Döner Üreticileri Derneği (DÜBİDER) Genel Başkan Vekili Muhammet Muhammet Nezif Emek, ülkenin en önemli markaları arasında yer alan dönerin kalitesini ve geleneksel lezzetini koruma konusunda kararlı olduklarını belirterek, "Üretim sürecinde TSE başta olmak üzere çok sayıda ulusal ve uluslararası kuruluşun denetiminden geçerek sertifikalandırılan dönerin satışına da sertifika zorunluluğu getirilmelidir." dedi.
Emek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından kısa süre önce gıdada denetim sonuçlarının kamuoyuna duyurulduğunu anımsatarak, burada özellikle et ve et ürünlerinde ciddi tağşiş ve hileye rastlanıldığını hatırlattı.
Türk halkının et ürünlerine yönelik ilgisinden bahseden ve döneri çok sevdiğini dile getiren Emek, Türk dönerinin küresel bir lezzet haline geldiğini söyledi.
Emek, Türkiye'de ve dünyada tüketimi hızla artan dönerin geleneksel lezzetinin korunması için yıllardır büyük mücadele verdiklerini kaydederek, bu konuda Döner Üreticileri Derneği'ni kurarak çalışmaları yaygınlaştırdıklarını anlattı.
Üretim ve satış sürecinde Türk dönerinin kalitesini ve geleneksel lezzetini koruma konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Emek, Türk dönerinin, ülkenin en kıymetli markalarından olduğunu ifade etti.
Emek, bu markanın sadece üretenlerin değil, büfelerin de sorumluluğu altında olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türk dönerinin özgünlüğünü korumak için eğitim ve denetim konusunda verdiğimiz mücadeleyi sertifikasyon süreciyle tamamlamak istiyoruz. Bu yüzden üretim sürecinde TSE başta olmak üzere çok sayıda ulusal ve uluslararası kuruluşun denetiminden geçerek sertifikalandırılan dönerin satışına da sertifika zorunluluğu getirilmelidir. Türkiye'de büyük döner üreticilerinin önemli bir bölümü bu zorlu sertifikasyon sürecini milyonlarca liralık yatırımlar yaparak geçiyor. Ancak tüketiciye ulaşması noktasında yaşanılan sıkıntılar, bir de merdiven altı üretimle mücadelemiz var. Bu konuda ilgili kurumlarla girişimlerimiz sürüyor."
- "Üreticilerin titizliğini satıcılar da göstermeli"
Emek, son tüketiciye gelene kadar geçen süreçte üreticilerin gösterdiği titizliği, satıcıların da göstermesi gerektiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Bu noktada uyulması gereken kuralları ve standartları daha üst düzeye çekmeliyiz. Tüketicinin sağlığını, ürünlerimizin lezzetini ve kalitesini her aşamada korumak zorundayız. Bu titizliğimiz sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde 'döner' adı altında satılan yiyecekler için de göstereceğiz."
Emek, Türkiye ve dünyada dönerin üretiminde ve satışında uygulanacak sertifikasyon sürecine dernek olarak dahil olabileceklerini kaydederek, Türk dönerinin kalitesini, beslenme değerlerini ve lezzetini korumaya kararlı olduklarını yineledi.
Üyelerin bu konuda gösterdiği hassasiyetin, merdiven altı üretim yapanlar tarafından yeterince dikkate alınmadığını vurgulayan emek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu konuyu Tarım ve Orman Bakanlığı'na geniş çaplı bir rapor halinde sunacağız. Denetimlerde STK temsilcilerinin de yer alması için hazırlığımız var. Bu tür çalışmalar merdiven altı üretimin önüne geçerken, döner büfelerinde yapışan satışlara da disiplin getirecektir. Bakanlığımızdan; sertifikalı tohum, sertifikalı organik tarım gibi uygulamalarıyla sektöre getirdiği standartlar adına, döner konusunda da destek bekliyoruz. Sertifika süreci Türk dönerinin marka gücünü daha da artıracaktır."
Döner Üreticilerinden 'Satışta Sertifikasyon Zorunluluğu' Talebi
Döner Üreticileri Derneği Genel Başkan Vekili Muhammet Nezif Emek: 'Üretim ve satış sürecinde Türk dönerinin kalitesini ve geleneksel lezzetini koruma konusunda kararlıyız. Türk döneri, ülkemizin en kıymetli markaları arasında' 'Bu yüzden üretim sürecinde TSE başta olmak üzere çok sayıda ulusal ve uluslararası kuruluşun denetiminden geçerek sertifikalandırılan dönerin satışına da sertifika zorunluluğu getirilmelidir' 'Sertifika süreci Türk dönerinin marka gücünü daha da artıracaktır'