Dünyanın Çayını Koklayarak İçiyorlar

Çin, Hindistan ve Almanya gibi çeşitli ülkelerden getirilen 60 çeşit çayın beğeniye sunulduğu işletmeye gelenler, koklayarak aromasını beğendikleri çay ya ya da isteğe göre birkaç çay karıştırılarak elde edilen bitki çayını tercih edebiliyor.

Masalara getirilen özel demliklerden çayını içen müşteriler, mekandaki kütüphanede bulunan kitaplardan da faydalanabiliyor.

İşletme sahibi Sinan Demirez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 19. yüzyılda Osmanlı döneminde valilik yapan Çaycı İzzet Efendi'nin, kahve kültürünün yoğun olduğu bir dönemde çayla ilgili araştırmalarıyla tanındığını söyledi.

Birçok ülkeye seyahat eden İzzet Efendi'nin 86 sayfalık Çay Risalesi'ni yazdığını belirten Demirez, "Biz de İzzet Efendi'nin ruhunu şad etmek ve onu insanlara tanıtmak için yola çıktık" dedi.

Demirez, dünyanın çeşitli yerlerinden getirdikleri çayları, müşterilerinin kendi inisiyatifiyle seçmesi için bazı yöntemler denediklerini ifade etti.

Müşterilerin kurdukları stanttan çayların aromasını koklayarak seçtiğini, bazen de beğenilen çayları harman ettiklerini aktaran Demirez, şöyle konuştu:

"Yeşil, beyaz, kırmızı, siyah ve meyveli aromalardan oluşan yaklaşık 60 çeşit çayı değişik coğrafyalardan getirdik. Mekanımızdaki yeşil ile beyaz çayları ağırlıklı Çin'den alıyoruz. Çin o anlamda çok zengin ve 3 bin yıllık çay kültürleri var. Siyah ve meyveli çayların bir kısmını ise Türkiye'den tedarik ediyoruz. Diğer çayları Almanya'nın Hamburg şehrinden getiriyoruz. Biliyorsunuz Hamburg liman kenti olduğu için çay ve kahve toplama merkezi olarak biliniyor. Ayrıca bizim oluşturduğumuz harmanlar var. Karadeniz çayı bizim demleme yöntemimize çok uygun bir çay olmadığı için siyah çayda ağırlıklı Hindistan ve Sri Lanka'dan gelen çayları kullanıyoruz."

- "Çayı keşfederek içiyorlar"

Demirez, müşterilerin çayları seçerken kendilerini özgür hissetmesinin önemli olduğunu vurgulayarak, "Buradaki çayları teker teker açmak, onlar hakkında bilgilenmek ve keşfederek çay içmek müşteriler için bambaşka bir duygu" diye konuştu.

Müşterilerin, yeni kitapların eklendiği kütüphaneden de faydalandığını dile getiren Demirez, "Çay ve kitap insanları sakinleştiriyor ve müşterilerimiz mekandan mutlu şekilde ayrılıyor" dedi.

Türk kültüründe çayın ayrı bir önemi olduğunu belirterek, çayı "henüz keşfedilmemiş dünya" olarak nitelendiren Demirez, "Çay geliştirilmeye açık bir içecek. Çay ülkesi olmasına rağmen de Türkiye'de az sayıda çay çeşidi tüketiliyor" değerlendirmesinde bulundu.

Müşterilerden Eda Şen de mekandaki çay seçiminde diğer işletmelere göre farklı bir yol denendiğini ifade ederek, "İlk kez bir mekanda bu uygulamayı gördüm. Çayı aromalarını koklayarak seçmek benim için çok ilginç bir deneyim oldu. Çaylar arasında bazı çeşitler bana da hitap ediyor" diye konuştu.

Elif Eda Karagöz ise gülün yanı sıra elma ile tarçın çayı karışımını tercih ettiğini kaydetti.