Ekonomi Bakanı Çağlayan Açıklaması

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ''Enerjide dışa bağımlılığını bitiremezse, Türkiye bu ithalatı artırarak devam edecektir'' dedi.

Bakan Çağlayan, Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği'nce , Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen ''MESİAD 8. Yılın İşadamları ve Yılın Girişimcisi'' ödül töreninde, Türkiye'nin gelecekle ilgili hiçbir kaygısının olmadığını söyledi.

Ekonomiyi ''Beklenti yönetme sanatı'' olarak niteleyen Çağlayan, ''Çünkü bugün Türkiye 15 milyar dolar doğrudan yabancı sermaye almışsa, yani 80 yılda almış olduğu toplam doğrudan yabancı sermayenin 8 katını 8 yılda almışsa, sanayici, yatırımcı bir ülkeye yatırım yapıyorsa, bu ülke güvenilir ülke demektir'' dedi.

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır'ın, Mersin Akkuyu'da yapılacak nükleer santrale yeni yer aranması yönündeki önerisi karşısında Çağlayan, şöyle konuştu:

''Enerjide dışa bağımlılığını bitiremezse, Türkiye bu ithalatı artırarak devam edecektir. Enerji yoğun sektörlerde enerji girdi fiyatları çok yüksek. Ayrıca seçim öncesinde her iki muhalefet partisinin seçim programında nükleer enerji programları vardı. Enerjide dışa bağımlılığımızdan bahsediyoruz. Bugün kişi başına milli gelirini 25 bin dolara çıkartmak isteyen Türkiye bu nükleer santralleri yapmak zorunda. Bugün eğitimde ve sağlıkta her türlü fedakarlığı yapan bir hükümet, halkının aleyhine karar verecek hiçbir girişim içinde bulunmaz. Ama bugün nükleer konusunda eğer bir sıkıntı varsa, bugün çevremizdeki bütün ülkelerde vardır.

Ülkemizde yapılacak 2 nükleer santralde 85 milyar kilowatt/saat elektrik enerjisi üreteceğiz. Bu elektrik enerjisini mevcut sistem ve doğalgazla üretemeyiz. Doğalgazla ürettiğimiz zaman bugünkü fiyatla tam 4.5 milyar dolar olur. Ama biz bunu nükleer santralle üreteceğimiz zaman sadece ve sadece 320 milyon dolar olacak. Bugün güneş enerjisi yapan ülkeler birer birer batıyor. İspanya güneş enerjisini çok yüksek maliyete yaptığı için, çok ciddi krizle karşı karşıya. Güneş enerjisinin adı güzel ama maliyeti çok yüksek. Ama inanıyorum ki ilerleyen yıllarda teknoloji geliştikçe güneş enerjisinin maliyeti de düşecektir. O nedenle Türkiye nükleer enerjiyi yapmak zorunda.''

Yeni teşvik sisteminin cari açığın çaresi olacağını vurgulayan Çağlayan, '' demiyorum ama bu teşvik sistemi 4x3'lüktür. En azından çalışılmış, özel sektörün taleplerine yer verilmiş bir teşvik sistemidir. Teşvik sistemimizi bilhassa cari açığın belini kıracak bir sistem üzerine kurduk'' dedi.

-''Demokrasi aşığıyım''-

Çağlayan, CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer'in ''Sabah düzenlenen toplantıda demokrasi gereği kendilerine söz verilmediğini yadırgadığını'' söylemesine ilişkin, şunları kaydetti:

''Vahap kardeşimi çok severim. Söylediğini ben üstüme almadım. Niye alınmadım biliyor musunuz- Ben demokrasi aşığıyım. Ben, ailesi 1960 ihtilalinde etkilenmiş bir aileyim. En büyük amcam milletvekiliydi. Amcamın Yassıada'ya girmesinden ve o demokratik olmayan davranıştan dolayı yüksek tansiyondan vefat etti. O dönemde asılan gençlere her zaman üzüldüm. Benim birçok arkadaşım asılmış veya hapishanelerde ciddi işkenceler görmüştür. Dönemin komutanlarından biri sanki otomobil lastiklerine balans yapıyor gibi 'bir sağdan, bir soldan asıyoruz' demişti. Ben bunları yaşadım. Ben demokrasiye müdahalenin olduğu dönemlerde ya çocuktum, ya üniversiteydim, ya iş hayatının içindeyim. Benim demokrasiye aşkım buradan gelir.

Bakın hayatımda çok onurlu bir iş yaptım. 54 yaşına kadar öyle çalıştım, hayatımın en onurlu işini, geçen dönem TBMM'de 26 maddelik anayasa değişikliğini yaparak, artık bu ülkede hiç kimsenin seçimle gelmiş milletin oyuyla gelmiş insanların önünü kesmemesi için oy verdim. Benim demokrasi aşkım, demokrasi anlayışım bu. Darbecilerin yaptığı anayasayı değiştirerek gurur duydum.

Sevgili Vahap, demokrasiden bahsedenlerin, bir kere TBMM'de geçen dönem anayasa oylaması yapılırken, baskı ve zor kullanarak o kürsüye sokmamasıyla demokrasiden bahsedemez. Böyle bir demokrasi olmaz. Bakınız anamuhalefet partisi geldi Meclise, ret oyunu kullandı ancak yasa yine geçti. İşte demokrasi bu. Ama şimdi milletin vekilinin özgür iradesini engelleyeceksin, ayrıca yanında oturan İsa Gök'ü, yani milletin vekilini kongrede konuşturmayacaksın ve yumruklarla konuşmasını engelleyeceksin. Bunun adı demokrasi değil.''

-MHP Grup Başkanvekili Şandır'dan Çağlayan'a övgü-

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise konuşmasında hükümetin geldiği noktayı azımsamadığını, Mersin özelinde, Türkiye genelinde gelinen noktanın çok iyi olduğunu söyledi.

Siyasetle uğraşanların yaptıklarıyla övünmelerinin yanlış olduğunu ifade eden Şandır, 2002 yılına göre bugünü değerlendirmenin, bu millete haksızlık olacağını öne sürdü.

''Ben Sayın Bakan Çağlayan'ı övüyorum, çünkü çok çalışkan bir bakan'' diyen Şandır, şöyle konuştu:

''Bu hükümetin bakanları içerisinde bizim bakanımız bir tane. Ama sayın bakanım müsaade edersen konuşmak istiyorum. Büyük pazar Avrupa, yani ihracatımızın büyük kısmını yaptığımız Avrupa pazarı bir kriz içerisinde. Çevremiz savaş alanı. Ülkemizin içerisinde ayrılıkçı faaliyetler hadsafhaya geldi. İç ve dış faktörlerde çok ciddi pisliklerin olduğu bir süreçten geçiyoruz. Tam bu süreçte ekonomimizin çok belirsizlik diye tanımlayacağımız kırılgan noktaları gelişmeye başladı.

Bu büyüme yetmez, bu büyümeyle Türkiye'yi geleceğe taşıyamayız. Yüzde 2 büyümeyle bir yere varamayız. Enflasyon rakamları gittikçe iki haneli rakamlara gidiyor. Sayın bakanı övmemin sebebi cari açıktır. Çünkü cari açıkta büyük bir düşüş yaşandı. Cari açık ocak-nisan aralığında 21 milyar dolar oldu. Geçen yıl bu, 28 milyar dolardı. Bunda ihracattaki artış ya da dış ticaret açığındaki azalma etkili oldu. Bu, Sayın Çağlayan'ın eseri, onunla gurur duyuyoruz. Ama yıl boyunca 70 milyar dolar olacak bir cari açığı bu ülke taşıyamaz sayın bakanım. Burada siyaset yapmıyorum. 136 milyar vadesi gelmiş borcumuz var ayrıca 70 milyar dolar da cari açık, toplam 200 milyar dolar borcumuz olacak. Bizim artı değer üretmemiz gerekiyor. Bu sıkıntıyı nasıl aşacağız- AB de kriz, komşularımızda savaş, içeride ise bir bölücülük yaşanıyor. Böyle bir ortamda böyle kırılganlıklara bir çözüm üretmek gerekiyor. Ben sadece onu söylemek istedim.''

CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer ve Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ile diğer konuşmacıların ardından ''MESİAD 8. Yılın İşadamı ve Yılın Girişimcisi Ödülleri'' sahiplerine dağıtıldı.

Muhabir: Süleyman Tıraş/Ali Güreli

Yayıncı: Murat Taydaş
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile