Ergenekon Sanıkları İçin Adli Kontrol Uygulamasının Yetersiz Olduğu Belirtildi

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen 65'i tutuklu toplam 274 sanıklı Ergenekon davasında mahkeme, Ceza Muhakemesi Kanunu 108'inci madde kapsamında eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal, Hurşit Tolon, İbrahim Şahin, Doğu Perinçek ve Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 65 tutuklu sanığın tutukluluk hallerinin devamı yönünde karar verdi. Ceza Muhakemesi Kanunu(CMK)'nun 108'inci maddesi kapsamında sanıkların tutukluluk durumlarını değerlendiren mahkeme heyeti, "Tutuklu sanıklar haklarında tutuklamayı gerektirir mevcut somut delillerin bulunduğu, sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu, sanıklar haklarında daha hafif koruma tedbiri olan adli kontrol tedbiri uygulanmasının yetersiz kalacağı"nı da tutukluluk hallerinin devamına ilişkin karara gerekçe olarak gösterdi.

TUNCAY ÖZKAN'IN ARKADAŞI DUYGU DİKMENOĞLU HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Mahkeme ayrıca sanık ve avukatların taleplerine ilişkin de bir dizi ara karar aldı. Buna göre, 13 Ağustos 2012 tarihli duruşmada izleyiciler arasında bulunan ve tutuklu sanık Tuncay Özkan'ın arkadaşı olarak bilinen Duygu Dikmenoğlu'nun Mahkeme Heyetine yönelik olarak sarf ettiği iddia edilen "yazıklar olsun, yazıklar olsun" şeklindeki sözleri nedeniyle hakkında Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Ayrıca 7 Ağustos 2012 tarihli duruşma başlamadan önce, Mahkeme Heyetinin yerini alması beklendiği sırada bazı sanıkların avukatları Yiğit Kazım Akalın ve Hüseyin Ersöz'ün, masanın üzerinden atlamak suretiyle geçmeleri yasak olan sanık bölümünün hemen yanına geçerek başka suçtan tutuklu sanık Yalçın Küçük ile görüştükleri, uyarılara rağmen görüşmelerine devam ettikleri için jandarma görevlilerince tutanak tutulduğu belirtilen ara kararda, bu gerekçelerle her iki sanık avukatı hakkında Silivri Cumhuriyet Başsavccılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına hükmedildi. Aynı şekilde 9 Ağustos 2012 tarihli duruşmada öğle arası verildiği sanık avukatlarından Serkan Günel'in de Levent Göktaş ve Tuncay Özkan ile yakın temasta bulunmak suretiyle görüştüğü belirtilerek Günel hakkında suç duyurusunda sulunulmasına karar verildi.

Tutuklu sanıklardan Tümgeneral Hıfzı Çubuklu'nun avukatı Nazlı Çubuklu'nun mahkeme heyetine karşı sözleri ile tutuklu sanık Muzaffer Tekin'in 10 Ağustos 2012'deki duruşmadaki söz ve davranışları nedeniyle haklarında Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması kararlaştırıldı. Mahkeme 1. Ordu Komutanlığı'ndan 5, 10, 11 Mayıs 2006 tarihlerinde meydana gelen Cumhuriyet gazetesine bomba atma eylemleri ve 17 Mayıs 2006 tarihinde meydana gelen Danıştay baskını olayında kullanılan silahlar ve bombalarla ilgili Alparslan Arslan ve diğer sanıklarla ilgili herhangi bir istihbari bilgi ve belge olup olmadığının arşiv araştırması da yapılarak bildirilmesini istedi. Eski Özel Harekat polisi Ayhan Çarkın'ın ifadeleri doğrultusunda yürütülen soruşturma kapsamında tanık sıfatıyla ifadesine başvurulan Nesimi Soner Dedeoğlu'nun ifadesinin gerekli güvenlik önlemi alınarak gönderilmesi için Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne yazı yazılmasına hükmedildi. Ayrıca mahkeme, tutuksuz sanık Emrah Gönenci'nin tüm aramalara rağmen kendisine ulaşılamadığından savunmadan kaçtığının anlaşıldığını belirterek savunmasının alınabilmesi için hakkında yakalama kararı çıkarılmasını karara bağladı.

CUMHURİYET SAVCISI DOĞAN ÖZ CİNAYETİ İLE İLGİLİ BELGELER İSTENDİ
Daha önceki oturumlarda 1978 yılında faili meçhul cinayete kurban giden Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz'ün öldürülmeden önce hazırlığını yaptığı Kontrgerilla Soruşturması'na dair evrakların Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü'nden istenmesi kararı verildiğini hatırlatan mahkeme heyeti, bugünkü ara kararında ise mahkemece istenen evrakların, eşi emekli Hakim Sezen Öz ile irtibata geçilerek varsa kendisindeki örneklerin gönderilmesinin istenmesine hükmetti. Davanın tutuklu sanığı avukat Kemal Kerinçsiz'in talebiyle ilgili olarak Genelkurmay Başkanlığı'na yazı yazılarak Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök'e 10 Temmuz 2003 ve 2006 tarihlerinde teslim edildiği öne sürülen MİT şeması (MİT tarafından hazırlanan Ergenekon şeması) ile ilgili olarak Özkök tarafından karargaha herhangi bir CD, kitapçık veya belgenin verilip verilmediğinin sorulmasını karara bağladı. Verilmiş ise de bu konuda tutanak tutulup tutulmadığı, daha sonra kitapçığın ve belgelerin imha edilip edilmediğinin sorulmasına, teslim tutanağı ve imha tutanağı tutulmuş edilmiş ise bu tutanakların da onaylı suretlerinin istenmesine, yazılacak yazıya da tanık Hilmi Özkök'ün aşamalardaki ifade örneklerinin onaylı suretlerinin eklenmesine karar verdi. Mahkeme, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak tutuksuz sanıklardan emekli Albay Arif Doğan'ın halen herhangi bir hastanede veya sağlık kuruluşunda tedavi görüp görmediğinin araştırılarak bildirilmesini istedi .