Edremit’te ‘Milli Anayasa Forumu’

Gerçekleşen Milli Anayasa Forumu’nu Av. Hüseyin Özdemir yönetirken, konuşmacı olarak CHP Mersin Milletvekili Avukat Ali Rıza Öztürk, Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD Genel Başkanı Siyasal Bilimler Profesörü Alpaslan Işıklı ve İşçi Partisi Ulusal Stratejiler Merkezi (USMER) İstanbul Başkanı Haluk Dural yer aldılar. Milli Anayasa Forumu’nun bu organizasyonu Edremit avukatlarından Hüseyin Özdemir başkanlığındaki bir düzenleme kurulu tarafından gerçekleştirildi.

Toplantı için günler öncesinden yerel basın ve cep telefonu mesajları aracılığı ile tüm Körfezde yaşayan insanlara yaygın bir çağrı yapıldı. Yaklaşık 300 kişinin izlediği Milli Anayasa Forumu’nun ilk konuşmasını CHP Mersin Milletvekili Av. Ali Rıza Öztürk yaptı.

12 Eylül darbesine olan tepkiyi istismar ediyorlar. Öztürk “Türkiye de rejim değişiyor diyenlerden değilim. Türkiye’de rejimin değiştiğine inanlardanım. Değiştirdikleri rejimin emperyalizmin istediği doğrultuda yapılan rejim değişikliği operasyonlarının ve çalışmalarının hukuki hale getirilmesi faaliyetinden başka bir şey değildir. Topluma bugün dayatılmak istenilen olayın, bu büyük oyunu artık Türk toplumu görmek durumundadır. Bir yandan utanmazca halkın 12 Eylül darbesine olan tepkisini istismar ediyorlar. Şimdi bu anayasa 12 Eylül anayasası imiş tamam çok maddesi değişti. Bu anayasanın tanıdığı toplantı ve gösteri, yürüyüş yapma hakkını da kullanan insanları polis copu, biber kazı ile saldırıyorsun susturuyorsun. Tek yanlı olarak atadığı özel yetkili mahkemelerinin savcıların iki dudakları arasında askıya alabildiği, özel yetkili mahkemeler durdukça, siz demokratik, özgür, çağdaş, devrimci anayasa yapılacağına inanıyor muzunuz. Kimi kandırıyorlar. 12 Eylül anayasasının sağladığı hakları bile kullanmasını çok gören bir siyasi anlayışın yönetildiği bir süreçte siz gerçekten özgür düşünceyi olanak tanıyan bir anayasanın yapılacağına inanmayın arkadaşlar. Bu ülkede parasız eğitim isteyen üniversite öğrencileri, özel yetkili mahkemelerinde terör örgütü üyeliğinden yargılanıyorlar. Bu ülkede Türk Silahlı Kuvvetlerine hizmet etmiş en üst kademesine gelmiş ve Genel Kurmay Başkanı terör örgütünü kurmak ve yönetmek suçlaması ile yargılanıyor. Böyle bir ülkede demokrasi ve özgürlükten nasıl bahsedebiliriz. Bu uzlaşma komisyonu denilen komisyonun yasal dayanağı var mı? Hiçbir yasal dayanağı yoktur. Hukuki değeri yok anayasada böyle bir komisyon yok. Bir birimizdeki farklılıkları öne çıkarmasını bilerek onlardan da kendi yanımıza müttefikler alarak, Türkiye’yi aydınlığa çıkarmak AKP’nin iktidarından kurtarmaktır” dedi.

Söz alan Prof. Dr Alpaslan Işıklı“Atatürk kime karşı mücadele etti. 1920 de Hakimiyeti Milliye de çıkan bir yazıda şöyle ifade ediyor; En büyük düşman düşmanların düşmanı ne falan nede filan millettir. Bilakis bu bütün dünyaya hakim olan kapitalizm afeti ve onun çocuğu olan emperyalizmdir. Demek ki Atatürk’ün düşmanı emperyalizm. Atatürk insanlar arasında ırk, renk, dil farkı gözetmeyen mutlak bir uyum çağının öncüsü olmuştur. Yani milliyetçiliğin yani Türk milleti tabirinin, Türkçenin bu anlamı nazara alındığı vakit bunlar kimi niçin rahatsız eder. Bunlar emperyalizmi rahatsız eder. Türkiye’yi bölmek isteyenleri rahatsız eder. Türkçe ezanda ne diyor, benim gibi yaşları müsait olanlar bilirler. Tanrıdan başka tapacak yoktur diyor. Bundan kim rahatsız olur. Tanrıdan başka kendilerine tapılmasını isteyen hoca efendiler bey fendiler rahatsız olur. Bu sizi niye rahatsız ediyor hoca efendi. Niye rahatsız ediyor bey fendi. Siz çünkü kendinize tapılmasını istiyorsunuz. Bunu da İslamiyet’e bir hizmet bir marifetmiş gibi yutturmaya çalışıyorsunuz. Gençlere anlamını bilmedikleri Arapça metinleri ezberletmek. Atatürk cami minberinden öğrenilerek inanılır demiş, öğrenilmeden inanılmaz. Öğrenmediğin şeyleri ezberleyerek dindar olunur mu? Öğrenmediğin şeyleri ezberleyerek Papağan olunur. Genç dimağların tahribi olur” dedi.

Son konuşmacı olan İşçi Partisi USMER ( Ulusal Stratejiler Merkezi) İstanbul Başkanı Haluk Dural ise “ Şimdi Suriye ye yükleniyorlar. Sebep çok net açık, Akdeniz ile Hazar denizi arasında bir enerji koridorunu işgal etmek. Bu koridor üzerinde Kıbrıs, Lübnan, Suriye, Kuzey Irak, Güney Doğu Türkiye, Doğu Türkiye, Nahcıvan, Ermenistan ve Azerbaycan var. Eğer burayı işgal ederlerse o zaman Akdeniz den Hazara kadar ki bölgede bütün petrolü buradan Akdeniz’e çıkaracaklar. Oradan da alıp götürecekler. Bunun önünde en büyük engel kim? Türkiye. Türk silahlı kuvvetleri önlerindeki en büyük engel. Türk silahlı kuvvetlerine yapılan tutuklamaların sebebi bu, ulusalcı, vatansever, Atatürkçü komutanları tutuklanıyor. Mondros mütarekesi Sonrasında silahlar bırakılıp da ordumuz dağıtıldığı zaman Osmanlı ordusunda 300’e yakın general vardı ve İstanbul’a geldiler. Anadolu’ya geçen beş tanesi bu emperyalistleri bu topraklara gübre yaptı. Türkiye Cumhuriyet’ini kurmayı elde etti. Türk silahlı kuvvetlerini ordu zannediyorlar. Ordudur ama ordumuzun küçük bir parçasıdır. Türk ordusu bütün burasıdır. Üstelik bu ordu 100 yüzlü yıllardan buyana bu toprakları işgale gelen 13 tane haçlı ordusunun bütün bu toraklara gübre yapmıştır. Bu işin tek bir amacı vardır. Türkiye de bölücü bir anayasa yapmak ve Suriye ye yürütülmekte olan düşmanlık ile mecliste yapılmak istenen ABD, AKP, PKK ortaklığı ile sürdürülmek istenen bölücü anayasa değişikliklerinin girişimleri aynı amaca hizmet edip, Türkiye’yi parçalamak ve ortaya çıkacak iç çatışma döneminde Amerika’nın bölgeye müdahalesi ile ülkemizin doğu ve güney doğusunun Türkiye den kopartılmasını amaçlayan hain hane bir plandır. Milli anaysa forumu bu planın önüne geçmek için sizlerin katkı ve destekleri ile ayağa kalkmıştır ” dedi.

Bu sözler katılımcılar tarafından büyük bir coşkuyla alkışlandı.

Konuşmaların ardından “Milli Anayasa Forumu” tarafından kaleme alınan Milli Anayasa Bildirgesi okunarak katılımcıların oyuna sunuldu. Yapılan açık oylamada Bildirge oy birliği ve alkışlarla kabul edildi. Forumun Son bölümünde ise konuşmacılar katılımcıları çeşitli sorularını yanıtladır. Forum katılımcıları konuşmacıları ayakta alkışlaması ile Sona erdi .