Eski Avustralya Dışişleri Bakanı Carr Açıklaması

'Avustralya, kamplarda kalan, evlerini kaybetmiş insanlara, eğitim olanaklarından mahrum kalmış çocuklara daha fazla yardım götürebilir' 'Böyle bir yardım sayesinde Türkiye, Lübnan ve Ürdün gibi çok sayıda mülteci ve sığınmacıyla baş etmeye çalışan ülkelerin yükünün bir kısmını almış oluruz'.

Eski Avustralya Dışişleri Bakanı Bob Carr, ülkesinin kamplarda kalan, evlerini kaybeden kişilere ve eğitim olanaklarından mahrum çocuklara daha fazla yardım götürebileceğini belirterek, 'Böyle bir yardım sayesinde Türkiye, Lübnan ve Ürdün gibi çok sayıda mülteci ve sığınmacıyla baş etmeye çalışan ülkelerin yükünün bir kısmını almış oluruz.' dedi.

Avustralya'da 2012-2013 yıllarında Julia Gillard ve Kevin Rudd hükümetlerinde dışişleri bakanlığı görevini yürüten Carr, ülkesinin mülteci politikalarını AA muhabirine değerlendirdi.

Carr, Avustralya'nın mültecileri BM kuralları dahilinde ülkeye kabul etmek istediğini vurgulayarak, 'Dünyada en büyük göç programlarından biri Avustralya'da. Nüfusumuza orantılı olarak mülteci alımında ikinci sıradayız.' dedi.

Avustralya'nın ülke içinde ve dışında eleştirilere hedef olan mülteci politikalarına değinen Carr, 'Kanımca Avustralya'nın daha fazla mülteci kabul edebiliriz demesi makul ama biz bunu BM kuralları çerçevesinde yapmak istiyoruz. Sığınmacıların veya ekonomik zorluklar nedeniyle Avustralya'ya gelmeyi hedefleyen insanların doldurduğu gemilere izin verilmesi, dünyanın en büyük göç programlarından birinin altüst olması anlamına gelecek.' ifadesini kullandı.

Yılda 13 bin 750 mülteci alan Avustralya'nın, nüfusuna oranla dünyada en çok mülteci kabul eden ülkeler arasında bulunduğunu dile getiren Carr, insan kaçakçılarının Güney Asya'daki limanlardan Avustralya kıyılarına sığınmacı taşımasının durdurulması için teknelerin geri gönderilmesi ve deniz aşırı merkezler ve yerleşim birimleri açılması konusunda iktidar ve ana muhalefetin hemfikir olduğunu aktardı.

Carr, 'İnsan kaçakçılarının, Avustralya'nın göç programını yönlendirmesini nasıl durdurabiliriz? Bu konudaki politikamızda iki önemli husus bulunuyor. İktidar ve ana muhalefet bunu durdurmanın yolunun deniz aşırı merkezlerin oluşturulması ve teknelerin geri gönderilmesi olduğunu düşünüyor.' dedi.

- 'Türkiye, Lübnan ve Ürdün'ün yükünü hafifletmeliyiz'

Avustralya'nın BM denetimindeki mülteci kamplarına daha fazla yardımda bulunması gerektiğini de dile getiren Carr, 'Daha fazla yardım göndermemiz gerektiğini düşünüyorum. Dışişleri bakanıyken bazı mülteci kamplarını ziyaret etme fırsatı buldum. Avustralya, bu kamplarda kalan, evlerini kaybetmiş insanlara, eğitim olanaklarından mahrum kalmış çocuklara daha fazla yardım götürebilir. Böyle bir yardım sayesinde Türkiye, Lübnan ve Ürdün gibi çok sayıda mülteci ve sığınmacıyla baş etmeye çalışan ülkelerin yükünün bir kısmını almış oluruz.' diye konuştu.

Avustralya BM denetimindeki kamplardan her yıl 13 bin 750 mülteciyi ülkeye yerleştirmek üzere kabul ediyor.

Suriye'de yaşanan mülteci krizini göz önüne alan Avustralya hükümeti bir defaya mahsus olmak üzere 12 bin mülteci daha alacağını duyurmuştu. Öte yandan bu rakam muhalefet partileri ve mülteci hakları savunucuları tarafından yetersiz bulunuyor.

Muhalefet partileri ve mülteci hakları savunucuları, Avustralya'ya tekneler ile ulaşan, yakalanarak Manus ve Nauru gözaltı merkezlerinde tutulan sığınmacıların bir an önce ülkeye alınması için gösteriler düzenleniyor.​

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile