Adli yıl açılışı nedeniyle Diyarbakır Baro Başkanlığı'nda avukatlarla birlikte basın açıklaması yapan Aktar, yargının artık siyasal alana müdahale etmemesi gerektiğini vurguladı. Bu yıla eylemsizlik ve ateşkes süreci ile umutlu girdiklerini anlatan Aktar sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçen yıl içerisinde çözüm konusunda somut bir ilerleme sağlamamış olması bu yeni sürecin de heba edileceği endişesini doğurmaktadır. Sorunun şiddet dışı yöntemlerle çözüleceğine inancımız tamdır. Sürece egemen olması gereken üslubun karşılıklı duyarlılıkları gözeten barışçıl bir dil olması, yöntemin diyaloğu esas alması gerekir. Bu konuda Hükümet başta olmak üzere devletin tüm kurumlarına önemli görevler düşmektedir. Kürt sorununun çözümü konusunda hem toplumsal desteği güçlü kılmak, hem de toplumda çözümün adil olacağı konusunda bir inancı yerleştirmek için geçmişle yüzleşme ve toplumsal gerçeklerin araştırılması gerekir."
12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası vahşetin cisimleştiği yer olan Diyarbakır Cezaevi'ne de değinen Aktar, buranın boşaltılarak müzeye dönüştürülmesini istedi.