Enerji Konferansı

Yatağan Maden-İş Sendikası Başkanı Süleyman Girgin, "AK Parti hükümetleri döneminde özelleştirme adeta yağmaya ve talana dönüşmüştür. Yabancılaştırmaya dönüşmüştür. Milli olan sadece emeğimiz kalmıştır" dedi.
18 Mart'ta Ankara'da, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırma Merkezi (STEAM) tarafından düzenlenen Enerji Konferansı'nda 45 adet termik santralin özelleştirilmesi ele alınacak. Konferansdan önce Yatağan Maden-İş Sendikası Başkanı Süleyman Girgin, hükümetin özelleştirme restini göreceklerini ve enerji ile maden işçilerinin özelleştirmeye karşı çıkacaklarını açıkladı.
Girgin, yaptığı açıklamada, "Yarın 18 Mart 2010. Ülkemizin bağımsızlık temellerinin Mustafa Kemal'le Çanakkale denizinde, Conkbayırı'nda, Anafartalar'da atılışının 95'inci yıldönümü. Tüm şehitlerimizin önünde saygıyla eğiliyoruz. Yarın, yani Çanakkale Zaferi ve şehitlerimizi andığımız gün siyasi iktidar mensupları Ankara'da Enerji Konferansı gerçekleştirecek ve Anadolu'muzun can damarlarından olan enerji santrallerimizi satışa çıkaracaklar" dedi.
Kurtuluş Savaşı'nda ülkemizden kovduğumuz emperyalistlerin, bu sefer tek kurşun atmadan AK Parti hükümeti kanalıyla anlaşmalar ve ihaleler yoluyla bu sefer enerji alanında ülkemizi işgal edeceklerini anlatan Girgin, şöyle konuştu: "Nispet edercesine santrallerin satış açıklamasının ilanını 18 Mart'ta yapıyorlar. Bizler de direnişin simgesi maden işçileri olarak, barikat çocukları, enerji işçileri olarak hükümetin açmış olduğu savaşa karşı 'Kabulümüzdür' deyip bugün Milas'ta, yarın Yatağan'da mücadele
ateşini yakacağız. Elektrik enerjisi kurulu gücünün üçte birini oluşturan 16 bin MW tutarında EÜAŞ'a ait 45 adet termik ve hidroelektrik santrallerinin özelleştirme çalışmalarında sona gelinmiştir. Dört santral ayrı ayrı satılıyor. 41 santral de 9 grup halinde satışa çıkarılacak."
Girgin, konuşmasında, hükümetin IMF'den almayı vazgeçtikleri 10-15 milyar dolarlık kredi tutarını yine IMF'nin talimatıyla santrallerin satışı yoluyla karşılayacaklarını söyledi.
Stratejik Teknik Ekonomik Araştırma Merkezi (STEAM) tarafından düzenlenen konferans ile üretim santrallerinin satışının ilan edileceğini anlatan Girgin, sözlerine şöyle devam etti: "Diğer yandan madenlerin devri ile ilgili yasal engeli aşabilmek için Özelleştirme İdaresi, Enerji Bakanlığına yasa taslağı hazırlamaktadır. Basında ve hükümet kanadında Avrupa'nın en büyük enerji özelleştirmesi olacak diye haberler yayılıyor. Bu Avrupa'nın en büyük rezilliği ve en büyük ihanetidir. 1986-2010 yılları arasında
16 hükümet kurulmuştur. Toplam 38 milyar liralık özelleştirme geliri elde edilmiştir. Bunun 30 milyar doları AK Parti hükümetleri döneminde gerçekleştirilmiştir. Yani AK Parti hükümetleri döneminde özelleştirme adeta yağmaya ve talana dönüşmüştür. Yabancılaştırmaya dönüşmüştür. Milli olan sadece emeğimiz kalmıştır. Şimdiye kadar yapılan özelleştirmelerden sonra üretim artışı olmuş mudur? Hayır. Tüketiciler daha kaliteli ve ucuz mala kavuşmuş mudur? Hayır. Elektrik de ucuzlamayacaktır. Özelleşme sayesinde
istihdam sağlanmış mıdır? Hayır. Ama ülkemizin bağımsızlığına halel gelmiştir."
Ülkemizin refaha kavuşmadığını, artık satacak bir şey de kalmadığını anlatan Girgin, şunları söyledi: "Arkasında Avrupa Birliği olduğu halde ekonomik krizdeki Yunanistan'a adaları satın diyenler, bize fabrikalarınız yetmez topraklarınızı satın diyeceklerdir. Vatan, çakıl ve toprak yığınından ibaret değildir. Bugün vatana ait ne varsa satılmaktadır. AK Parti, Anadolu'nun can damarları olan fabrikalarımızı satıyor, kapatıyor yabancılaştırıyor. Sonra da yetim hakkından bahsediyor. Yetim hakkı yemek
istemiyorlarsa, en başta özelleştirmelerden vazgeçsinler. Çünkü 70 milyonun hakkını yiyorlar. Bizler de Maden İşçileri ve Enerji İşçileri olarak diyoruz ki, biz sadece işyerlerimize sahip çıkmıyoruz, 70 milyonun hakkına hukukuna da sahip çıkıyoruz. Tekel işçisi Hükümetten hangi cevabı almışsa, bizler de aynı cevabı alacağız. Ama 2000 yılında olduğu gibi taşeronlaşma mücadelemizde olduğu gibi, 8-9 Şubat'ta Yatağan'da özelleşme heyetine karşı koyduğumuz gibi, tekel direnişini sahiplenmemizde olduğu gibi,
Yatağan ve Milas'ta emeğe ve ülkeye sahip çıkan toplumun tüm katmanlarıyla dayanışma içinde bu saldırıları durduracağız. İşyerlerimizi özelleştirme terörünün kurbanları haline getirilmesine izin vermeyeceğiz."
(BT-HO-Y)