Klinik Biyokimya Uzman Doktoru Banu Kırgız, "Amaç hastalık ortaya çıkmadan önce gerekli önlemlerin alınması ya da var olan hastalığın vücuda zarar vermeden en erken aşamada teşhis edilip tedaviye başlanmasıdır. Check-Up yaptırmanın önemi büyüktür. Günlük hayatımızda bizim için hiç önemli olmayan bir belirti; halsizlik, baş ağrısı, çarpıntı aslında çok önemli bir hastalığın ilk habercileri olabilir. Günümüzde gelişmiş teknolojilerle türlü imkanlardan yararlanan modern tıp, hastalığı ortaya çıkmadan önce önlemeyi ve kişinin mümkün olduğu kadar sağlıklı kalmasını amaçlar. Bu nedenle herkes hayatında hiç bir şikayeti olmasa da belirli zaman dilimlerinde bir sağlık taramasından geçmelidir. İnsan sağlığı bir kez bozuldu mu bunu düzeltmek hem çok yıpratıcı hem de maliyet açısından çok pahalı olabilir" diye konuştu.
Dr. Kırgız, Check-Up yaptırırken dikkat edilmesi gereken birkaç nokta olduğunu vurgulayarak, "Bu sağlık taramasını yaptırmaya karar verdiğiniz merkezin güvenilir olması çok önemlidir. Bu birçok doktor ve yardımcı sağlık personelinin dahil olduğu, bununla beraber birçok ölçüm cihazının kullanıldığı bir süreçtir. Dolayısıyla işinde uzman ve tecrübeli kişilere güvenmek en doğru karar olacaktır. Check-Up programı için randevu almadan en az 48 saat önce alkol ve benzeri maddeler alınmamış olmalıdır ve geldiğiniz günün sabahı aç karnına gelinmelidir. Bu sabah açlığı akşamdan itibaren en az 8-10 saatlik bir açlık olmalıdır. Hamilelik ve bunun gibi tanısı konulmuş özel durumlar doğumsal hastalıklar veya sonradan edinilmiş kronik hastalıklar mutlaka belirtilmelidir. Özel durumlarını açıklayan her türlü rapor ve açıklamalar mutlaka beraberinde getirilmelidir. Kişinin eski tanı konmuş hastalıkları birçok yeni hastalıklara yol açmış olabilir" ifadelerini kullandı.
"20 YAŞINDAN SONRA HER BİREY YILDA EN AZ 1 KEZ SAĞLIK TARAMASINDAN GEÇMELİDİR"
Dr. Kırgız, ayrım yapılmaksızın Check-Up'ın herkese yapılabileceğini belirterek, "2 ile 19 yaşları arasında herkes mutlaka bir kez genel sağlık taramasından geçmelidir. 20 yaşından sonra ise her birey yılda en az 1 kez olmak üzere yaşına ve durumuna uygun detaylı bir sağlık taramasından geçmelidir. Özellikle bir grup insan var ki mutlaka bir tarama programına girmeli ve düzenli aralıklarla bu taramayı yaptırmalıdır. Bunlar ailesinde şeker, kalp, tiroid, böbrek, karaciğer rahatsızlığı veya kanser gibi hastalıkların bulunduğu veya kronik bir takım romatizmalı iltihaplı hastalıkların rastlandığı kişilerdir. Bu kötü genetik mirasa sahip kişiler kendilerine uygun bir Check-Up programı araştırmalı ve süratle bu genel taramayı hayata geçirmelidir. Unutulmamalıdır ki erken teşhis hayat kurtarır" şeklinde konuştu.
Dr. Kırgız, genel sağlık taramasının çocuklara da mutlaka yapılması gerektiğini kaydederek, "Çocuk yaşlarda ortaya çıkan ve tanısı konulmazsa ileri yaşlarda vücut için çok yıkıcı olabilecek birtakım kan, bağırsak ve alerjik hastalıkların tanısını erken koyabilmek adına çocuk yaşta yapılan sağlık taraması çok önemlidir. Özellikle aile soy ağacında birtakım hastalıklar varsa bu çocuğun da ileride aynı hastalıklarla karşı karşıya kalabileceklerini gösterir. Böyle kronik hastalık süreçleri çocukluktan itibaren araştırılmalıdır ve mutlaka kontrol edilmelidir. Unutulmamalıdır ki yaşayacak tek bir hayatımız var ve bunun da ne kadar sağlıklı ve kaliteli olacağı bizim elimizdedir. Kendimize saygı duymalı, gereken önemi vermeli ve etrafımızdaki sorumlu olduğumuz her bireyi bu konuda yüreklendirmek en önemli sorumluluklarımızdan biri olmalıdır" dedi.
Dr. Kırgız, Check-up'ın Öneminden Bahsetti
Meltem Hastanesi Klinik Biyokimya Uzman Doktoru Banu Kırgız, Check-Up'ın kişilerin genel olarak sağlık durumlarının değerlendirildiği ve gizli kalmış hastalıkların ortaya çıkarıldığı bir tarama şekli olduğunu söyledi.
