"Diyaliz Masrafları Böbrek Nakli Ücretini Geçiyor"

Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, organ naklinin 20. yüzyılın en önemli tıp gelişmelerinden biri olduğunu belirtti.

Böbrek ya da diğer organ nakillerinde artık organ bulamama düzeyinde sıkıntılara girildiğini ifade eden Aydın şöyle konuştu:

"Hastalarımıza çok iyi hizmet verebiliyoruz ama yeterince organ bulunamıyoruz. Canlıdan karaciğer naklinde Türkiye Avrupa'dan özellikle çok ileri bir durumda. Türkiye'de 65-70 bin arasında böbrek yetmezliği hastası var. Bunlardan yaklaşık 55 bini hemodiyaliz, geri kalanı ise periton diyaliz oluyor. Tabii bu hastaların sağlığı açısından onlara çok büyük külfiyet getiriyor. Ayrıca Türkiye'nin kısıtılı kaynaklarını düşünürsek ekonomik anlamda devlet bütçesine de büyük yük getirebiliyor. Çünkü hemodiyaliz ve diğer diyaliz masrafları devlet tarafından karşılanıyor."

Bir böbrek hastasının diyaliz masrafının yılda yaklaşık 25 bin dolar civarında olduğuna değinen Aydın, "Fakat bu hastalar böbrek nakli olduğu zaman bu rakam 10 bin dolar civarına düşebiliyor. Dolayısıyla böbrek nakli sadece hastaların sağlığı boyutuyla değil Türkiye ekonomisine katkısı açısından çok önemli. Her anlamda böbrek yetmezliğinin şu anda en mükemmel tedavisi böbrek naklidir ve bunun kesinlikle tartışması yoktur. Kadavradan ve canlıdan nakil sayısı Türkiye'de yeterli sayıda değildir. Tabii ki burada basın-yayın organları aracılığı ile organ bağışının özendirilmesi, organ bağışı kampanyaları ile bu durumun vatandaşlara yaygın bir biçimde iletilmesi çok önem taşıyor. Türkiye'de yılda 70 bin hastadan 2 bin 500'üne nakil yapılabiliyor" diye konuştu.

-"Böbrek nakli olmuş kişinin yaşam beklentisi artıyor"

Böbrek nakli olmuş bir hastayla diyalize giren bir hastanın yaşam beklentisinde süre ve kalite açısından inanılmaz derecede çok farklılık olduğunu ifade eden Aydın, 15-25 yaş arasındaki bir böbrek yetmezliği hastasının yaşam beklentisinin diyalize devam ettiği takdirde 10-15 yıl arasında değiştiğini, bu hastaya nakil olmasıyla neredeyse 35-40 senelik bir normal yaşam beklentisinden bahsetmenin söz konusu olacağını söyledi.

PAÜ Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Murat Özban ise, böbrek naklinin son dönem böbrek yetmezliği tedavisinde altın standart metod olarak bilinen bir tedavi seçeneği olduğunun altını çizdi.

Ege Bölgesi İzmir Koordinasyon Merkezi'ne bağlı olarak çalıştıklarını belirten Özban, şunları kaydetti:

"Ege bölgesinde çıkan, aileleri tarafından bağışlanan ve beyin ölümü tespiti yapılmış hastalardan böbreği alıp PAÜ'ye getiriyoruz. Daha sonra bizdeki listede Sağlık Bakanlığının önerdiği uygun hastaya kadavra böbreği takabiliyoruz. Bu süreç hastalarda gecenin bir vatkinde çalan umut habercisi bir telefonla başlıyor. Kadavradan olan böbrek nakil başarımız yüzde 99 civarında. Hiç kimsenin organ bağışına ihtiyacı olmadan sağlıklı bir yaşam sürmesi en büyük dileğimiz. Maalesef böbrek hastalarının çok azına nakil yapılabiliyor. Nakilleri artırmamız hem ekonomik yönden hem sosyal yönden hem hastanın kaliteli yaşam sürmesi açısından çok önemlidir."