Dr. Özdoğan Açıklaması

Akciğer kanserinin oluşumunda yüzde 90 gibi çok yüksek bir oranla etkili olan sigaranın vücuda zarar veren bir alışkanlık olduğunun unutulmaması gerektiğini belirten Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, “Sigara akciğer kanserinin yanında, tedavisi en zor olan pankreas kanseri başta olmak üzere birçok farklı kanser türünün ortaya çıkmasında etkin rol oynamaktadır. Kanser riskini azaltmak için atılacak en büyük adım, sigarayı bırakmak ve bir daha asla başlamamaktır. 2014, sigarayı bırakma yılınız olsun” dedi.

KİLONUZU KONTROL ALTINA ALIN
Kilolu olmanın en önemli kanser risklerinden biri olduğunu vurgulayan Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, şöyle konuştu: “Her yıl yeni kanser vakalarının erkeklerde yüzde 4’ten, kadınlarda yüzde 7’den fazlası obeziteye bağlı ortaya çıkmaktadır. Sağlıklı ve dengeli beslenme, obeziteyi önler. Sofranızdan karbonhidrat oranı düşük sebze ve meyveyi eksik etmemek, tüm baklagiller, yağsız et, balık ve yağ oranı düşük süt ürünleri ile doğru şekilde beslenerek sağlıklı bir kiloda kalmak, bir yaşam şekli haline getirilmelidir. Fazla miktarda alkol tüketimi kanser riskini artırmaktadır. Bu nedenle kanser tüketimi sınırlandırılmalıdır. Yeni yılda, kilonuzu kontrol altına almak için sağlıklı ve her besinden yeterli miktarda tüketme alışkanlığı kazanın.”

GEREKSİZ YERE VİTAMİN KULLANMAYIN
Vücutta herhangi bir vitamin ya da mineralin eksikliği olmadan vitamin takviyesi yapmanın kansere yatkınlığa neden olabileceğine dikkat çeken Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, antioksidan olarak adlandırılan bir takım ilaçlar ve vitaminlerin gereksiz yere kullanılmasının vücuda yarar yerine hücreye zarar veren bir etki yapabildiğine vurgu yaptı. Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, doktor tarafından eksikliği ortaya konulmadan hiçbir vitamin ve bitkisel takviyenin sağlıklı beslenmenin yerini tutamayacağını da anlattı. Hareketsiz bir yaşamın birçok sağlık sorunları gibi kansere de zemin hazırlayan obezitenin en önemli nedenlerinden biri olduğunu belirten Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, şunları söyledi: ”Kanserden korunmak için günde en az 30 dakika spor yapmak, bir yaşam biçimi haline getirilmelidir. Her türlü fiziksel aktivitenin, birçok kanser türünün önlenmesinde çok büyük etkisi olduğu bilinmektedir. Uzman kontrolünde yapılan spor, kanser riskini yüzde 30-50 oranında azaltmaktadır. Hareketsiz bir yaşamınız varsa, yeni yılda sağlığınız için bol egzersiz yapın. Günlük yaşam içindeki stresi mümkün olduğunca azaltmak ve gülümsenecek anlar oluşturmak çok önemlidir. Stres, kanser hastalığı ile direkt bağlantılı olmasa da stresli kişilerin sergilediği aşırı yemek yeme, içki ve sigara kullanımı gibi sağlıksız birtakım davranışlar sonrası vücutta kanser oluşumu riski tetiklenmektedir. Stres, hobi edinme, meditasyon, egzersiz gibi yöntemle azaltılmalıdır. Hayata bakış açısı değiştirilmeli ve günlük stres mutlaka yönetilir hale getirilmelidir. 2014’ü hayata pozitif bakış açısı, kontrol altına alınmış stres ve gülümsemeyle karşılayın.”

RUTİN KONTROLLER İHMAL EDİLMEMELİ
“Kanser için ailesel bir risk faktörü taşıyıp taşımadığınızı sorgulayın” diyen Prof.Dr.Özdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: ”Aile geçmişi, kanser riskini azaltmak ve erken evrede yakalamak için kişiye özel strateji belirlenebilmesini sağlar. Yakın aile bireylerinin sağlık durumları hakkında detaylı bilgi toplanmalı ve bu bilgi doktorla paylaşılmalıdır. Erken evrede teşhis ve tedavi yöntemlerinin belirlenebilmesi için kanser tarama testlerine önem verilmeli ve bu konuda bir uzmandan yardım alınmalıdır. Mamografi, prostat-spesifik antijen(PSA) gibi birçok tarama testi, kanseri önlemek için değil, tedavi edilebilir durumdayken erken evrede kanseri belirleyebilmek için yapılır. Kolonoskopi ve Pap testi gibi testler ise, tedavi edilmediğinde kolon veya rahim ağzı kanserine yol açabilen prekanseröz (kanser için öncü hücresel bozulma) değişiklikleri tespit etmede yardımcı olabilir. Bu durumda uzman doktor tarafından gerekli görülen tarama testlerinin düzenli yaptırılması ihmal edilmemelidir. Yeni yılda, rutin sağlık kontrollerinizi ihmal etmeyin.”