Yozgat Şehir Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Nihan Coşkun, “10 Eylül İntiharı Önleme Günü” nedeniyle yaptığı açıklamada, intihar eğilimi olan kişiye yapılması gereken en önemli yardımın “yalnız olmadığını” hissettirmek olduğunu söyledi.
Uzm. Dr. Coşkun, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl tüm dünyada 800.000 kişinin intihar ettiğini, tüm Dünyada 15-29 yaş arası en sık ölüm nedenleri arasında intiharın 2. sırayı yer aldığını bildirdi.
Her intiharın, çevresindeki kişilerin de ruh sağlığı üzerinde olumsuz izler bıraktığını belirten Uzm. Dr. Nihan Coşkun, “Kişi ne kadar kararlı görünürse görünürsün her intihar girişiminde kararsızlık vardır. Olmasını istediği şey içinde bulunduğu sıkıntıdan kurtulmaktır. İntihar düşünceleri bu sıkıntının dayanılmaz olduğu ve kurtulmak için başka bir çözüm yöntemi üretilemediğinde akla gelir. Bu düşünceler bazen kişinin dikkatini yaşadığı sıkıntıdan uzaklaştırır ve daha rahat hissetmesini sağlar ancak bu rahatlama nedeniyle kişi tekrar tekrar intihar hayalleri kurar hale gelebilir” uyarısında bulundu.
İntiharı özendirici şarkı, şiir ve haberlere de dikkati çeken Uzm. Dr.Coşkun, şöyle devem etti:
“Kişi intiharı ’sıkıntıdan kurtulmak, cesur ve korkusuz olmak’ olarak algılayabilir. Bu durumda kişi gittikçe daha çok zaman ve enerjisini bu düşlemlere ayırmaya başlar. Bu durum sorunları çözme fırsatlarını görmezden gelmesine, çözüm için harcayabileceği enerjiyi verimsiz kullanmasına neden olur. Bu süreçte ise son ana kadar kararsızlık vardır. Tamamlanmış intihar girişimlerinin büyük çoğunluğunda kişi yakınlarına bunun işaretlerini göstermiş, açıkça söylemiş ya da yardım talebinde bulunmuştur. Bu nedenle her türlü işaret ya da bildirim ciddiye alınmalıdır.
İntihar girişiminde bulunmanın işaretleri arasında intihar etmek istediğini ya da düşündüğünü söylemek, evde ateşli silah, kesici delici alet ya da ilaç bulundurmak, sık sık ölüm ya da intihar ile ilgili konuşmak, vasiyet bırakmak olabileceği gibi umutsuzluk, öfke kontrol güçlükleri, alkol ya da madde kötüye kullanımı, düşüncesizce tehlikeli etkinliklerde bulunmak, arkadaş, aile ve sosyal çevreden uzaklaşmak, uyku sorunları ya da ani duygu durum değişiklikleri olabilir.
Ölümle sonlanmayan intihar girişimleri ne ’başarısız intihar girişimi’ demek de dilimizde düzeltmemiz gereken bir kelimedir. İntihar edip ölmek bir başarı olmadığı gibi, intihar girişimi sonrası ölmemek de başarısızlık değildir.
Yapılması gerekenler neler?
İntihar eğilimi görülen kişilere karşı nasıl bir tutum izlenmesi gerektiği konusunda da bilgi veren Uzm. Dr. Coşkun, şunları kaydetti:
“Bu işaretleri gördüğünüz kişilere beş dakikanızı ayırın ve nasıl olduklarını sorun? Sık bilinenin aksine intihar düşünceleri hakkında konuşmak riski artırmaz. Bir yakınınızdan bunu duymak doğal olarak sizde de kaygı yaratabilir ve onu bu düşünceden hemen vazgeçirmek için yeterince düşünmeden tavsiyelerde bulunabilirsiniz. Bazen de hayat hakkında kısa dersler vermeye girişebilirsiniz.
Örneğin; ’Hayatında her şey yolunda, intihar edecek ne derdin var ki? ya da ’Bunu düşündüğüne göre bir ruhsal hastalığın var demek ki, tedavi olunca geçer?’ demek gibi. Amacınız onu ikna yoluyla bu düşünceden vazgeçirmektir ama bu sözler kişide suçluluk, utanç, umutsuzluk ve anlaşılmadığı için yalnızlık duygularını pekiştirebilir.
Bunun yerine yukarıdaki intihar işaretlerini sezdiğiniz yakınınıza nasıl olduğunu sorun, intihar düşüncesi olup olmadığını sorarken sakin kalmaya özen gösterin. Pek çok kişi bu düşünceye sahip olmaktan da utanır bu nedenle bunu konuşabileceği birinin olması rahatlatıcı gelebilir. Sözünü kesmeden, dikkat, şefkat ve nezaketle dinleyin. Yaşadığı acıyı ya da anlatacağı sorunları küçümsemeyin, ona ve yaşadığı acıya inandığınızı söyleyin. Şunlar da eklenebilir. ’Bahsettiğin acıyı tam senin yaşadığın şekliyle anlayamamış olabilirim ama buna inanıyorum ve yalnız değilsin.’ ’Sana değer veriyorum ve bu işin altından kalkmak için elimden geleni yapmaya hazırım.”
Dünyada Her Yıl 800 Bin Kişi İntihar Ediyor
Psikiyatri Uzmanı Dr. Nihan Coşkun, “İntihar düşüncesi olan kişi için yapılması gereken en önemli yardım ‘yalnız olmadığını’ hissettirmektir” dedi.