'Düşünen Adamlar'ın Şiirleri Şarkıya Dönüştü

'Düşünen Adamlar'ın Şiirleri Şarkıya Dönüştü

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ndeki hastaların yazdığı, öğretmen Bedia Tuncer'in çabaları sonucunda 1964'te ilk kez kitap haline getirilen şiirler, "Düşünen Şarkılar" isimli albüme ilham oldu. Kitaptaki şiirler, yarım asır sonra sanatçılar Ahmet Özhan, Teoman, Demet Sağıroğlu, Soner Arıca, Betül Demir, Mercan ve Rashit'in yer aldığı albüm için bestelendi.

Hastanenin 90 yıla yaklaşan tarihinde hastaların yazdığı şiirler, albüm projesine ilham kaynağı oldu. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde görev yapan öğretmen Tuncer'in çabaları sonucunda hastalara ait şiirler 1964'te bir araya getirildi. Şiir sahiplerinin isimlerinin baş harfleriyle verildiği, orijinaline sahaflarda ulaşılamayan "İnilti" adlı eser, internet ortamında sanatseverlerin beğenisine sunuluyor.

Bu çalışmada yer alan mısralar ise yaklaşık yarım asır sonra şimdilerde "Düşünen Şarkılar" albümünde yeniden hayat buldu. Hastanedeki meşhur "Düşünen Adam" heykelinden esinlenerek isimlendirilen albümdeki eserler, sanatçılar Ahmet Özhan, Teoman, Demet Sağıroğlu, Soner Arıca, Betül Demir, Mercan ve Rashit tarafından seslendirildi. Yapımcılığını Hakan Eren'in üstlendiği albüm, Vedat Bilgiç ve müzik eğitmeni Volkan Uruk tarafından projelendirildi.

Projeye araştırmalarıyla katkıda bulunan Psikiyatrist Dr. Latif Ruhşat Alpkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu hastanede 28 yıl boyunca yaşadığı anıları kaleme aldığı anı çalışmasında "İniltiler" isimli şiir kitabından söz ettiğini belirtti.

Kitabın öyküsünü anlatan Alpkan, Tuncer'in 1961'de Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hastane personelinin eğitimi için görevlendirildiğini, bu sırada kütüphaneye gelen hastaların yazdıkları şiirleri görerek, kitap haline getirmek istediğini söyledi.

Kitabın 29 Ekim 1964'te basıldığını ifade eden Alpkan, "Şiir kitabının ismi 'İnilti' olarak konulmuş. Hastaları teşhir etmemek adına Bedia Tuncer hastaların isimlerinin sadece baş harflerini kitaba yazmış. Bu eserde keşke isimleri yazılsaydı" diye konuştu.

- "Kitapta 'Çöpçüler' isimli şiir de var"

Alpkan, 50 yıl önce yatan hastaların şiirlerinde çok çarpıcı ifadelerin yer aldığını anlatarak, şöyle devam etti:

"Onların bir kısmını arkadaşlarımız 'Düşünen Şarkılar' albümünde bestelediler ve seslendirdiler. Hatta bu kitapta 'Çöpçüler' isimli şiir de var. O şiir 1964 baskılı kitapta da mevcut. Daha sonraki yıllarda başka bir sanatçı bunu besteledi. Şiirin sözlerini değiştirerek, kendisine ait bir şekilde yazdı. Erkin Koray da bunu çok da güzel seslendirdi ama şiirin aslı ondan daha güzeldi. Şiir olarak keşke bu haliyle bestelenseydi. Bunun yanında Ahmet Özhan beyefendinin okuduğu 'Üsküdar İskelesi', Recep Güngör Öztolan'a ait. O zaten Üsküdar şairidir. Bu ilçemizin çok fazla şiirleri yer alıyor."

Bu şiirlerin gündeme getirilmesinin hastaları edebiyata teşvik ettiğine dikkati çeken Alpkan, artık hastanede de şiir yarışmaları düzenlendiğini söyledi.

Alpkan, akıl hastalarının normalden daha duygusal olduklarını dile getirerek, "Hastalık ayrı, işin sanatsal tarafı ayrı. Zaten sanatçı kişilik de biraz duygu durum yönünden hassas olur. Bizim hastalarımızın da çok güzel şiirleri var" dedi.

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden yolu geçen birçok tanınmış isim olduğunu ifade eden Alpkan, şair Neyzen Tevfik'in zirve isimlerinden biri olduğunu aktardı.

Alpkan, akıl hastalarının topluma kazandırılmasında vatandaşların rolünün çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Toplumda akıl hastalarına bakışı değiştirmek lazım. Bu yapılan çalışmalar da onun için zaten. Hastalarımızın da şiirler yazdığını, bazılarının güzel besteler yaptığını toplumda ortaya koymak gerekir" değerlendirmesinde bulundu.

- "Görev yaparken yazan-çizen hastalara da rastlıyordum"

Albüm projesinin sahiplerinden Volkan Uruk da 2006'dan beri Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde öğretmen olarak görev yaptığını söyledi.

Uruk, albüm çalışması için Bedia Tuncer'e çok şey borçlu olduğunu anlatarak, "Burada görev yaparken yazan-çizen hastalara da rastlıyordum. Doktor Vedat Bey ile bir gün bir araya geldiğimizde 'küçük bir proje oluşturalım' dedik. Hastaların eserlerini seslendirdikten sonra yine onlara dinletelim ve mutlu olsunlar istedik. Devreye Başhekimimiz Doç. Dr. Erhan Kurt girdi. Bu projeyi büyüterek bazı sanatçıları devreye sokmak istedi" ifadelerini kullandı.

Müzik şirketi sahibi Hakan Eren ile iletişim kurduklarını, böylece projeye eser bulmak için araştırmalar yaptıklarını kaydeden Uruk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ahmet Özhan, Teoman, Demet Sağıroğlu, Soner Arıca, Betül Demir ile Mercan ve Rashit gibi sanatçılar devreye girince albüm projemiz daha da büyüdü. Fakat bütün yollar yine Latif Ruhşat Alpkan hocama çıktı. O da bize yardımcı oldu. 'İnilti' kitabından hocam sayesinde haberdar olduk. Kitabın orijinali de elimizde yoktu. Sahaflarda çok aradım. İnternette kopyasını, hastane kütüphanesinde fotokopisini bulduk. Besteleme çalışmaları başladı. Biz o çalışmalara başlayınca fark ettik ki hastalarımız yazabiliyor. Onları bir araya getirdik ve 'Anlatabilsem' adlı bir şiir kitabı oluşturduk. Bedia Tuncer'in 'İniltiler' çalışması dışında günümüzde yaşayan hastalarımızın yarım asır sonra bir şiir kitabı daha oldu. Hastanemiz kendi imkanlarıyla bunu bastı. İnşallah başka yayın evleri de bunu çoğaltırlar."

Uruk, sanatın önüne ruhsal ve fiziksel hiçbir tanının geçemediğine dikkati çekti. Toplumun bilinçlendirilmesi adına basın mensuplarına önemli sorumluluklar düştüğünü ifade eden Uruk, "Bir suç işlendiğinde haberlerde hemen görüyoruz. 'Şizofren annesini öldürdü' deniyor. Bu da hastalıktan muzdarip olan insanların daha da kapanmasına, ailelerinin daha da saklanmasına sebep oluyor" diye konuştu.

Volkan Uruk, dinlemek isteyenlerin albüme internetteki çeşitli video paylaşım sitelerinden rahatlıkla ulaşabileceklerini söyledi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile