Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız:

Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız:

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 12 Eylül tarihinde gerçekleştirilecek olan referandumda, muhalefet partilerinin tabanında 'evet' oyu kullanacak ciddi bir grubun bulunduğunu söyledi.

Çeşitli gezi ve incelemelerde bulunmak üzere Nevşehir'e gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, STK temsilcileri ve vatandaşlarla bir araya gelerek anayasa değişiklik paketini anlattı. Nevşehir Ticaret Borsası'nda gerçekleştirilen ve AK Parti Nevşehir milletvekilleri Ahmet Erdal Feralan, Rıdvan Köybaşı ve Mahmut Dede'nin de katıldığı toplantıda konuşan Bakan Yıldız, 12 Eylül 2010 tarihinin Türkiye'nin geleceği açısından bir dönüm noktası olduğunu kaydetti. Referandumda oy kullanacak
kişilerin kararlarını çok dikkatli vermeleri gerektiğini belirten Bakan Taner Yıldız, bu referandumun Türkiye'nin geleceğini etkileyeceğini savundu. Bakan Yıldız, "Hangi sektörde olursak olalım, hangi işle uğraşıyor olursak olalım, ister ev hanımı, ister sanayici olalım, hiçbirimizin kayıtsız kalamayacağı ve Türkiye'nin geleceği açısından önemli bir dönüm noktasına doğru gidiyoruz. Türkiye, siyasi tarihinde 1960 yılından bu tarafa 5. referandumunu yapacak ama bu referandum diğerlerine pek benzemiyor.
Diğerlerine pek uymuyor. Hem muhteva hem de bundan sonraki getirileri açısından bu böyle. O yüzden hiçbirimizin hangi meslek gurubundan olursa olsun, hangi işle uğraşırsa uğraşsın kayıtsız kalamayacağı ve bizden daha temiz, daha güzel olan çocuklarımıza, geleceğimize daha iyi bir Türkiye bırakma açısından önemli bir karar aşamasındayız. Bu kararda oylarımız 'evet' veya 'hayır' olacak" dedi.
Anayasa değişikliğinin sadece AK Parti'nin problemi olmadığını vurgulayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, anayasa değişikliği konusunda sürekli serzenişte bulunan muhalefet partilerini kendilerine destek olmamakla suçladı. Bakan Yıldız, "Öncelikle son bir ay içerisinde, anayasanın birtakım maddelerindeki değişiklikle alakalı hususlar algılanırken, kamuoyunda bu tür algılamalar olurken bir şey dikkatimizi çekti. Bunu bir parti, AK Parti getirdiği için bunun kimliği ile alakalı tartışmalar
açıldı. Biz bunu şiddetle reddediyoruz. Öncelikle bunun TBMM Genel Kurulu'na getirilmesi bizim vesilemizle olabilir ama bu yalnızca AK Parti'nin problemi değil, sistem problemidir. Bu Türkiye'nin geleceği ile alakalı, bütün şubelerini ilgilendiren bir sistem problemidir. O yüzden bu anayasa oylamasında, bu referandumda, 12 Eylül 2010 tarihinde AK Parti oylanmayacak. AK Parti'nin icraatları oylanmayacak, AK Parti'nin yaptıkları, yapmadıkları oylanmayacak. 12 Eylül 2010 tarihinde, Anayasa'nın bir kısım
maddelerinin değişikliği ile alakalı konunun muhtevası oylanacak. Buna ya 'evet' diyeceğiz ya da 'hayır' deyip eski hali ile kalmasını isteyeceğiz. Bu bir değişimdir. Her zaman değişimlere karşı bir kısım reaksiyonlar olmuştur, bir kısım tepkiler olmuştur. Ama hiç unutmayalım ki statükonun, durgunluğun, o halde kalmanın riski her zaman değişimin riskinden büyük olmuştur.1980 Anayasası'nın değiştirilmesi ile alakalı 30 yıldan beri her siyasi görüş şikayet eder. Hadi buyurun, fırsatınız var, hep beraber
değiştirelim. Bunu değiştirmemize mani ne var? Buraya hangi maddelerin eklenip çıkarılacağı yönünde herkesin görüşleri alındı. Bununla alakalı demokratik bir süreç yaşandı. O zaman buna mani olmamak lazım. Şu anda biz biliyoruz ki muhalefet partilerinden de partinin adı ne olursa olsun tabanında mutlaka bu anayasa ile alakalı değişiklik paketine 'evet' diyecek çok ciddi bir grubun olduğunu görüyoruz. Çünkü içi yananlar, muzdarip olanlar var" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun mitinglerde partilerine yönelik ve referandumla ilgili söylemlerini de eleştiren Bakan Taner Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konularda zaman zaman tenkitleri de hiçbir şekilde kaale almadık. Ana muhalefet partisinin yaptığı önemli bir tehdittir, bunu unutmayalım. Böyle bir cümleyi partili arkadaşlarımız, ben veya Başbakan'ımız söylese ne olur ortalık? Cümle şöyle: 'Ya Kurtuluş Savaşı yapar, yeni bir devlet kurarsınız ya da ihtilal olur, o zaman yeni anayasa yaparsınız.' Böyle bir cümle kabul edilebilir mi? Biz böyle bir cümle karşısında demokratik bir kurtuluş savaşı vermeye karar verdik. Halkımıza bidon kafalı diyenlerin,
çoban ne anlar diyenlerin karşısında verdiğimiz demokratik bir kurtuluş savaşıdır bu."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile