Kocaeli Valisi Ercan Topaca'yı ziyaret eden Işık, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, "Başbakan Erdoğan'ın beddua değil, dua edelim" açıklamasına ilişkin düşünceleri sorulan Işık, İslam dininde bedduanın yeri olmadığını belirtti.
Bediüzzaman Said Nursi'ye, bir savcının idam istemiyle dava açtığını anımsatan Işık, "Çok da canını yakıyor ve o canını yakan savcıyla ilgili tam böyle içinden beddua etmek geçerken, bu savcının oynayan çocuğunu görüyor ve o bedduadan vazgeçiyor. Beddua bize yakışmaz, inançlı insanlara beddua yakışmaz. Biz de eğer kişi inançlıysa 'Allah ıslah etsin' denir. Bu da duadır, beddua değildir" diye konuştu,.
Işık, siyasette iki temel prensibi her zaman ön planda tutuğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Biri TBMM'de yazan 'hakimiyet, kayıtsız şartsız milletindir'. Milli irade her şeyin üstündedir. İkincisi de 'adalet mülkün temelidir'. Elbette her şey adalette kaim olur. Bu, adaletin tesis edilmesi noktasında hiç kimsenin gevşek davranma şansı yok. Adalet bir hesaplaşmanın aracı yapılamaz. Eğer böyle bir yola girilirse, Allah korusun, bunun anlamı yargı vesayeti olur ki çok tehlikeli bir vesayettir. Türkiye, askeri vesayeti aştı. Askeri vesayetten kaynaklanan yargı vesayetini de aştı ama başka türlü bir yargı vesayetine Türkiye tahammül edemez."
- "Bakanlık beklemiyordum ama Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını hiç beklemiyordum"
Işık, kabinede yer almayı hiç beklemediğini, kararı televizyondan öğrendiğini anlatarak, "Hatta ilk Sayın Başbakanımız ismimizi söyleyince, evde böyle bir şok oluştu ama Sayın Başbakanımız önceden haber vermez, siyasette sürprizleri seven birisi. Bizim için de sürpriz oldu. Ben bakanlık beklemiyordum ama Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını hiç beklemiyordum" dedi.
Işık, gazetecilerin "Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın açıklamalarıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?" sorusunu, "Her şey kamuoyu önünde. Hiç yorum yapmayayım" şeklinde yanıtladı.
Bayraktar'ın "kendisine baskı yapıldığını söylediğinin" hatırlatılması üzerine Işık, "Onu bilemem" diye konuştu.
- "Sayın bakanımızın görev değişikliği arasında ilinti kurmak çok büyük haksızlık olur"
Işık, "Nihat Ergün, bu görev değişikliği nedeniyle bir kırgınlık yaşadı mı?" sorusu üzerine "Sayın bakanımızla ilgili bu görev değişikliğinin, bu son operasyon ya da konjonktürle uzaktan yakından alakasının olmadığını çok net biliyorum. Neden bir görev değişikliği olmuştur, bunu Sayın Başbakan bilir. Bu son süreçle ilgili bir olay değil" şeklinde konuştu.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün, AK Parti'nin Kocaeli'deki kurucu il başkanı olduğunu, kendisinden çok şey öğrendiklerini vurgulayan Işık, sözlerini şöyle tamamladı:
"İlkeli, dürüst siyaset yapmayı, siyaset etiği, siyasetin finansmanının temiz olması gerektiğinin ne kadar önemli olduğunu biz sayın bakandan öğrendik. Daha doğrusu onunla çok pekiştirdik. Bu son süreçle bakanımızın görev değişikliği arasında bağlantı kurmak çok büyük haksızlık olur. Bunun dışında da sayın bakanımızda kırgınlık var mı? Hayır. Dün çok güzel bir devir teslim yaptık. Çok nefis bir konuşma yaptı. Adeta siyasetçiler için çerçevelettirilip, astırılacak güzel bir konuşma yaptı. Daha önce aslında bana özel sohbetlerimizde 'ya artık biraz sivil toplumda çalışmak istiyorum' demişti. Bu, bizim aramızda sırdı. Muhtemelen o, dua yerine geçti. Kendisi de onu söyledi.
Şunu çok net söylüyorum, bu son süreçle sayın bakanımızın görev değişikliği arasında ilinti kurmak çok büyük haksızlık olur. Sayın bakanımızın bu şehre yaptığı katkıyı kesinlikle inkarın çok büyük haksızlık ve insafsızlık olacağını düşünüyorum."
(Bitti)
Düzeltme
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, adaletin tesis edilmesi noktasında hiç kimsenin "gevşek" davranma şansı olmadığını belirterek, "Adalet bir hesaplaşmanın aracı yapılamaz. Eğer böyle bir yola girilirse, Allah korusun, bunun anlamı yargı vesayeti olur ki çok tehlikeli bir vesayettir" dedi.