(Düzeltme) Bakan Elvan'dan Yöresel Ürünlerin Tanıtımına Destek Sözü

Anfaş Fuar Merkezi’nde bu yıl 8’incisi düzenlenen Yöresel Ürünler Fuarı’nda (YÖREX) konuşan Bakan Elvan, 7 yıldır katılımını arttıran, bir yandan farkındalığı sağlayan bu güzel fuarı kazandıran ATB yönetimine, Yönetim Kurul Başkanı Ali Candır’a ve emeği geçenlere teşekkür etti.

70 ilden KKTC’den 400’ü aşkın katılımcının, 2 bin yöresel ürününün fuarda sergilendiğinin altını çizen Elvan, "Bu fuar özellikle yöresel ürünlerimizin daha fazla ticari değer kazanabilmesi daha fazla özelikle yurt dışı olmak üzere daha geniş bir coğrafyada satılmasının ve tanıtımın sağlanması, coğrafi işaretler konusunda farkındalığın arttırılması son derece önemlidir. Bu fuar bu 3 hususa katkı sağlıyor. Geçen yıl 150 bin civarında katılımcı olmuş. Bu yıl 200 bin katılımcı beklentisi var. Bu toprakların değerlerini tercih eden yerli ve yabancı ziyaretçilere teşekkür ediyorum" dedi.

"Türkiye’nin en önemli saklı güçlerinden biri"

YÖREX’in sadece Türkiye’nin yöresel zenginliklerinin ortaya çıktığı bir fuar olarak kalmadığını vurgulayan Bakan Elvan, "İnsanımızın el emeği, göz nurunu ortaya koymakla kalmıyor. Bu fuar Türkiye coğrafyasının sahip olduğu binlerce yıllık medeniyetin günümüze kadar süzüle süzüle gelen değerlerinin bir haritasını oluşturuyor. Bu Türkiye’nin sadece yöresel anlamda değil küresel anlamda da önemli bir zenginliğidir. Dünyanın hiçbir milletinde, ülkesinde bu ölçekte bir zenginliğe rastlayamazsınız. Türkiye’nin en önemli saklı güçlerinden biri de bu yöresel ürünleridir. Nereye giderseniz gidin o yörenin meşhur olan, bilinen binlerce yıllık geleneğe sahip bir üretim anlayışı, el sanatlarında olabilir, tarımsal alanda olabilir mutlaka bir yöresel ürünü görürsünüz" diye konuştu.



"Üretmenin önemi"

Bir ürünün kendi ülkesinde markalaşmadan, yaygınlaşmadan küresel ölçekte marka haline gelemeyeceğine vurgu yapan Bakan Lütfi Elvan, "İnsanımız 100’lerce yıldır bu ürünleri üretiyor, kullanıyor. Bu ürünleri biz idare, hükümet olarak siz sektör ve uygulayıcılar olarak nasıl dünyaya tanıtırız, nasıl yaygınlaştırabiliriz, bunun hesabını yapmak zorundayız. Çünkü küresel dünyada güçlü olarak ayakta kalmanın şartı üretmekten, güçlü bir rekabete sahip olmaktan geçiyor. Güçlü olarak ayakta kalmanın şartı değerlerimizi, küresel ölçekte dolaşıma sokmaktan geçiyor. Bunu yaptığımız takdirde bizi kimse tutamaz. Bunu yaptığımız takdirde sadece yöremiz için ülkemiz için değil, dünya için üretiriz. Pazarımız sadece Antalya, Türkiye olmasın. Pazarımız 7.5 milyar insanın yaşadığı dünya olsun. Bu konuda üreticimizin her zaman yanındayız destekçisiyiz" dedi.

Yöresel ürünlerin hem tanıtımı hem de coğrafi işaret konusunda TOBB ve Bakanlık olarak gerekli desteği vereceklerinin altını çizen Bakan Elvan, "Kalkınma ajansları yöresel ürünlerin tanıtımı daha fazla ticari değere sahip olması açısından ne gerekiyorsa bu destekleri sağlayacağız" ifadelerine yer verdi.

"Ekonomimiz büyümeye devam edecek"

"Ekonomimiz adeta düşman çatlatıyor" diyen Bakan Elvan, "2016 yılında FETÖ’cü hainler tarafından bir darbe girişimi yaşadık. Böyle bir girişim başka ülkede olsaydı ekonomisi allak bullak olurdu. Ama Türkiye ekonomisi bu ağır travmayı hızla atlattı. Hükümet olarak tedbirlerimizi aldık. Üretici ve sanayiciyi rahatlatacak uygulamaları hızla devreye soktuk. Bunun sonucunda ekonomimiz 2016 yılında yüzde 3.2 oranında büyüme gerçekleştirdi. 2017 yılında bir takım uluslar arası kuruluşlar Batı dünyasının yazılı ve görsel basını Türkiye ekonomisin çökeceğini büyüme gösteremeyeceğini ifade eden çok sayıda yazı ve açıklamalar oldu. 15 Temmuz sonrasında uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin kredi notunu düşürmek için adete yarışa girdiler. Ama bekledikleri gibi olmadı, hükümet olarak biz merkez bankasının aldığı tedbirlerle ekonomimiz büyüdü ve büyümeye devam edecek" dedi.



"Üçüncü çeyrekte yüzde 7’lik büyüme bekleniyor"

Bakan Elvan konuşmasına şöyle devam etti:

"2017 yılının ilk çeyreğinde yüzde 5.2’lik bir büyüme gerçekleştirdik, ikinci çeyrekte 5.1 büyüme gerçekleşti. 3’ncü çeyrekte de öncü göstergelere bakıldığında yüzde 7’lik bir büyüme bekliyoruz. Türkiye büyümeye ve güçlenmeye devam edecektir. Ancak buradan yüzde 5’lik bir büyüme bizim için yeterli değildir. Büyüme politikasını daha da yukarı çekecek ciddi adımları atacağız. Biz 2023, 2053 yılı hedeflerimize daha hızlı ulaşmanın yolunu açacağız. Bunun yolu üretimden, yatırımdan ve ihracattan geçiyor. Türkiye’nin rekabet gücünün çok daha yüksek noktalara ulaşmasından geçiyor. Yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı son bir yolda önemli artış gösterdi. Bu yeterli değil ancak bu alanda çalışmalarımızı daha da yoğunlaştıracağız. Rekabet gücümüzü arttıracak katma değeri yüksek üretimi, bizim için önemli değer olan bugüne kadar farkında olmadığımız yöresel ürünleri daha çok tanıtmak daha çok katma değerli şekilde dünyaya pazarlamak bizim en önemli görevlerimiz arasındadır. Bu konuda gereken her türlü çabayı sarfedeceğiz."