Erzincan'da Yaylalara Göç Basladi

Kentte geçimini hayvancilikla saglayan vatandaslar, küçük ve büyükbas hayvanlarini sürü halinde 2500 rakimli yaylalara götürüyor. Kentten yaylalara ulasmak için 100- 150 kilometre yol kat eden besiciler, günde ise yaklasik 15-20 kilometre yol alabiliyor. Kemah ilçesindeki besiciler 2800 rakimli Munzur ve Kesis Daginda bulunan yaylalara göç etmeye basladi.

Sürü göçünün Haziran ayina kadar sürecegi belirtildi.

Erzincan’in Kemah, Tercan, Çayirli ilçelerindeki 2 bin 800 rakimli yaylalarda kalan göçerler, koyunlarindan süt ve et açisindan daha iyi verim alabilmek yogun çaba harciyor.

Erzincan’da Munzur ve Kesis Dagi eteklerindeki yaylalar serin havasi, soguk su kaynaklari ve verimli otlaklariyla her yil çok sayida göçer aileyi misafir ediyor. Yaz aylarinda hayvanlarini otlatmak için yaylalara çikan göçerler, yilin yaklasik 5 ayini 2 bin 800 rakimli yaylalarda geçiriyor. Genellikle bitki çesitliliginin zengin oldugu alanlari tercih eden göçerler, dogayla iç içe ancak çadirlarda zorlu bir yasam sürerek hayvanlarinin besin ihtiyaçlarini karsiliyor. Koyunlarini daglarda otlatan göçerler, hayvanlarini günde iki kez yayla yerlerine getirerek süt sagim islemini gerçeklestiriyor.

Ürettiklerini satarak geçimlerini sagliyorlar

Koyunlarindan elde ettikleri sütle tulum ve salamura peyniri üreten göçerler, sattiklari ürünlerle geçimlerini sagliyor. Yayla yollarinda da at, esek ve katirlardan faydalanan göçerler, bozayi ve kurtlarin koyunlara saldirisina karsi da geceleri nöbet tutuyor. El fenerleri ve Kangal köpekleri esliginde hayvanlarini koruyan göçerler, havalarin iyice sogumaya basladigi eylül ayinda yaylalardan köylerine inmeye basliyor.

Göçerlerden Reyhan Koçan, her yil hayvanlariyla yaylalara çiktiklarini söyledi.



Günün erken saatlerinde uyandiklarini belirten Koçan, söyle konustu:

"Ilk is olarak önceki günden hazirladigim peyniri çocuklarim çadira götürüyor. Burada tüccar, peynirin kilogramina bakarak satin aliyor. Sonra çocuklarim tekrar yayla yerine geliyor ve beraber kahvalti yapiyoruz. Öglen vakti de koyunlarimiz daglardan yayla yerine geliyor. Hayvanlarimizi sagiyoruz ve birkaç saat dinleniyoruz."

Küçük yastan itibaren hayvancilikla ugrastiklarini kaydeden Musa Demir’de, “Göçerlik zor bir hayat. Ayilar her zaman yayla yerine geliyor ve aksamlari çocuklarim nöbet tutuyor. Yayla sartlari zaman zaman bizleri olumsuz etkiliyor. Bazen üzerimize kar yagiyor ve geceleri hava çok soguk oluyor. Hayvanlarimizi gece otlatiyoruz ve bu yüzden ayi ile kurtlarla da mücadele ediyoruz. Koyunlarimizi günde iki defa sagip sütünden peynir üretiyoruz. Peynirimiz Türkiye’nin en kaliteli ürünlerinden biri diyebilirim. Tamamen dogal yöntemlerle üretiyoruz ve satip aile bütçemize katki sunuyoruz." ifadelerine yer verdi.