'Ek Teşvik Getirilirse Halka Arzların Önü Daha Da Açılır'
TSPB Başkanı Erhan Topaç: (1) 'Halka arzları artırmak için önerilerimiz arasında şirketlere yönelik kurumlar vergisi indirimi var. Sadece halka açılacak kısıma... Halka açılacak şirketlere ek teşvik getirilirse halka arzların önünün daha da açılmasını bekliyoruz' 'Halka arzlarda aslında 2018 son 10 senenin rekor senesi. İlk 6 ay çok iyi geçti. 9 halka arz yapıldı. 5,4 milyar TL kaynak yaratıldı' 'Türkiye'de bankacılık sistemi ortalama 3536 günlük mevduatla 15 yıllık yatırımları finanse etmeye başladı ki bu doğru bir yaklaşım değil. Bunun için de gerek BES'e katılımı gerek uzun dönemli tasarrufları artırmak lazım. Dolayısıyla bireylerin uzun dönemli tasarrufa daha fazla teşvik edilmesi gerek' '(İpotek Finansmanı Kuruluşları) Bu tip konularda artık atılım yapılması lazım. Bunlarla ilgili bu yıl içinde detay çalışmalarına başlıyoruz ve ipotek finansmanı örnek kuruluşuna küçük bir yapıyla sermayedar olarak katkıda bulunmak istiyoruz. Fizibilitesini bu yıl tamamlayıp, seneye işleme almayı hedefliyoruz'
TSPB Başkanı Erhan Topaç, AA Finans Masası konuğu oldu.
Topaç, TSPB ve Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) iş birliğinde Antalya'da verimli bir toplantı yapıldığını anımsatarak, sermaye piyasalarının geliştirilmesi için BES, yatırım danışmanlığı, tasarruf artırılması gibi 12 ayrı konuda paydaşlardan öneriler aldıklarını, bunun daha sonra rapor haline getirileceğini söyledi.
Türkiye'de sermaye piyasasının dünyadaki örneklerine göre son 5-6 senede geriye gittiğini ifade eden Topaç, "Sermaye piyasalarının bankacılığa göre oranı düştü. Son 6-7 senedir daha bankacılığa döndük. Bütün dünyada ise son 5 senede sermaye piyasalarında gelişme oldu, ciddi atılımlar yapıldı ve yaklaşım da çok değişti. Yani 5 sene önce yapılacaklar ile bu dönem yapılacaklar aynı değil. Her ülke kendini yeniden konumlandırıyor, yeni ekonomiye yönelik tedbirler alıyor." diye konuştu.
Topaç, Türkiye'de şu anda bankacılık ağırlıklı bir sistem olduğunu aktararak, bunun daha çok kıta Avrupası modeli olduğunu, yatırımlarda daha çok bankacılığın kullanıldığını, İngiltere, Amerika, Uzak Doğu'nun daha çok sermaye piyasasını kullandığını, Türkiye'nin bu konularda sistemsel olarak geride kaldığını söyledi.
Sermaye piyasalarının gelişmesi için önem verilmesi ve stratejik bir sektör olarak benimsenmesi gerektiğini anlatan Topaç, "Ana bir seferberlik kapsamında yapılması lazım. 2009'da İstanbul Finans Merkezi için özel bir program açıklanmıştı. Daha sonra halka arz seferberliği yapıldı, hatta yatırımcı eğitimlerine yönelik ayrı bir tebliğ de çıkarıldı. Bütün bunları toparlayacak güzel bir program ortaya koymak lazım." şeklinde konuştu.
Topaç, tasarrufların artırılması, halka arz, proje finansmanı ve Türkiye'yi cazip ekosistem haline getirilmesi konularında belirli adımlar atılması gerektiğini belirterek, bunlarla ilgili kendilerinin belirli hazırlıklar yaptığını, düzenleyici kuruluşlara önerileri ilettiklerini dile getirdi.
Bankacılık ile sermaye piyasalarının birbirini tamamladığına işaret eden Topaç, "Sermaye piyasalarından daha fazla yararlanmamız gereken döneme geldik, şu an biz dipteyiz diye düşünüyorum. Bundan sonra sadece sermaye piyasaları büyüyebilir, başka bir seçenek yok. Dünya yüzde 50 bankacılık, yüzde 50 sermaye piyasalarına doğru gidiyor. Bizde bu yüzde 87 bankacılık, yüzde 7 sermaye piyasaları... Bu olayın sermaye piyasaları lehine gelişeceğini düşünüyorum." dedi.
- "Ocak, şubattan itibaren halka arz piyasası açılır"
Topaç, halka arzlara değinerek, şunları anlattı:
"Halka arzlarda aslında 2018 son 10 senenin rekor senesi. İlk 6 ay çok iyi geçti. 9 halka arz yapıldı. 5,4 milyar TL kaynak yaratıldı. Aselsan çok başarılı bir ikincil halka arz oldu. 60 bin yeni yatırımcı geldi. Bir de bedelli sermaye artırımları kanalıyla 11,5 milyar TL ilk 6 ay başarısı var. Buna fonları ve özel sektör tahvil ihraçlarını katarsak 120 milyar TL'lik halka arz yapıldı. Oldukça başarılı ilk 6 ay geçirdik, ikinci 6 ay o şekilde gelişmiyor. Son dalgalanmalar nedeniyle bu senenin sonuna kadar bir, iki küçük halka arz yapılabilir. 9 ay bilançolarıyla sanıyorum ocak, şubattan itibaren de halka arz piyasası açılır. Piyasalar biraz toparlanmaya başladı, faizlerde de düşüşler var, enflasyonda da bir miktar gerileme başlarsa sermaye piyasalarından yararlanmak isteyen, halka arz tarafına gelmek isteyen şirketler olacaktır."
Halka arzları artırmak için önerilerinin arasında halka açılacak hisselere yönelik kurumlar vergisi indiriminin bulunduğuna dikkati çeken Topaç, "Sanıyorum Vergi Konseyi'nde de kabul gördü. Sadece halka açılacak kısıma... Yüzde 15'ini halka açıyorsa yüzde 15'lik kısım üzerinde kurumlar vergisinde indirim talebimiz var. 1990'lı yıllarda bu vardı. Şirketler halka açılınca belirli yükümlülük altına da giriyorlar. Daha şeffaf oluyor, daha kurumsal oluyor. Halka açılacak şirketlere ek teşvik getirilirse halka arzların önünün daha da açılmasını bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Reel sektöre yönelik 3 milyar liraya yakın halka arz yapılabildi"
Erhan Topaç, eylül başında banka mevduatlarına stopaj indirimi geldiğini, bunun da özel sektör fonları ile arada bir rekabet arbitrajı yarattığını söyledi.
Söz konusu indirimin kasım sonunda bittiğine işaret eden Topaç, "Eğer bu süre uzatılmazsa özel sektör tahvilleri tekrar canlanır. Özel sektör tahvil ihraçları azalma olmakla beraber devam ediyor. Ağırlıklı olarak bankalar ve banka dışı finansal kurumların özel sektör tahvilleri var. Reel sektöre yönelik 3 milyar liraya yakın bir halka arz yapılabildi. Bunun da artması için biraz faiz dengesine bakmak lazım ve vergi arbitrajının düzelmesi lazım." diye konuştu.
Topaç, özel sektör tahvil ihraçlarının birkaçında temerrüt durumu oluştuğunu aktararak, birlik olarak yatırım fonlarında temerrüt durumunda ayrılacak karşılıklarla ilgili bir yönerge yayımladıklarını söyledi.
Diğer taraftan temerrüt durumunda İcra İflas Kanunu'nu ilgilendiren bazı sorunların da bulunduğunu anlatan Topaç, burada kanun değişikliği gerektiğini, taleplerini ilettiklerini bildirdi.
Topaç, ipotekli özel sektör tahvillerine ilişkin de bazı önerileri bulunduğu bilgisini vererek, "Onlar da gelirse, özel sektör tahvil ihraçlarının daha da canlanmasını bekliyoruz." dedi.
Reel sektörün finansmanında bankalar ile sermaye piyasası araçlarının eşit şekilde kullanılması için yapılabileceklerden bahseden Topaç, şunları kaydetti:
"Bu kısa dönemde olacak bir şey değil. Uzun dönem veya bir program dahilinde ele alınmalı. Bir kere Türkiye'de iç tasarrufları artırmak lazım. Bunun için BES ve otomatik BES'in yeniden düzenlenmesi, BES'in sermaye piyasasından daha fazla yararlanır ve reel sektöre kaynak aktarır hale gelmesi gibi yapılacaklar var. Proje finansmanı için uzun dönemli tasarruf lazım. Türkiye'de bankacılık sistemi ortalama 35-36 günlük mevduatla 15 yıllık yatırımları finanse etmeye başladı ki bu doğru bir yaklaşım değil. Bunun için de gerek BES'e katılımı, gerek uzun dönemli tasarrufları artırmak lazım. Dolayısıyla bireylerin uzun dönemli tasarrufa daha fazla teşvik edilmesi gerek. Bununla da ilgili hedefli yatırım hesabı, çalışanların şirketlerden hisse senedi almasının teşvik edilmesi gibi önerilerimiz var. Bunlar gelirse ve tasarruf tarafı büyürse, reel sektör tarafında da finansman yapılabilir. Yurt dışından sadece bankacılık kesimi ile alınacak kredilerin de bir limiti var. Bunun sermaye piyasası araçlarıyla gelmesi lazım."
Topaç, Sermaye Piyasası Kanunu'nda bulunan İpotek Finansmanı Kuruluşları'ndan bahsederek, "Bunlar, ipotek finansmanı kuruluşu yapıp, fonlar oluşturup, projelere kaynak yaratabiliyor ve menkul kıymetleştirme yapabiliyor. Bu tip konularda da artık atılım yapılması lazım. Bunlarla ilgili bu yıl içinde detay çalışmalarına başlıyoruz ve ipotek finansmanı örnek kuruluşuna küçük bir yapıyla sermayedar olarak katkıda bulunmak istiyoruz. Fizibilitesini bu yıl tamamlayıp, seneye işleme almayı hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.
(Sürecek)