Erdoğan, Ulaştırma Bakanlığı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yatırım ve hizmetlerinin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Samsun‘daki mitingde, kendisine, ‘‘Sen kim, Ecevit kim? Ecevit‘in tırnağı bile olamazsın sen. Ecevit‘in adını ağzına almak için önce abdest alman lazım‘‘ diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘na yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu‘na ‘‘Ağzımızın temizliği filan senin haddine değil‘‘ diyen Başbakan Erdoğan, ‘‘Sayın Ecevit‘in ismini ağzımıza aldığımız zaman abdest almamız gerekiyormuş. Abdest birilerinin ismini ağza alırken alınmaz. Abdesti, bizim dinimizde ya namaz kılarken ya da edeben Kuran okurken alırsın‘‘ ifadesini kullandı.
Mevlana‘nın ‘‘Edebi olmayan yalnız kendine kötülük yapmış olmaz, belki bütün dünyayı ateşe vermiş olur‘‘ sözlerini anımsatan Erdoğan, ‘‘Millet sandıkta, bu dilin, bu üslubun, bu seviyesizliğin, edilen bu kötülüğün hesabını zaten soracak. Onun için ben sizi milletime havale ediyorum‘‘ şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, Kılıçdaroğlu‘na bir hatırlatmada bulunmak istediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
‘‘Çok ilginçtir. DSP Antalya örgütünün suç duyurusunda bulunduğu afiş var biliyorsunuz. CHP‘den büyük bir tepki geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun mitinginde, afişten dolayı doğrudan şahsımı hedef alarak, ‘Sen kim, Ecevit kim? Sen Ecevit‘in tırnağı olamazsın. Adını ağzına alırken önce abdest al‘ dedi.
CHP, Ecevit‘i, Atatürk ve İnönü‘den sonraki tarihsel lideri olarak savunacaksa görevin bazı yeni partilelere karşı da icra edilmesi gerekecek. Zira CHP‘nin, AK Parti afişine konu olan Ecevit‘i ‘Başbakanlık yapamaz‘ diye mahkeme kayıtlarına geçiren milletvekili adayları var.
5 Temmuz 2002‘de bugün CHP‘nin Ankara milletvekili adaylarından Sinan Aygün‘ün, o zaman ATO Başkanı olduğunu anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Aygün‘ün elindeki dilekçeyi, Ankara Adliyesi‘nin hukuk tevzi bürosuna bırakıyor. Ve yapılan dağıtımda, Ankara 16. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilen dilekçesinde Aygün, Başbakan Ecevit‘in sağlık durumunun kişisel ihtiyaçlarını bile karşılamaya elvermeyecek kadar bozuk olduğunu, makamına da gelmediğini, toplantılara katılamadığını, ekonomiyi yönetemediğini belirtiyor ve ekliyor ‘yurt dışında Turkiye‘yi temsil edemiyor‘ diye.
Dilekçesinde, ‘Başbakanın üstlendiği ağır görevler dikkate alındığında, Sayın Bülent Ecevit‘in sorumluluklarını yerine getirip getiremeyeceğinin tespitinin gerekli olduğu düşünülmektedir‘ diyen Aygün, Medeni Kanun uyarınca Ecevit‘in vesayet altına alınmasını talep ediyor.
Medeni hukuk uyarınca kendisini yönetmekten aciz, akılca zayıf ve benzer durumda bulunan kişilerin vesayet altına alındığını hatırlatalım. Ne dersiniz? Artık CHPli olan Sinan Aygün, hatırası önünde Ecevit‘in memnu haklarını iade etmiş midir? Sayın Kılıçdaroğlu‘na ithaf olunur bir belge. Hadi güle güle kullan. Herhalde bu sana epeyce yeter.‘‘
Konuşmasında YGS‘ye de değinen Erdoğan, ‘‘Oğlumuz bile, torunumuz bile olsa, bir tek kişinin bile kayrılmasına göz yummayız. Bir milyon 700 bin gencin geleceğini ilgilendiren bir mevzuda hiçbir soru işaretinin cevapsız kalmasına müsaade etmeyiz‘‘ dedi.
Ortada sadece iddia bulunduğunu, çıkar sağladığı ispat edilen bir tek kişi bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, ‘‘Buna rağmen, günlerdir gençler üzerinden Hükümetimize aleyhte kampanya ile saldırıyorlar. Gençlerimiz buna aldanmasınlar, gençlerimiz rahat olsunlar ve ikinci sınava gönül huzuruyla hazırlansınlar‘‘ diye konuştu.
'Sinan Aygün, hatırası önünde Ecevit'in memnu haklarını iade etmiş midir?
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eski Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı, CHP milletvekili adayı Sinan Aygün'ün, ''Bülent Ecevit'in başbakanlık yapamayacağını'' kayıtlara geçiren kişi olduğunu belirterek, ''Sinan Aygün, hatırası önünde Ecevit'in memnu haklarını iade etmiş midir? Sayın Kılıçdaroğlu'na ithaf olunur b