Diyarbakır'da Öldürülen Leopar Araştırmalara Işık Tutacak

Çınar ilçesinde bir çoban tarafından av tüfeğiyle öldürülen leopar, Güneydoğu'da leoparların yaşadığına ilişkin umutları artırdı.


Anadolu'da bilinen son leoparın 1974 yılında Ankara'nın Beypazarı ilçesinde öldürüldüğü kayıtlara geçerken, 2010 yılında ise Siirt'teki Gabar Dağında leoparın izine rastlanmıştı.

Son olarak Çınar ilçesine bağlı Solmaz köyü kırsalında görülen leoparın çoban Mahmut Kaplan tarafından av tüfeğiyle ateş edilerek öldürülmesinin ardından Orman ve Su İşleri Bakanlığının desteğiyle bölgede yürütülen "Güneydoğu Anadolu Leopar Projesi" kapsamında gerçekleştirilen çalışmaların Diyarbakır'ı da kapsaması gündeme geldi.

Anadolu'da yaşamadığı düşünülen bir kedi türü olan leoparla ilgili Türkiye'de çalışmalar yürüten biyolog Batur Avgan, Diyarbakır'da ele geçirilen leoparla ilgili AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, geçen yıldan bu yana Siirt ve Şırnak'ta leoparlarla ilgili çalışma yürüttüklerini söyledi.

İki ilde yürüttükleri çalışmalarda bölgedeki leopar hareketliliğini öğrenmek için çalıştıklarını ifade eden Avgar, son olayla leoparların bu bölgede var olduğuna yönelik umutların arttığını belirtti.

- "Amacımız halkı leopar konusunda eğitmek"

"Leopar Diyarbakır'a kadar geldiyse bu bölgede var olmaları mümkündür" diyen Avgan, Diyarbakır'da leopar görülmesinin Türkiye'de büyük ses getirdiğini vurguladı.

Avgan, Siirt Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğünce Siirt'te görülen bir leoparın fotoğrafının ortaya çıkarılmasının ardından bir program kapsamında Orman ve Su İşleri Bakanlığına bağlı Orman ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile "Güneydoğu Anadolu Leopar Projesi"ni yürütmeye başladıklarını kaydederek, bu doğrultuda yürüttükleri çalışmaların artık Diyarbakır'a da kayacağını belirtti.

Projenin amacının yerel halkı leopar konusunda eğitmek olduğunu dile getiren Avgan, "Vatandaşlara leoparı anlatarak, karşılaştıklarında ne yapmaları konusunda bilgilendireceğiz. Projemizin diğer amacı da Gabar Dağı ve Güney Muş Dağlarında fotokapan çalışması yapmaktır. Bu çalışmayı Siirt'te yapıyoruz. 8 Kasım'da Orman ve Su İşleri Bakanlığında konuyla ilgili yapılacak toplantıdan çıkacak karar doğrultusunda çalışmalar Diyarbakır'a da kayacak."

Avgan, Diyarbakır'da özellikle Karacadağ Bölgesinin doğusunda halka leoparla ilgili bilgi vereceklerini, bakanlığın da bölgede böyle bir eğitim ve çalışmanın yürütülmesinden yana olduğunu söyledi.

- "Leopar yaralı olduğu için saldırdı"

Diyarbakır'da ele geçirilen leoparı incelediğini, bacağında kurşun yarası tespit ettiğini anlatan Avgan, "Bulgular gösteriyor ki leopar yaralı olduğu için saldırdı" dedi.

Avgan, yaralı bir hayvanın saldırmasının mümkün olduğunu vurgulayarak, "Leoparın karnında şişlik vardı. Son olarak ne yediği ile ilgili henüz analiz yapılmadı ama leoparın tok ve sağlıklı bir hayvan olduğunu söylemek mümkün. Leopara bir hayvana saldırdığı sırada korkutmak için ateş edilmiş olabilir. Bu tür sosyal olaylarda hemen bir sonuca varmak mümkün değil. Zamanla hikayesini öğrenmiş olacağız. Yaralı olduğu için yakınından geçen çobanların onu öldüreceklerini sanarak üzerlerine atlamış olabileceğini düşünüyoruz. Çünkü leoparlar tehlike olmadığında saldırmazlar" diye konuştu.

- "Ölmeseydi arkasından başka leoparlar da gelecekti"

Avgan, leoparın ailesinin de bölgede olabileceği yönündeki iddialara ilişkin "Leoparın ailesi olmaz. Leopar tek başına yaşayan bir hayvandır" dedi.

Leoparın savaşçı bir hayvan olduğunu, savaşçı hayvanların da bölgelerini terk etseler bile av yapacakları bir yeri seçeceklerine dikkati çeken Avgan, Diyarbakır'da da böyle bir durumun sözkonusu olabileceğini vurguladı.

Avgan, şöyle dedi:

"Leoparlar av yapamayacakları yere gitmezler. Şırnak, Hakkari ve Siirt'teki dağlar leoparların yaşaması için son derece uygun ve onlara uygun düzeyde besin var. Bu popülasyon burada yaşayabilir ama şu anda hala dişi ele geçirilmediği için bir popülasyondan söz etmek mümkün değil. Çünkü popülasyondan söz edebilmek için dişi ve erkeğin bulunduğu 40-50 hayvanın olması gerekir. Şu anda dişiye rastlamamak da normal. Çünkü leopar popülasyonları genişlerken, dağılım gösterirken leoparın olmadığı bölgeye önce genç erkekler gider. Diyarbakır'daki olay bize leoparların buraya gelebileceğini ve bölgede bir popülasyon kurabileceğini gösteriyor."

"Ölmeseydi büyük olasılıkla arkasından başka leoparlar da bölgeye gelecekti" diyen Avgan, gelen erkek leoparların da bölgeye yerleşeceğini, güvenli bir ortam oluşturduklarında da dişilerin geleceğini belirtti.

Tüm memeli hayvanlarda olduğu gibi leoparlarda da dişilerin yavrularını düşünmek zorunda olduğundan daha dikkatli, temkinli ve çekingen olduğuna dikkati çeken Avgan, erkeklerin ise risk aldığını, en çok erkek leoparların öldürülmesinin de insana daha fazla yaklaşmaları, insanla karşı karşıya kalmaktan rahatsızlık duymamaları olduğunu belirtti.

Avgan, leopar, vaşak gibi kedi türlerinin bir bölgede bulunmaları halinde bölgedeki yerel halk tarafından varlıklarının bilindiğini de sözlerine ekledi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile