Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yılmaz Açıklaması

'Son zamanlarda İslam diniyle terörü yan yana getirerek, 'Müslümanlar teröristtir' algısı oluşturulmaya çalışılıyor. IŞİD ve Boko Haram gibi terör örgütlerinin yaptıkları, Kur'anı Kerim ve Peygamberimizin hayatıyla bağdaşmıyor' 'Hazreti Peygamber'in ve Müslümanların merhametinin bilinmesi halinde, bu örgütlerin Müslümanlıkla alakasının olamayacağı kabul edilecektir'

METİN GİRGİN - Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, son zamanlarda İslam diniyle terörün yan yana getirilmeye ve 'Müslümanlar teröristtir' algısı oluşturulmaya çalışıldığına işaret ederek, 'IŞİD ve Boko Haram gibi terör örgütlerinin yaptıkları, Kur'an-ı Kerim ve Peygamberimizin hayatıyla bağdaşmıyor.' dedi.

Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Peygamber sevgisinin Türk milleti için ayrı bir önem taşıdığını, bu nedenle 1989 yılından bu yana Kutlu Doğum Haftası'nın Türkiye'de çeşitli etkinliklerle kutlandığını söyledi.

Son yıllarda Avrupa ülkeleri, ABD, Balkanlar, Kafkaslar, Rusya ve Orta Asya'da Kutlu Doğum'un kutlanmaya başlandığını belirten Prof. Dr. Yılmaz, 'Etkinlikler kapsamında konferanslar, seminerler veriyoruz. Gül takdimi, kitap sergileri, bilgi yarışmaları düzenliyoruz, Hazreti Peygamberin hayatıyla ilgili bilgi yarışmaları yapıyoruz. Bu yarışmaları ödüllendiriyoruz. Hatta umre ödüllü yarışmalar da yapıyoruz.' diye konuştu.'

- Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri

Hasan Kamil Yılmaz, etkinliklerle Hazreti Peygamberi anlamayı, anlatmayı ve yaşamayı hedeflediklerini vurgulayarak, özellikle yabancı ülkelerdeki Türklerden ve diğer milletlere mensup Müslümanlardan olumlu tepkiler aldıklarını ifade etti.

Son zamanlarda İslam diniyle terörü yan yana getirerek, 'Müslümanlar teröristtir' algısının oluşturulmaya çalışıldığına işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:

'IŞİD ve Boko Haram gibi terör örgütlerinin yaptıkları, Kur'an-ı Kerim ve Peygamberimizin hayatıyla bağdaşmıyor. Kutlu Doğum Haftası vesileyle Hazreti Peygamber gündeme taşınmış oluyor. Peygamberimiz ne kadar çok konuşulursa, güzellikleri ne kadar çok anlatılırsa, Müslümanlığın terörizmle bağdaşmayacağını dünyaya anlatmış oluruz. Çünkü, bizim Peygamberimizi tanımaya ve anlamaya ihtiyacımız var. Çünkü Peygamberimizi ne kadar iyi bilirsek onu o kadar çok severiz, ne kadar çok seversek, o kadar onun gibi olmak isteriz. Hedef de bu zaten. Onu sevdiğimiz ve ona benzemek istediğimiz ölçüde iyi bir Müslüman oluruz.'

- 'Haksız yere insanları öldürenler Müslüman olamaz'

Prof. Dr. Yılmaz, Hazreti Peygamberin ve Müslümanların merhametinin bilinmesi hainde, IŞİD ve Boko Haram gibi örgütlerin Müslümanlıkla alakasının olamayacağının kabul edileceğini vurguladı.

'Bir Müslüman, 'Allahuekber' diyerek bir başka insanın kafasını kesebilir mi' diye soran Yılmaz, 'Kur'an-ı Kerim'i açsa, görecek ki bir kişiyi öldürmek, insanlığı öldürmek gibi günahtır. Bir kişiyi kurtarmak, bütün insanlığı kurtarmak kadar büyük bir sevaptır. Onlar bunu bilmediği için sadece orada tekfir ettiği, kafir saydığı insanları öldürmeyi bir fazilet zannediyor. Yani İslam'ı bilmediklerinden veya at gözlüğü takarak bir kısmına bakıyor, ayetleri ve hadisleri bağlamlarından koparıyor.' şeklinde konuştu.

Hasan Kamil Yılmaz, haksız yere insanları vahşice katleden, bundan büyük bir zevk ve haz duyanların, İslam dininde Müslüman kabul edilemeyeceğine de işaret etti.

- 'Müslümanlığı onlara gösterin'

Bu insanların ayetleri bağlamından kopardığına, işlerine gelen yeri söylediğine, aşağısını ve yukarısını görmediklerine dikkati çeken Yılmaz, şöyle devam etti:

'Aslında en doğrusu bütüncül bir yaklaşımdır. Ayet hangi ortamda inmiştir, hadis hangi ortamda söylenmiştir. Bunlar bilinmeden, Kur'an da anlaşılamaz, hadisler de anlaşılamaz. Sorun buradan kaynaklanıyor. Bu bahsettiğimiz örgütlerin temel problemi bu. Avrupa'daki Türklere ve Müslümanlara, 'Başınızı öne eğmeyin. Siz yüce bir dinin mensuplarısınız. Sizin onlarla alakanız yok. Siz merhamet elçisinin merhamet insanlarısınız. Bunu bilin, duruşunuzla, komşuluk ilişkilerinizle, konuşmalarınızla Müslümanlığın o olmadığını onlara gösterin' diyoruz.'

Prof. Dr. Yılmaz, yurt dışından, Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla etkinlik yapılması için çok sayıda talep geldiğini de aktararak, Türkiye'de diploma almış 121 bin 294 hafız ve 5 bin din görevlisiyle hem ülke genelinde hem de dünyanın birçok ülkesinde programlar yaptıklarını, Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı yabancı ülkelerdeki müşavirler aracılığıyla bu talepleri karşılamaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile