Diyarbakır'daki Stk'lar Ters Düştü

Diyarbakır'da önceki gün "Adalet ve Çözüm Girişimi" adı altında toplanan 647 sivil toplum kuruluşunun (STK) açıklama yapmasının ardından bazı STK'lar kenlerinden habersiz imzalarının atıldığı gerekçesiyle bir basın açıklaması yaptı.
Bayındır Mem-Sen, Diyanet-Sen, Enerji Bir-Sen, Kültür Mem-Sen, Gönül Köprüsü Derneği ortak yaptıkları basın açıklamasında, "Diyarbakır'da 'Adalet ve Çözüm Girişimi' adı altında 99 Sivil toplum kuruluşu olarak bölgede yaşayan insanlarımızın sorunlarını objektif bir şekilde ele alarak, siyasi bir üslubun ötesinde barış özlemini dile getirip, çözüm önerilerini ele alacağı umuduyla bu platforma destek vermiştik. Söz konusu platform, tüm farklı oluşumların, siyasi düşüncelerin, halkın ekseri çoğunluğunun
inanç, düşünce ve hayat tarzının vicdanın temsilcisi olacağını ve tarafsız bir misyon üstleneceği umudunu taşımaktaydık. Ancak, zaman zaman yapılan basın açıklamaları başta olmak üzere ve en son 18 Temmuz 2010 günü Sümer Park'ta tüm komşu illerimizde bulunan STK'lerle yapılan bölge çalıştayında 'Adalet ve Çözüm Girişimi'nin üslendiği misyonun dışına çıkılmış ve sivil toplum kuruluşlarının güvenirliğini ve tarafsızlığını kaybettiği kanaatini taşımaktayız. Bu durum oluşturulmak istenilen barış dili ve
huzur ortamından ziyade, sorunları daha da derinleştiren ve bazı STK'ları yapılarından dolayı ötekileştiren, birlik ve bütünlükten uzak bir yapılanma olduğu görülmektedir. 20. Temmuz 2010 tarihli 'Bölge Sivil Toplum Örgütleri İnisiyatifi' adı altında basın bildirisi kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bu bildiride bölgedeki tüm farklı sivil toplum kuruluşların düşünceleri ve beklentilerinin ötesinden, bir siyasi akımının gölgesinde kalması ve tarafsızlığını yitirdiği kanaati ile aşağıda adı zikredilen STK'ler
olarak deklarasyona katılmadığımızdan dolayı adı geçen metni imzalamamıştık. Ancak 'Bölge Sivil Toplum Örgütleri İnisiyatifi' adı altında 649 STK'lerce destek verdiği basın bildirisinde aşağıda adları zikredilen STK'ler olarak bizden habersiz imzamızın bulunduğunu basından öğrendik. Adı geçen Platform Koordinatörlüğü'nden adımızın ve imzamızın çıkarılmasını talep ediyor, Durumu basına ve kamuoyunu duyuruyoruz" denildi.