu yaptı: “Bütün bunlar kanal tedavisi bittikten 24-48 saat sonraya kadar ağrıya neden olabilir. Fakat ağrıların zamanla hafifleyip, genellikle 48 saat sonrasında kaybolması beklenir. Ağrı geçmezse, şişlik, dokuda kızarıklık, morluk, iltihaplı akıntı gibi durumlar oluşursa, diş hekiminden tekrar randevu almak gerekecektir.”
Diş çekimi mi kanal tedavisi mi?
Ağrıyı -genellikle- kestiği için, hastaların bir an önce kurtulmak istedikleri ağrılar için dişlerini çektirmek istediklerini belirten Yrd. Doç. Dr. Akın, diş çekimi işleminin sanıldığı gibi basit bir işlem olmadığının altını çiziyor ve “Oluşan diş boşluğunun doldurulabilmesi ya boşluğa komşu dişlerin kesilip küçültülmesiyle yapılabilen köprü restorasyonları, ya da kemik içine yerleştirilen implant uygulamaları ile telafi edilebilmektedir” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Akın, yetkin bir diş hekimi veya bir kanal tedavi uzmanı tarafından uygulanan kanal tedavisinin, uygun bir dolgu veya kaplama ile korunduğunda ağızda uzun yıllar başarı ile görev yapabileceğine işaret ediyor. Diş çekimi işleminin çok kısa sürüp ağrıyı kesmiş olsa bile, kaybedilen dişle birlikte bir miktar kemik dokusununda kaybedileceğine dikkat çekti ve “Başarı ile yapılmış bir kanal tedavisi, hastanın kendi dişini uzun yıllar -çoğu zaman ömür boyu- kullanmasını sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
Diş Çekmek Yerine Kanal Tedavisi
Problemli dişlerin çekimi ve sonrasında oluşan diş eksikliklerinin, bazı handikapları olduğuna işaret eden İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cem Burak Akın, doğru uygulanmış kanal tedavileriyle, dişlerin muhtemelen ömür boyu kullanımlarının mümkün olabileceğine dikkat çekti.