Eğitim-bir-sen İstişare Toplantısını Yaptı

Eğitim-bir-sen İstişare Toplantısını Yaptı

Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şubesi tarafından istişare toplantısını yapıldı.

Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şubesi tarafından Zonguldak Öğretmenevi’nde istişare toplantısını gerçekleştirildi.

İstişare toplantısına, Zonguldak Milli Eğitim Müdürü Turgut Özbek, Aile ve Sosyal Politikalar Zonguldak İl Müdürü Kemal Gümrükçü, Aile ve Sosyal Politikalar Zonguldak İl Müdür Yardımcısı Ali Osman Yılmaz, Zonguldak Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Uğur Akdeniz, İl Eğitim Denetimleri Başkanı Nizam Dağdelen, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Kadir Arslan, Memur-Sen’e bağlı sendika başkanları ve üyeleri katıldı.

İstişare toplantısında konuşma yapan Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şube Başkanı Kamuran Aşkar, Memur-Sen’in toplu sözleşmenin mimarı olduğunu söyleyerek, öğretmenlerin ek ödemeyle ilgili maçın devam ettiğini belirtti.

Önümüzdeki dönem toplu sözleşmelerde yine isteklerinin ek ödeme olduğunu söyleyen Aşkar, “Ülkelerin kurtuluşunda, ülkelerin ilerlemesinde en büyük yol ve yordam eğitimdir. Eğitim deyince de Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı reformlarından birisi olan 4+4+4 şeklindeki bir eğitim reformuyla 2012-2013 yılının startını verdik. Ancak, gerek ilimizde gerekse ülkemizde ciddi sıkıntılar var. İşte bu sıkıntıları burada paylaşmak, ilçelerden gelen arkadaşlarımızın bu konuda önerilerini almak, okuldaki sıkıntıları bir kez daha masaya yatırmak ve sorumlu sendikacılık adına neler yapabiliriz, neler yapılmalı ve neler yapılmamalı şeklinde istişare bulunmak için bugün burada bir araya geldik. Eğitim- Bir-Sen sorundan beslenen sendikacılık anlayışını benimsemeyen, Eğitim-Bir-Sen sorunu ortaya koyan, aynı zamanda sorunun çözümünü de ortaya koyan, sorundan nemalanmak yerine çözümden milletin adına faydalanmak isteyen sendikal anlayışın adıdır dedik. 2001 yılında 4688 sayılı sendika yasası çıktığı zaman Memur-Sen olarak Eğitim-Bir-Sen olarak bu yasanın özürlü yasa olduğunu bu yasanın çalışanları temsil edemeyeceğini defalarca dile getiren sendika bizdik. Defalarca şunu söyledik, sorun masa değil, yasa sorunudur. Bu yasayla bu masada kimin olduğu da hiç önemli değildir dedik. 2010 yılında ilk defa konfederasyon olduğumuzda da ardından dedik ki eğer önümüzdeki yılda bu yasa devam edecekse Memur-Sen masada olmayacaktır dedik. Birileri blöf yaptığımızı zannetti. Memur-Sen bu ülkede toplu sözleşmenin mimarı oldu. Kıdemli toplu sözleşme yasası olmazsa çalışanların hakları yine güdük kalacaktır. Toplu sözleşme süreci ile ilgili çok konuşuldu. Toplu sözleşme sürecinin en çok başını ağartan biz olduk. Toplu sözleşme süreciyle ilgili vermiş olduğumuz beyanatlarda toplu sözleşme sürecinde öğretmenlerin için ek ödemeyi yapmayı ya alacağız ya alacağız dedik. Bugünde aynı şeyi söylüyoruz. Dün söylediğimiz şeyi inkar edecek sendikacılık anlayışına asla sahip olmadık bundan sonra da olmayacağız. Biz ek ödemeyle ilgili maçın devam ettiğini söylüyoruz.

Ek ödemeyi alacağız diyen sadece Eğitim-Bir-Sen değil. 2 yıldır Eğitim-Bir-Sen yetkili sendikadır, Memur-Sen yetkili konfederasyondur ama bizim toplu görüşme masasında aldıklarımızı utanmadan, sıkılmadan web sitesinde tasarımlarımız gibi yayınlayan bir kısım sendikalar sanki ek ödemeyi çalacağız dememişler gibi birden bire suyun üzerine çıkacak vaziyete geldiler. Sendikacılığı kavga selim ile yapan, kavga selim sendikacılıktan beslenen Türk Eğitim-Sen ve bir kısım sendikalar ardından sanki ek ödeme almayacağız demişler gibi Eğitim-Bir-Sen üzerinden sendikacılık yapmaya başladılar. Ek ödeme sürecinde Türk Eğitim-Sen’in anlayışı bu. Eğitim-Bir-Sen maç devam ediyor, süreç devam ediyor. Önümüzdeki dönem toplu sözleşme görüşmelerinden yine ilk önce isteğimiz ek ödeme olacaktır. Öğretmenlerimiz cidden mağdur olmuşlardır ek ödeme konusunda. Bu net olarak her platformda, her yerde söylüyoruz bilirsiniz. Öğretmenler açısından çok fazla sıkıntı var ve bu sıkıntı da 4+4+4 noktası. Biz 4+4+4 noktasında özünde sonuna kadar yanındayız ama uygulama noktasında, 4+4+4 noktasında başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere uygulamalarda sıkıntılar vardır. En büyük sıkıntının başında öğretmeniyle barışık olmayan, öğretmenini her fırsatta aşağılamak gereği duyan ve eğitimciyle öğretmeni anlamayan bir Milli Eğitim Bakanıyla çalışıyor olmamızdır. Bize düşen şudur sonuna kadar yanlışları dillendirmek zorundayız. Eğitim-Bir-Sen’in kimseye vefa borcu ve minnet borcu yoktur. Eğitim-Bir-Sen’in yegane amacı doğruyu kim söylüyorsa yanında, yanlışı söylüyorsa da karşısındadır. Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen hiçbir kurumun ne arka ne de ön bahçesi olmayacaktır. Eğitim-Bir-Sen yandaş mıdır? yandaştır, birilerinin iddia ettiği gibi bir siyasi partinin yandaşı değildir ve olmayacaktır. Olduğu zaman ben burada olmayacağız sizde olursanız ihraç ederim” dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile