Kürt sorununun çözümünü kabuk değiştirme olarak değerlendiren Yakış, "Türkiye’nin bence 30 yıldır süren terör davasına çözüm bulunacaktır deniyor ama Osmanlı döneminde 1835 yılında yaşanan bazı kitapları okuyorum o dönemde görev yapan bir albay Kürt sorunu vardır diyor. Yani bu sorun 30 yıl değil 180 yıl devam eden sorun. Bu gelişmeyi ben Cumhuriyetin kurulmasından sonra en büyük kabuk değiştirme hamlesi olarak görüyorum. Sayın Başbakan da kendisini öyle bir bağladı ki ya başaracak ya başaracak. Siyasette büyük risk aldı kendisi için dönüş yok bu riski de bilerek aldığı kanaatindeyim. Bu yapıldığı takdirde Türkiye hiçbir şey kaybetmeyecek" dedi
Bu projenin zorluklarla karşılaşacağını belirten Yakış, "Ama bu büyük dava uğruna o ufak şeyleri engel olarak görmemek lazım. Mesela silahlı mı çıkacaklar silahsız mı çıkacaklar bu bu kadar önemli değil. Silahsız da çıksalar Türkiye eğer güç kaybederse o silahsız çıkanlar birileri tarafından dış mihraklar tarafından silahlandırılırlar. Yani bu projenin engellenmemesi gerektiği kanaatindeyim. Bu konuştuğumuz Türkiye boyutu. Bir de dış boyutu var. Bu sorun çözümlendiği zaman Türkiye Ortadoğu'da daha büyük aktör olacaktır. Türkiye kendi toprakları dışında roller üstlendiği zaman derler ki 'Sen ilk önce Kürt sorununu çöz' derler 'Ondan sonra İsrail Hamas sorununu çöz' derler. 'Müdahil ol' derler. Türkiye kendi sorunlarını çözdüğü zaman bu tür laflarla muhatap olmayacak. Biz kendi Kürt meselemizi çözümleyebilirsek, Suriye Kürtleriyle de yapabiliriz. Türkiye’nin Suriyeli Kürtlere şunu demeli, 'Ey Suriye Kürtleri bakın bizim sizinle bir sıkıntımız yok ama siz eğer Türkiye'nin bölünmesi için terör örgütünü barındırırsanız biz sizinle iyi geçinemeyiz' şimdi Türkiye PKK sorununu çözerse Suriye'de bir PYD diye bir parti var Demokratik Birlik Partisi var. PYD, PKK ile iç içe. Biz PKK ile sorunu çözersek PYD ile de sorunumuz kalmayacaktır" dedi.
Eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış Gündemi Değerlendirdi
Dışişleri eski Bakanı Yaşar Yakış, "Kürt sorunun çözülmesi sevindirici bir girişim, Başbakan ya başaracak, ya başaracak’’ dedi.