Elleriyle Kalem Tutamayan Genç, Şiirle Hayata Tutundu

Işık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2006 yılında okuldan eve gelirken bir minibüsün çarpması sonucu ağır yaralandığını ve 5,5 ay yoğun bakımda kaldıktan sonra bir engelli olarak hayata yeniden gözlerini açtığını belirtti.

Engelli olduktan sonra zorluklarla mücadele etmek durumunda kaldığını dile getiren Işık, günlük ihtiyaçlarını giderebilmek için birilerinin yardımına muhtaç hale geldiğini, hafıza kaybına uğradığı için eğitiminin yarıda kaldığını, arkadaşlarının kendisinden uzaklaştığını ve bunalıma girerek eve kapandığını ifade etti.

Hayatın kendisi için karanlık bir çıkmaza dönüştüğü anda okuduğu bir kitaptan etkilenerek şiir yazmaya karar verdiğini belirten Işık, küçük bir umut ışığıyla şiir yazmaya başladığını söyledi.

Biten her şiirin ardından hayatı daha aydınlık görmeye başladığını vurgulayan Işık, şunları kaydetti:

"Kazadan sonra benim için zorluklar başladı.

Ellerim titriyor, yemeğimi dahi yiyemiyorum. Bir yanımda annem, diğer yanımda babam bana yardımcı oluyor. Koltuk değneğiyle yürüyorum ancak her şeye rağmen hayatı seviyorum, bu sevgiyi de şiirlerime borçluyum. Gece düşünüyorum, gündüz yazıyorum. Şiirlerimi, ellerimi kullanamadığım için sol işaret parmağımı kullanarak bilgisayarımda yazıyorum."

İlk zamanlarda bilgisayarda tek parmakla yazmakta zorlandığı için aile bireylerinin kendisine yardım ettiğini aktaran Işık, zamanla tek parmakla yazmaya alıştığını belirterek, şiirlerini sol işaret parmağıyla da olsa bilgisayara aktarabildiği için Allah'a şükrettiğini söyledi.

-Engellilere hayattan kopmamalarını önerdi

Engelli olduktan sonra sevdiği insanların özellikle de aşık olduğu kızın kendisinden uzaklaşmasından psikolojik olarak etkilendiğini belirten Işık, bu nedenle şiirlerinde daha çok sevgi ve aşk konularını işlediğini dile getirerek, "Engelli arkadaşlarıma buradan sesleniyorum; hiç üzülmesinler. Hayat bizim için böyle geldi böyle gidecek ama bir yerde bitecek bu çaba. Ama ben bugün şiir yazıyorum ve engelli halimle bundan zevk alıyorum. Sizler de engellerinizi bir tarafa bırakıp bir şeylerle uğraşırsanız inanın hayatı çok seversiniz" diye konuştu.

İnsanların, sağlıklıyken çevresindeki engelli ve hasta insanların durumlarını göremediklerini ifade eden Işık, her insanın birer engelli adayı olduğunu unutmaması gerektiğini belirterek, bu bilinçle engelli ve hasta kişilere karşı daha duyarlı olunması çağrısında bulundu.

Şiirdeki başarısından sonra iyi bir oyuncu olabileceği noktasında kendisine öz güven geldiğini belirten ışık, kentteki bir tiyatro kulübüne üye olduğunu ve burada tanıştığı oyuncu Enes Mutlu'nun aracılığıyla dizi oyuncusu Bergüzar Korel ile sosyal medyada mesajlaşma imkanı bulduğunu söyledi.

Emirhan Işık, Korel'i çok sevdiğini ve onunla aynı dizide rol almak istediğini dile getirdi.

Bugüne kadar 230 şiir yazdığını ifade eden Işık, maddi destek bulması halinde şiir kitabı çıkarmak istediğini sözlerine ekledi.

Anne Fadiye Işık ise Emirhan'ın kazadan sonra engelli kaldığı için hayata küstüğünü belirterek, "Çocuğum çok acı çekti ama şimdi çok mutlu. Allah'a şükür ki hayata tutundu" dedi.