ADÜ Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Soner Sertan Kara griple ilgili merak edilen tüm detayları anlattı. Gribin, ani başlayan ateş, öksürük, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları, halsizlik, boğaz ağrısı ve burun akıntısı yada tıkanıklığı ile karakterize bir hastalık olduğunu kaydeden Kara, "Çoğu hasta, herhangi bir tedavi olmaksızın hastalığı ortalama bir haftada atlatırken, özellikle gebeler, 5 yaş altı ve 65 yaş üstü hastalar, bağışıklık yetmezliği ve kronik (kalp, akciğer, böbrek, metabolik, karaciğer ve hematolojik) hastalığı olanlar hastalığı daha ağır geçirmekte, hatta ölümler görülebilmektedir. Hastalık, influenza virüsünün solunum yolu salgıları içerisinde, insandan insana hapşırma, öksürme, konuşma ve dokunma ya da mikrop bulaşmış objeler üzerinde taşınması yoluyla gelişir. Ancak, sadece hasta kimselerle aynı ortamda bulunmak bile hastalığın bulaşması için yeterlidir. Kuluçka süresi ortalama 1-4 gün arasında değişir" dedi.
Doç. Dr. Kara, gribi önlemenin en iyi yolu her yıl grip aşısı yaptırmak olduğunu belirterek, "Bunun yanı sıra uygulanacak bazı sağlık kuralları, mikropların yayılımını ve gribin oluşumunu engelleyecektir. El hijyeni en önemli kuraldır. Eller hep temiz tutulmalıdır. Su ve sabunla yıkamak ya da alkol bazlı el dezenfektanları kullanmak mikropları sizden uzak tutar. Kirli bir nesneye dokunduktan sonra elinize bulaşan mikroplar size elinizi göz, burun ya da ağzınıza götürdüğünüzde bulaşır. Bu nedenle mümkün olduğunca gözlere, buruna ve ağza dokunulmamalıdır. Ayrıca, hasta kişilerle mümkünse aynı ortamda bulunmamak, ortak eşyaları kullanmamak ve öpme, sarılma, dokunma gibi davranışlardan kaçınmak uygun olacaktır. Grip olan kişilerin kreşe, okula, işe ya da kalabalık ortamlara ateşi düşmeden, evde ateşsiz en az 24 saat geçirmeden dönmeleri uygun değildir. Hasta kişilerle aynı ortamda kalınırsa, hastanın hastalığın ilk dönemlerinde cerrahi maske takması ve ortam yüzeylerinin sık aralıklarla temizlenip dezenfekte edilmesiyle diğer kişilere bulaşma engellenebilir. Ayrıca öksürme ve hapşırma sırasında ağız ve burnun mendille yada peçeteyle kapatılıp mikropların etrafa yayılması engellenmelidir. Grip hastalığı geliştiğinde tedavide grip antibiyotiği kullanılabilir. Ancak, bu ilacın gerekliliğine, başlanacaksa dozuna ve süresine hekiminiz karar vermelidir. Son olarak, gribin engellemesinde sağlıklı bir vücut oldukça büyük önem taşımaktadır. Yeterli miktarda uyumaya, fiziksel olarak aktif olmaya, stresi olabildiğince minimuma indirmeye, bol bol sıvı tüketmeye ve dengeli beslenmeye gayret gösterilmelidir" diye konuşarak grip bulguları olan çocukların tedavi gerekliliği için ailelerin çocuklarını ADÜ Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü’ne getirip hafta içi her gün muayene ettirerek, çocukları gripten korumak için grip aşısı yaptırabileceklerini sözlerine ekledi.
Doç. Dr. Kara Gripten Korunma Yöntemlerini Anlattı
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Soner Sertan Kara, grip ve gripten korunma yöntemlerini paylaştı. Kara, "Grip, ani başlayan ateş, öksürük, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları, halsizlik, boğaz ağrısı ve burun akıntısı yada tıkanıklığı ile karakterize bir hastalıktır" dedi.