'En Büyük Eroin Operasyonu' Davasında Savcı Esas Hakkındaki Mütalaasını Sundu

Erzurum'da 1 ton 535 kilogram eroinin ele geçirildiği operasyonla ilgili davada, uyuşturucu şebekesi elebaşı olduğu iddia edilen Mehmet Zeki Fidan'ın da aralarında bulunduğu 7'si tutuklu 8 sanık hakkında cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını sundu Savcı, mütalaasında, sanıkların iddianamede olduğu gibi değişik suçlardan 169 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti.

Erzurum'da 1 ton 535 kilogramla "Cumhuriyet tarihinde tek operasyonda ele geçirilen en büyük miktardaki eroin" olarak kayıtlara geçen operasyona ilişkin yakalanan, aralarında uyuşturucu şebekesi elebaşı olduğu iddia edilen Mehmet Zeki Fidan'ın da bulunduğu 7'si tutuklu 8 sanığın yargılandığı davada cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu.

Erzurum-Erzincan kara yolu üzerindeki Aşkale Polis Uygulama Noktası'nda 24 Ocak 2019'da durdurulan tırda 1 ton 535 kilogram eroin ele geçirildiği ve 7'si tutuklu 8 sanığın yargılandığı davaya ilişkin cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki 27 sayfalık mütalaasını mahkemeye sundu.

"Cumhuriyet tarihinde tek operasyonda yakalanan en büyük miktardaki eroin" olarak kayıtlara geçen olayla ilgili tüm sürecin tüm detaylarıyla anlatıldığı mütalaada, tırda ele geçirilen 20 çuvaldan 11'inin siyah iplikle, 6'sının da mavi iplikle dikildiği ve çuvalların "90 tenör" ibaresi ile şifrelendiği kaydedildi.

Mütalaada, tır yakalandıktan sonra devam eden operasyonda sanık Hacı Karahan'ın deposu ile başka bir depoda ele geçirilen ve daha önce içerisinde uyuşturucu madde taşındığı anlaşılan aynı tip çuvalların üzerinde yine "85 tenör ve 90 tenör" ibarelerinin bulunduğunun tespit edildiği, uyuşturucu madde nakliyle uğraşan örgütün söz konusu ibareleri daha önce yapmış olduğu sevkiyatlarda da kullandığının anlaşıldığı belirtildi.

Operasyonda sanıklar Hacı Karahan, Saruhan Özçelik ve Mehmet Zeki Fidan'ın kendi rızaları ile teslim ettikleri cep telefonlarının özel nitelikte telefon olduğunun ifadelerinden anlaşıldığına yer verilen mütalaada, şunlar kaydedildi:

"Hacı Karahan ve Saruhan Özçelik'in ilk ifadelerinde, bu telefonlarda özel olarak yüklenmiş 'chat encro' isimli gizli sohbet programı olduğu ve bu programın belirli zaman aralıklarında otomatik olarak kayıtlı yazışmaları sildiğini, cep telefonu normal açılmak istenildiğinde açma kapama tuşu ile açıldığını ancak android ekranda (chat encro gizli sohbet ekranı) açılmak istendiğinde açma kapama tuşu ile ses tuşu aynı anda basılarak açıldığını, 15 haneli şifre girildikten sonra ayrıca şifre istendiğini söylemeleri üzerine, sanıkların rızaları ile bu şifreler girilerek programın açılması sonrası '7 gün içinde güvenli yanma' yazısının bulunması üzerine özel mesajlaşma programının tamamının ekran görüntülerinin fotoğraflanması işlemi yapılmış, ardından telefonların detaylı incelenmesi istenmiş ancak telefonun özel yapısı nedeniyle telefon içerisinden bilgilerin alınmak suretiyle raporlama işleminin yapılamadığı rapor edilmiştir."

Mütalaada, yapılan fotoğraflama işleminde sanıkların özel mesajlaşma programında farklı kod isimler üzerinden konuştuklarına işaret edilerek, program üzerinden konuşmalara yer verildi.

Mütalaada, iddianamede olduğu gibi tutuklu sanıklardan gümrükteki şirket ortakları Ahmet Özdemir ve Erdal Ergi ile organizatör Hacı Karahan'ın "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" ve "uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etmek" suçlarından 162 yıla kadar, Ali Yıldırım, Mahmut Mısır ve Mehmet Zeki Fidan'ın "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" ve "uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etmek" suçlarından 166 yıl 6 aya kadar, organizatör Saruhan Özçelik'in "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etmek" ve ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma" suçlarından 169 yıl 6 aya kadar, gümrük şirketi çalışanı tutuksuz sanık Mazlum Özdemir'in de "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" ve "uyuşturucu veya uyarıcı madde ithal etmek" suçlarından 162 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

- Olayın geçmişi

Erzurum'da 24 Ocak 2019'da, İran'dan yola çıkıp Gürbulak Sınır Kapısı'ndan yurda girerek İstanbul istikametine giden Ş.D. idaresindeki tır, polislerce Erzurum-Erzincan kara yolunun Aşkale Polis Uygulama Noktası'nda durdurulmuştu.

Tırın dorsesinde bulunan 17 çuval içinde, mimaride ve demir yapımında kullanılan mermer taşlar arasına saklanan 1 ton 535 kilogram eroin ele geçirilmiş, tır sürücüsü Ş.D. gözaltına alınmıştı.

Yakalanan uyuşturucuyu tırdan bir kamyona yükleyerek emniyete götüren polis ekipleri, şebekenin diğer mensuplarını yakalamak için operasyona devam etmişti.

Ekipler, operasyon kapsamında söz konusu tırı İstanbul'a buluşma noktasına götürmüştü.

İstanbul'da uyuşturucuyu teslim alacaklarını düşünerek buluşma noktasına gelen Saruhan Özçelik ve Hacı Karahan ile Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı'ndan Almanya'ya kaçmaya çalışan şebeke elebaşı Mehmet Zeki Fidan gözaltına alınmıştı.

Erzurum polisinin oluşturduğu özel ekip ve İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü timlerince yakalanan 3 zanlı da İçişleri Bakanlığınca tahsis edilen özel jetle Erzurum'a getirilmişti.

Zanlılardan Saruhan Özçelik'in aracındaki aramalarda, suç geliri olduğu değerlendirilen 27 bin 800 dolar ve 100 avro ele geçirilmişti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile