Eskişehir Lületaşı El Sanatları Derneği Behçet Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, lüle taşını çıkartmanın, işleminin ve satışının çok zahmetli bir iş olduğunu kaydetti.
Kış mevsiminde lüle taşı çıkartan kişi sayısında artış olduğunu ifade eden Aktaş, şöyle konuştu:
"İlkbahar ve yaz mevsimlerinde tarlalarında çalışanlar kışın da lüle taşı maden ocaklarına geliyor. Birçok kişi böyle çalışıyor. Lüle taşının zor şartlarda çıkarıldığını kimse bilmiyor. Arkadaşlarımızın hangi şartlarda çalıştığının bilinmesini istiyoruz. Bir çok ustamız adeta birer maden mühendisi gibi deneyimlidir. El yordamıyla taşın nereden çıkacağını bilirler."
Aktaş, lüle taşı işçiliğinin yok olmaması için hükümetten destek beklediklerini sözlerine ekledi.
- "Kızlarımı, lüle taşından kazandığım parayla büyüttüm"
En kaliteli ve ticari olarak işlenebilir lüle taşının bulunduğu Eskişehir'in Alpu ilçesindeki Beyazaltın köyündeki lüle taşı madeninde çalışan Kazım Karahüyük (43) ise çocukluğundan beri lüle taşı madenlerinde çalıştığını belirtti.
Lüle taşını çıkartmak için yerin altında mücadele verdiklerine değinen Karahüyük, "Ailemizin geçimini sağlamaya çalışıyoruz. Lüle taşı bazen çıkıyor, bazen çıkmıyor. Yeni yetişen nesil, lüle taşı madenciliğine sıcak bakmıyor. Devletin desteğini bekliyoruz" dedi.
İlkokuldan beri madende çalışan Ekrem Çınar (36) da yaz mevsiminde tarlada, kış mevsiminde de madende çalıştıklarına vurguladı.
Lüle taşı için yıllardan beri destek beklediklerini anlatan Çınar, "Herkes kendi emeğiyle bir şeyler yapmaya çalışıyor. Karpit lambası ışığında, kazmalarla lüle taşı arıyoruz. Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna ve diğer ilgililerden lüle taşı madenciliğinin yaşaması için yardım bekliyoruz. Hammadde de usta da var ancak lüle taşı işinde teşvik edici unsurların olması gerekiyor" diye konuştu.
Muzaffer Aktaş (54) ise ilkokuldan sonra lüle taşı madeniyle uğraşmaya başladığını ve bu işi sürdürmek istediğini bildirdi.
"Allah bereket versin, lüle taşıyla geçinmeye çalışıyoruz" diyen Aktaş, şunları söyledi:
"Kas kuvvetiyle çalışıyoruz. Akşama kadar toprakla mücadele ediyoruz. Daha önce köyümüzün bütün halkı madende çalışıyordu. Zamanla lüle taşı madeniyle uğraşanların sayısı azalıyor. Üç kızım var. Onları lüle taşından kazandığım parayla büyüttüm."
Halil Selki (63) de geçimini 45 yıldır lüle taşı maden ocaklarında çalışarak sağladığını anlattı.
Ekmeklerini Kışın ''taştan'', Yazın Topraktan Çıkartıyorlar
"Beyaz altın" olarak da anılan, usta ellerde işlendikten sonra pipodan takıya, satranç takımından büstlere kadar birçok üründe zarafetini sergileyen lüle taşını zorlu uğraşlar sonucu hammadde olarak madenden çıkartan köylüler yazın tarlada, kışın madende çalışıyor.