Kanser Haftası dolayısıyla açıklama yapan Bahçacı, kanserin hem dünyada hemde ülkemizde sebebi bilinen ölümler sıralamasında kardiyovasküler hastalıklardan sonra ikinci ölüm sebebi olması açısından önemli bir toplum sağlığı problemi olduğunu söyledi.
Özellikle ortaya çıkışının önlenebildiği, taramalarla ölümün yok edilebildiği ve erken teşhis edildiğinde tedavinin yaşam kalitesine çok şey katabildiği kanser türlerinin göz önüne alındığında korunmanın öneminin arttığını vurgulayan Bahçacı, "Dünyada her yıl 14 milyon kişinin yakalandığı ve 8,2 milyon kişinin ölümüne sebep olan kanser yaş, cinsiyet, dil, din, ırk ayırımı yapmaksızın tüm insanları etkilemektedir. Kanserde benzer seyir devam ettiği takdirde, 2030 yılında 22 milyon yeni vaka ortaya çıkması beklenmektedir. Ülkemizdeki en son resmi rakamlar değerlendirildiğinde bir yıl içerisinde yaklaşık 96 bin 200 erkek ve 67 bin 200 kadının kanser teşhisi aldığı tahmin edilmektedir. Son 5 yıl verileri değerlendirildiğinde kanser sıklığında herhangi bir artış ya da azalış olmadığı söylenebilir. Türkiye’de görülmekte olan kanserin sıklığı Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika gibi gelişmişlik düzeyi yüksek olan ülkelere göre daha düşüktür. Bireyler ve toplumlar, yaygın kanser türlerinin en az üçte birinin daha sağlıklı bir beslenme biçiminin seçilmesi, tütün ürünlerinden uzak durulması, fiziksel aktivitenin arttırılması ve alkol kullanımının azaltılması ile önlenebileceği konusunda bilgilendirilmelidir. Ayrıca ultraviyole radyasyondan korunma, mesleksel ve çevresel mağduriyetlerin önüne geçilmesi ile kanser yükü daha da aza indirgenecektir" diye konuştu.
Dünyada ve Türkiye’de kanserin önemli bir kısmının önlenebilen kanserler olduğunu vurgulayan Bahçacı, "Özellikle ülke verilerimiz değerlendirildiğinde tütün ve obezite ile mücadele programımız kanser kontrolünün en önemli yapı taşlarını oluşturmaktadır. Hiç kuşkusuz ki kanser tedavi üzerine yapılan yatırımlar ile değil, ancak önleme ve erken teşhis üzerine yöneltilen eylem planları ile kontrol altına alınabilir. Bunlarla beraber alkol ile mücadele, fiziksel aktivitenin arttırılması, tuzun kısıtlı kullanılması, enfeksiyon ajanları ile mücadele de çok önemli unsurlardır. Kanser kontrolünde en önemli yapı taşı elinizde doğru, tam ve güvenilir veri olmasıdır. Dünya nüfusunun aktif kanser kayıtçılığı açısından sadece yüzde 8’i takip edilirken, 2014 yılında 81 ilimizde de aktif kanser kayıt merkezi hizmetleri başlamış ve kanser kayıtçılığında yüzde 100 kapsama oranına ulaşılmıştır. Kanser türlerinin uyarılarını erken keşfetmek, bulgularını araştırmak ve ileri tetkik için hastaların sevk edilmesi erken tanı şansını arttırmaktadır. Bu nedenle, kanserde erken tanı programları toplumun, sağlık çalışanlarının ve politika oluşturucularının bilgisini arttırmayı hedeflemeli, erken tanı olanakları hakkındaki farkındalığı arttırmalıdır. Ülkemizde meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için toplumun kaynaklarına ve hastalık yüküne uygun olarak tarama programları yürütülmektedir" ifadelerini kullandı.
Türkiye’de kanser taramalarına yönelik Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinin (KETEM) kurulduğunu kaydeden Bahçacı, "Kanserle mücadele kapsamında, Bakanlığımızca yürütülen Ulusal Tarama Programı ile 40-69 yaş arası kadınlarımıza meme, 30-65 yaş arası kadınlarımıza rahim ağzı, 50- 70 yaş arası kadın ve erkeklerimize kolon kanseri tarama çalışmaları, ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de devam etmektedir. Ulusal Kanser Tarama Programı çerçevesinde Türkiye’de yılda yaklaşık 7 milyon kişi taranmaktadır. Bu kapsamda ilimizde 2013 yılından bugüne kadar yaklaşık 150 bin kadına meme kanseri, 200 bin kadına rahim ağzı kanseri ve 350 bin vatandaşımıza da kolon kanseri taraması yapıldı. Taramalar sonucunda 2013 yılından bugüne kadar 172’si meme ca, 26’sı rahim ağzı ca, 32’si de kolon ca olmak üzere toplam 230 kişiye erken tanı konulmuş ve tedavilerine başlanmıştır" şeklinde konuştu.
Dünyada Her Yıl 14 Milyon Kişi Kansere Yakalanıyor
İçel İl Sağlık Müdürü Sinan Bahçacı, dünyada her yıl 14 milyon kişinin kansere yakalandığını belirterek, "8,2 milyon kişinin ölümüne sebep olan kanser, yaş, cinsiyet, dil, din, ırk ayrımı yapmaksızın tüm insanları etkilemektedir" dedi.