Düğünde Bayrak Astırılmadığı İddiası Aydın’ı Karıştırdı

TBMM İdare Amiri ve MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, uygulamayı eleştirdi.

Didim’e bağlı Akbük beldesinde 24 Ağustos 2013 tarihinde oğlunu evlendiren baba Mehmet Ali Özdemir, düğün öncesinde izin için jandarmaya müracaat etti. İzin belgesinin altına imza atan baba Özdemir, belgede yer alan “İzinsiz Türk Bayrağı asılamaz” ifadesi görünce çok üzüldüğünü belirterek, “Bu sadece bize uygulanan bir şey değil. Bu ülkede PKK bayrağı astırıyorlar ama biz oğlumuzun düğününde Türk Bayrağımızı asamadık. İnsanın kanına dokunuyor. Bu belge yüzünden olay çıksın istemedik. Biz bayrağı gönlümüze asmışız zaten. Türk bayrağı asmak tahrik unsuru oluyormuş. İçişleri Bakanlığı’nın böyle bir genelgesi olduğunu söylediler. Muhalefetin boş işlerle değil, bu konulara el atması gerekiyor. Kendi memleketimizde Türk bayrağımızı asamıyoruz düşünebiliyor musunuz?” dedi.

Konudan haberdar olmasının ardından araştırmaya başladığını kaydeden Didim Kaymakamı Ersin Emiroğlu da, “Türk bayrağının nerelere asılıp nerelere asılmayacağı yasa kapsamında belirlenmiştir. Aksi bir durum olacağını sanmıyorum. Jandarmadaki evrakta belki konu net olarak aktarılamamış olabilir de. Ama ilgilenip inceleteceğim” diye konuştu.

MHP’Lİ UZUNIRMAK’TAN SERT TEPKİ
Olayın basına yansımasının ardından araştırma yaptıklarını kaydeden TBMM İdare Amiri ve MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, MHP İl Başkanı Fevzi Köse, Merkez İlçe Başkanı Mehmet Uysal ve Kadın Kolları Başkanı Havva Kukul ile birlikte düzenlediği basın toplantısında yaşananlara tepki gösterdi.

Yaşanan olayın ardından aileyi ziyaret ederek Türk Bayrağı hediye etmek istediklerini açıklayan MHP’li Ali Uzunırmak ise ailenin Gaziantep’te olması nedeniyle ziyaretin gerçekleşemediğini ancak en kısa zamanda aileyi ziyaret edeceklerini söyledi.

Aileye söz konusu evrakı imzalatan kamu görevlilerini sert bir dille eleştiren Uzunırmak, “Bayrağının tahrik unsuru olarak algılanabileceğini zanneden veya düşünen her hangi bir devlet görevlisi hangi makam veya hangi mevkide olursa olsun o görevi yerine getiremez. Bir devlet görevlisi, devletinin bayrağının tahrik unsuru olabileceğini öngörmemelidir, ön göremez ve öyle bir hakkı da yoktur. Bayrağı tahrik unsuru olarak algılayabilecek, görebilecek, gösterebilecek bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı; vatandaşlık vecibelerini ve vatandaşlık ödevlerini hiçbir zaman yerine getirmez. Böyle bir kişinin vatandaşlık mensubiyeti söz konusu olamaz. Dolayısıyla bu ülkenin veya bu milletin bir vatandaşı olarak bile tanımlanamaz. Ay yıldızlı bayrağımızı tahrik unsuru olarak gören, algılayan veya algılayabilecek olan devlet görevlileri varsa onlar görevlerini bıraksınlar. Çünkü onlar, bu bayrağı koruyamazlar. Dönüş ücretleri neyse, nereye gitmek istiyorlarsa, nereye ait olmak istiyorlarsa bilet paralarını verelim; onların bileti kesilsin” dedi.

Bayrak tüzüğünün 12. maddesinde yer alan “11. maddede sayılan günler, kurtuluş ve Atatürk'ü anma günleri dışında, bayrak çekilmesi veya konulması mahalli mülki amirinin müsaadesine bağlıdır. Ancak milli spor karşılaşmalarında ve milli gelenekle gerekiyorsa törenlerde ve düğünlerde Bayrak kullanılabilir” ifadelerini anımsatan Uzunırmak, Türk geleneklerinde başta düğünler olmak üzere inşaata başlanması gibi bir çok yerde Türk bayrağı asılmasının yer aldığını anımsattı. Uygulama nedeniyle hükümeti de eleştiren Uzunırmak, sözlerine şöyle devam etti: “Düşmanca yıpratmalara girmiş, devletin yürütmesine hakim olan bir iktidar tarafından mı bunlar pışpışlanıyor ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı bilinci ile kültürü yıpratılıyor diye çok sık kendime sorar hale geldim. Bayrağımızı tahrik unsuru gören ve algılayan devletin görevlisi veya Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan her kim varsa ait oldukları yere kendileri gitmelidir. Teşvik bizden. Eğer teşvik primi istiyorlarsa onu da veririz. Bu ülke zor kazanıldı, kolay kazanılmadı. Bu ülkenin kıymetini bizler biliyoruz. Bilmek isteyenlere de her zaman bildirmeye hazırız.”

YETKİLİLERİ ATATÜRK’E, VATANDAŞI EFELERE ŞİKAYET ETTİ
Türkiye Cumhuriyeti ibaresinin kurumlardan kaldırılması ve bayrağın tahrik unsuru görülmesinin son 10 yıllık dönemde yaşanmaya başladığını savunan Uzunırmak, konuşmasını yaptığı kürsüye Atatürk büstünün bilerek konulduğunun altını çizdi. Uzunırmak, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bu tipleri ben başta Atatürk olmak üzere, Yörük Ali Efe’ye ve Demirci Mehmet Efe’ye şikayet ediyorum. Atatürk’e devlet adamlarını şikayet ediyorum. Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe’ye de vatandaşlık taşıyanları şikayet ediyorum”