'Dünya Vatandaşıyım' Diyenlerin Sayısı Arttı

Yapılan bir araştırma, kendisini 'dünya vatandaşı' olarak tanımlayan kişi sayısında arttığını ortaya koydu.

GlobeScan şirketinin yaptığı, BBC Dünya Servisi'nin yayınladığı ankete göre, dünya genelinde insanlar giderek kendilerini bir ulusa ait görmektense 'dünya vatandaşı' olduğunu söylüyor.

Şirketin 18 ülkede 20 bin kişiye sorular yönelttiği ankete göre, dünya vatandaşlığı eğilimi, kişilerin kendilerini dışa dönük ve uluslararası görüşlere sahip olarak tanımladığı gelişmekte olan ülkelerde daha sık görülüyor.

Gelişmekte olan ülkelerde ankete katılanların yüzde 56'sı her şeyden önce kendisini ülke değil 'dünya vatandaşı' olarak görüyor.

Bu oran Nijerya'da yüzde 73, Çin'de yüzde 71, Peru'da yüzde 70 ve Hindistan'da yüzde 67 olarak kaydediliyor.

Öte yandan sanayileşmiş ülkelerdeki eğilimin aksi yönde olduğu dikkati çekiyor. Refah seviyesi yüksek ülkelerde, dünya vatandaşlığı kavramı, 2008 mali krizinden sonra ciddi bir darbe almış gibi görünüyor.

Örneğin, katılımcılardan sadece yüzde 30'unun kendisini dünya vatandaşı olarak gördüğü Almanya'da, 2001 yılına kıyasla günümüzde daha az kişi kendisini 'dünya vatandaşı' hissediyor.

Alman katılımcıların yüzde 54'ü, iç savaştan kaçan Suriyelilerin ülkeye kabul edilmesine olumlu bakarken, bu oran İngiltere'de yüzde 72'den fazla.

Farklı milliyetten biriyle evliliğe Almanların yüzde 46'sı ne cevap vereceğini bilemezken, bazısı bunun şartlara bağlı olduğunu söyledi.

Rusların yüzde 43'ü farklı ırk ve etnik gruplar arasında evliliği asla onaylamadığını ifade ederken, ankete katılan Rusların sadece yüzde 11'i ülkeye Suriyeli sığınmacı kabul edilmesine sıcak bakıyor.

Ankete katılan ülkeler arasında, bariz bir şekilde kendini dünya vatandaşı olarak gören en çok katılımcıya sahip İspanya, Suriye'deki çatışmalardan kaçan sığınmacıların ülkeye kabul edilmesini de en olumlu karşılayan ülke. İspanyol katılımcıların yüzde 84'ü, Suriye'de 5 yıldır süren iç savaştan kaçan daha fazla kişinin ülkeye alınması gerektiğini belirtiyor.

Rakamlar, Kuzey Amerika'da göçmenlere karşı ilginç bir bölünme olduğunu da ortaya koydu.

Ankete katılan Kanadalıların yüzde 77'si vatanlarından kaçan Suriyelileri kabul edeceklerini söylerken, ABD'de bu rakam yüzde 55'e kadar düştü.

Ankette, Endonezya, yüzde 4 ile en düşük vatandaşlık duygusuna sahip ülke oldu.

Genel olarak, din olgusu, insanların kendilerini nasıl tanımladığı hususunda milliyetten çok daha küçük bir rol oynuyor.

Bu kuralın büyük bir istisnası Pakistan'da halkın yüzde 43'ü, kendisini ilk ve en önemli olarak diniyle tanımlıyor. Bu oran nispeten diğer tüm ülkelerden yüksek.

ABD'de ankete katılanların yüzde 15'i kendilerini ilk ve en önemli olarak dinleriyle tanımlarken, bu rakam Avrupa'da sadece yüzde 5 ile sınırlı kalıyor.