Emiroğlu, 'Cumhurbaşkanımızın Da Destekleriyle Tütün Kullanımında Türkiye Örnek Ülkelerden Birisi Oldu'

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde "Dünya Sağlık Örgütü’nün Dünya ve Avrupa Bölgesi Sağlık Öncelikleri" konulu konferans düzenlendi.

Konferansa konuşmacı olarak ise Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Ofisi Acil Durumlar ve Bulaşıcı Hastalıklar Direktörü Dr. Nedret Emiroğlu katıldı.

Emiroğlu, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) kuruluşu, şeması ve çalışma alanları hakkında katılımcılara bilgiler aktardı. DSÖ’nün Türkiye Ofisi’nin de yer aldığı çalışmaları aktaran Emiroğlu, "Suriye kriziyle ilgili hem Türkiye’deki mültecilere sağlık hizmetleri desteği sağlamak hem de Kuzey Suriye’de; Suriye hükümetinin ulaşamadığı yerlere insani destek sağlamak amacıyla çalışan bir ofis. 1959 yılından beri yapısı değişmekle birlikte giderek büyümüş. Çok etkin çalışmalar yapıyoruz. Açıkçası Sağlık Bakanlıklarıyla en etkin, en uyumlu çalışan ofislerden bir tanesi. İki yıllık yaptığımız anlaşmalarla karşılıklı olarak hangi konularda iş birliği yapacağımızı, diğer paydaşlar kimlerdir onları nasıl dahil edeceğimizi belirleyerek, politikaları ve öncelikleri belirleyerek uyguluyoruz" diye ifade etti.



"Üç büyük hedefimiz, 3 milyar kişiye ulaşmak"

DSÖ’nün 3 milyar insana ulaşma hedefinde olduğunu anlatan Nedret Emiroğlu, "Dünya Sağlık Örgütü’nün 5 yılda bir hazırladığı genel bir strateji dökümanı var. Üç büyük hedefimiz var. Her birinde de birer milyar, toplam 3 milyar kişiye ulaşmak. Dünyanın geri kalan hizmetlere çok iyi ulaşamayan, yada sağlıklı yaşamayan geri kalan yarı sahasında. Bir milyar daha fazla kişinin sağlık hizmetlerine erişimini amaçlıyoruz. Bir milyar daha fazla kişinin acillere bağlı sağlığını etkileyecek durumlardan korunmasını istiyoruz. Bir milyar kişinin daha sağlıklı ve daha iyi yaşam sağlamasını, daha sağlıklı ve mutlu olmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.



"Dünyada en fazla öldüren bulaşıcı olmayan hastalıklar"

Günümüzde bulaşıcı olan hastalıklardan ziyade bulaşıcı olmayan hastalıkların en fazla ölümlere sebep olduğunu açıklayan Nedret Emiroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Şu anda Türkiye’nin de dahil olduğu en büyük dünyada en fazla öldüren bulaşıcı olmayan dediğimiz kronik hastalıklardır. Bunlar şeker hastalığı, kalp hastalığı, kanserler yada solunum yolu hastalıkları. Dünyadaki ölümlerin yaklaşık yüzde 70’i bunlar yüzünden meydana geliyor. 41 milyon kişi buradan ölüyor. Ama önemli olan genç ölümler var. 30-69 yaş arasına baktığımız zaman 15 milyon kişi bu hastalıklar nedeniyle ölüyor. Aslında uyguladığımız, uygulayacağımız sağlıklı yaşam kriterleriyle bu ölümlerin hemen hemen hepsini, çoğunu engellememiz mümkün. Türkiye’ye baktığımızda durum biraz daha fazla. Türkiye’de 30-70 yaş arasındaki ölümlerin hemen hemen yüzde 87.5’ı bulaşıcı olmayan hastalıklardan meydana geliyor. Bir 15-20 yıl önceye bakıtğınız zaman aslında bulaşıcı olan hastalıklar enfeksiyonlar, aşıyla korunabilir çocukluk hastalıkları, ishaller, solunum yolu enfeksiyonları aslında daha fazla çoğunluktayken giderek bunlarda yapılan başarılı çalışmalar sonucunda şu anda en fazla öldüren durumlar kanser ve kalp krizleri. Bunun altında da dört temel risk faktörü var. Bunlarla birlikte hem Sağlık Bakanılğı, hem diğer kuruluşlarla birlikte Cumhurbaşkanımızın da destekleriyle örneğin tütün kullanımında Türkiye örnek ülkelerden bir tanesi oldu. Ama buna rağmen erkeklerin 5’te 2’si, kadınların 5’te 1’i hala tütün kullanıyor. Alkol kullanımı AB standartlarına göre çok yüksek değil. Ama yine de yüzde 13 alkol kullanımı bildiriliyor. En önemli sıkıntı sağlıksız beslenme. Giderek şişmanlayan, obezite sınırına gelen özellikle fiziksel aktivitenin kadınlarda daha fazla olacağı düşünülürse şu anda en büyük sıkıntılardan bir tanesi ve Sağlık Bakanlığı’nın en öncelikli alanlarından bir tanesi sağlıklı beslenme, fiziksel aktiviteyle, aşırı kilo ve obezitenin engellenmesi."

Konferans soru-cevap şeklinde sona erdi.