Diyanet-Sen Doğu ve Güneydoğu Anadolu Şube Başkanları tarafından yapılan ortak açıklamada, herhangi bir Müslüman dünyanın herhangi bir yerinde ezanı duyunca bunun İslam‘ın namaza, Allah‘a ve ibadete çağrısı olduğunu bilindiğini kaydetti. Hiçbir dinde bu çaplı bir çağrının olmamasının İslam‘ın kendine özgü güzelliği olduğu ifade edilen açıklamada, "Türkiye‘de 1932-1950 yılları arasında İslam‘ın evrensel çağrısı ezan Türkçe okutulmuş, halk buna karşı olsa da baskıcı rejim bu yanlışında ısrar etmiştir. 18
yıl boyunca bu zulüm devam etmiştir fakat insanların yüreğindeki ezan sevgisi bitirilememiştir. Merhum Şehit Başbakan Adnan Menderes iktidara gelince ezana uygulanan bu zulmü bitirip yürekleri ferahlatarak Türkiye üzerindeki bu kara lakeyi temizlemiştir. Basına dün yansıyan bir haberde, Şanlıurfa‘nın Suruç ilçesinde Kürtçe ezan okunduğu iddia edildi. Bunun ispatlanmayacak bir iddia olmasını temenni ediyoruz. 18 yıl boyunca yaşanmış bir tecrübe olarak ‘Türkçe ezan‘ felaketi dururken böyle bir iddianın
‘Kürtçe ezan‘ ile gündeme getirilmesi bile sıkıntı doğurmak için yeterli sebeptir. Kendisinden şikayet edilen ideolojik hareketlerin uygulamalarını taklit etmek ne kadar savunulabilir. Herkesin ana dilinde hutbe, vaaz ve dua isteme talebi olabilir, bunlar tamamen insani isteklerdir fakat evrensel bir çağrı olan ezanın Türkçe, Kürtçe veya herhangi bir dilde okunmasını istemek kafatasçılıktan başka bir şey değildir. Böyle bir dille ezan okuduğunu iddia etmek asla ezanın yerini tutmayacağı gibi,
hiçbirimizin istemediği ve kabul etmeyeceği bir kara leke olacaktır. Uygulanmışsa dahi, böyle bir yanlışa son verilmesini, toplumda yeni bir tartışma ve çatışma konusu oluşturulmamasını diliyoruz" denildi.
Diyanet-Sen‘den ‘Ezan‘ Açıklaması
Diyanet-Sen Doğu ve Güneydoğu Anadolu Şube Başkanları, ezanın Müslümanları tüm dünyada aynı anda evrensel olarak bir araya getiren, değiştirilmesi sadece kafatasçı zihniyetlerce düşünülmüş Arapça bir mesaj olduğunu ifade etti.



















