“Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi” veciz ifadesiyle büyük padişah Kanuni Sultan Süleyman’ın da ehemmiyetini göz önüne serdiği sağlığın bireyin ve toplumun yaşam kalitesini ve huzurunu doğrudan etkileyen en temel ihtiyaç olduğunu belirten Dr. Fatih Kacıroğlu, “Sürdürülebilir sağlıklı yaşamın en temel dinamiği ise genelde sağlık çalışanları ve özelde hekimlerimizdir. İşte bu nedenledir ki, insanoğlu tarihinin başladığı günden bu yana bu meslek kutsaliyetini her devirde korumuştur. Tababet ilmine en ciddi katkıları sağlayan medeniyetlerden biri ise Türk İslam Medeniyetidir. Ecdadımızın bize bıraktığı bu miras aynı zamanda da vazife öğüdüdür. Onların açtığı yolda ilerlemek bizlerin boynunun borcudur. Bugünün modern Avrupa’sı, akıl hastalarının içine şeytan girdiği için yakılması gibi fecaatlerle dolu bir tıp tarihine sahipken, ecdadımız kurduğu Bimarhanelerle insanlığa hizmette çağlar ötesi bir duruşa sahipti. İbn-i Sina’lar, Fahreddin Razi’ler, Akşemseddin’ler, yetiştirmiş, yazdıkları eserlerle tüm insanlığa ışık tutmuşlardır” diye konuştu.
“Şanlı ve yüce Peygamberimiz Hazreti Muhammed Aleyhisselam hadis-i şeriflerinde karantinadan bahsedip sari hastalıkların tedavi ve yayılmasını sınırlandırmak için yolumuzu aydınlatmış, onun açtığı çığırda ilerleyen Müslüman tabipler, sağlıklı bir toplum için gece gündüz çalışmışlardır” diyen Erzurum Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Fatih Kacıroğlu, “Yine hadisi şeriflerde Sağlıklı yaşamın birinci basamağı temizlik ve için imandandır buyrulurken, Fransız Kralı 14. Louis hayatında bir kez banyo yapması ile tarihe adını kara leke olarak yazdırmıştı. Ecdadın adımını attığı heryerde insan sağlığını korumaya ve hastalıkları tedavi etmeye yönelik hizmetleri saymakla bitmez. Şunu gönül rahatlığı ve gururla söyleyebiliriz ki, Türk İslam medeniyeti nerede ise orada refah vardı, huzur vardı ve sağlıklı birey sağlıklı toplum vardı” şeklinde konuştu,
Son dönemde yapılan atılımlar ve sağlıkta dönüşüm projesi çerçevesinde modern ve kolay erişilebilir sağlık hizmetine kavuşmuş olmamızın Türk Tıbbi açısından umut verici olduğunu ifade eden Erzurum Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Fatih Kacıroğlu, “İnanıyorum ki Türk Tıbbı önümüzdeki süreçte dünyada adından söz ettirecek güzel gelişmelere gebedir.
Sağlığın en önemli paydaşı olan sağlık çalışanlarına karşı şiddet ise bugün en önemli sorunumuzdur. Gerekli kanuni düzenlemelerin yapılacağını umut ediyor, hizmeti fedakarlıklarla örülü sağlık camiasına saldırılara karşı ciddi tedbirlerin alınmasını istiyoruz.
Sağlık çalışanlarının bir diğer beklentisi ise özlük haklarında yapılmasını bekledikleri iyileştirmelerdir. Yetkililerin bu iki talebimizi göz önüne alıp gerekli düzenlemeyi yapacaklarına inanıyoruz” dedi.
14 Mart’ın sadece tıp bayramı değil aynı zamanda milli ruhun adı olduğunu söyleyen Erzurum Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Fatih Kacıroğlu, daha sonra şunları kaydetti;
“14 Mart Beka için mücadelenin bayrağıdır. Milli Mücadelede nasıl ki işgale ve işgalcilere karşı onurlu ve dik duruşla karşı çıktıysak bu gün de bekamız için mücadeleye hazırız. 14 Mart’ın önemi; 1827 de Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Amire’nin açılışı, yine 14 Mart 1919’da, işgale ve işgalcilere karşı milli direnişte Türk hekimlerinin de var olduğunu göstermesi göz önüne alındığında daha da anlaşılır olacaktır.
Erzurum Tabip Odası olarak 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne tepki veren ilk Sivil Toplum Örgütü olarak 14 Mart Tıbbiyeliler ruhunu yaşatıyor olmak ise en büyük gururumuzdur.
Bilinsin ki Türk Hekimleri her şartta ve her zamanda devletinin yanında, milletinin ve insanlığın hizmetindedir.”
Dr. Fatih Kacıroğlu Açıklaması '14 Mart Beka İçin Mücadelenin Bayrağıdır'
Erzurum Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Fatih Kacıroğlu, “14 Mart, sadece tıp bayramı değil aynı zamanda milli ruhun adıdır.” dedi.