Dünya Parkinson Hastalığı Günü

Atatürk Devlet Hastanesi Nöroloji Bölümü Uzman Dr. Günseli Gül Şahin, "Büyük genetik çalışmalar gösteriyor ki bazı genlerdeki değişkenlikler, kişileri Parkinson hastalığına yatkın kılmaktadır" dedi.

Şahin, 11 Nisan Dünya Parkinson Hastalığı Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, Parkinson hastalığının ilk kez 1817'de yılında James Parkinson tarafından tanımlandığını söyledi.

Hastalığın sıklıkla 50 yaş üzeri vatandaşlarda görüldüğünü belirten Şahin, yaş ilerledikçe hastalığın görülme riskinin arttığını ve 65 yaş üzerindeki bireylerde bu oranın yüzde 1-2 sıklığına ulaştığını kaydetti.

Parkinson hastalığının erkeklerde kadınlara oranla daha sık görüldüğünü ifade eden Şahin, hastalığın kişiye özel olduğunu ve herkeste görülebileceğini vurguladı. Hastalığın genetik bir yatkınlık zemininde ortaya çıktığını belirten Şahin, "Annesi, babası veya ailemizde herhangi biri Parkinson hastası olmasa dahi genetik yapımızdan kaynaklı hastalığa yatkınlık olabilir. Büyük genetik çalışmalar gösteriyor ki bazı genlerdeki değişkenlikler, kişileri Parkinson hastalığına yatkın kılmaktadır" diye konuştu.

Hastalık tanısının konulmasının da zor olduğuna işaret eden Şahin, Parkinson hastalığına yakalanan bireyin beyninde dopamin üretiminin durduğunu ve bu maddenin vücudun hareket etmesine yardımcı olduğunu anlattı. Şahin, titreme, hareketlerde yavaşlama, kollar, bacaklar veya gövdede katılık, denge sorunları ve muhtemel düşmeler gibi problemlerin hastalığın belirtisi olduğunu açıkladı.

Hastalığın ilaçla tedavisi bulunduğuna değinen Şahin, şöyle konuştu:
"Parkinson hastalığı tedavisinde ana prensip, hastanın toplum içinde kendini iyi hissetmesi ve günlük yaşam aktivitelerini yardıma ihtiyaç duymadan ve zorlanmadan gerçekleştirebiliyor olmasıdır. Hastalığın tedavisinde seçilen ilaçlar hastanın yaşına ve ağırlığına göre değişiklik göstermektedir. Hastalığın belirtilerini ortadan kaldıran tedaviler mevcut olmasına rağmen, hastalığın oluşmasını engelleyen tedavi mevcut değildir. Hastalık ilaç tedavisiyle yeteri kadar kontrol altına alınamıyorsa ya da istem dışı hareketler önlenemiyorsa cerrahi tedaviye başvurulabilir."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile