Çalışmayı yürüten ESOGÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Altunel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1992 yılında MTA'nın Türkiye'de deprem üreten fayların haritası yaptığını hatırlatarak, haritadan sonra 1995 yılında Dinar'da, 1998 yılında Adana'da, 1999'da yılında Gölcük'te meydana gelen depremler söz konusu haritanın yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğini ortaya koyduğunu kaydetti,.
MTA'nın, bu haritayı 2012 yılında revize ettiğini anlatan Altunel, şöyle konuştu:
"Harita tamamlandıktan sonra deprem üreten faylar çizildi. Ancak bunların ne kadar sıklıkla deprem ürettiği, depremlerin büyükleri konusunda bilgi yoktu. Bunun üzerine Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'na (AFAD) bağlı Deprem Araştırma Merkezi, 'Ulusal Deprem Araştırma' projesi başlattı. Bu kapsamda 2023 yılına kadar ülkemizdeki bütün deprem üreten fayların tarihsel dönemdeki deprem aktiviteleri ve gelecekteki davranışları konusunda bilgiler elde edilecek. MTA'nın koordinatörlüğünde ESOGÜ, İstanbul Teknik Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve 9 Eylül Üniversitesi çalışmalar yürütüyor. Biz de Eskişehir Fay Zonu'nun inceliyoruz. 2013 yılının haziran ayından başladığımız bu çalışma, devam ediyor."
-"Eskişehir Fayı, aktif"
Altunel, Eskişehir Fayı'nın jeolojik haritalarda ve Türkiye Diri Fay Haritası'na yer alan ve deprem üretme potansiyeli olan bir fay olduğunu vurguladı.
Fayın üzerinde 1956 yılında 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini anımsatan Altunel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu depremin varlığı Eskişehir Fayı'nın aktif olduğunu gösteriyor. Bu fayın düşey yönlü hareket ettiğini tespit ettik. Geçmişte, büyük depremler ürettiğine yönelik kanıtlar elde ettik. Fay üzerinde açtığımız hendeklerde geçmiş dönemlere ait 1-1,5 metreye varan düşmeler görülüyor. Bu düşme depremin en az 7 büyüklüğünde olduğunun göstergesidir. Eskişehir Fayı, son 10 bin yılda birkaç tane büyük deprem üretmiş ve 7'nin üzerinde deprem üretme potansiyeli var. Bu fay, Bursa'dan başlıyor, Eskişehir'in doğusuna kadar uzanan 100-120 kilometre uzunluğundaki bir hattır. Fayın üzerindeki bazı anahtar seviyelerden örnek aldık. O örnekler yaşlandırıldığında geçmiş dönemlerde olan depremlerin zamanlarını bulacağız. Daha sonra büyük depremlerin tekrarlanma aralıklarını tespit edeceğiz."
Altunel, fayın Eskişehir yerleşim yerindeki durumunun net olarak tespit edilmesi gerektiğini bildirdi.
Eskişehir Fay Zonu üzerinde insanların içinde bulanabileceği yapının olmaması gerektiğine değinen Altunel, "Çalışmamızın sonuçlarını rapor şeklinde AFAD'a ve Eskişehir'deki belediye yetkililerine sunacağım. Çünkü, yetkililerin karşı karşıya bulundukları tehlikenin farkında olmasını istiyorum" dedi.
Eskişehir Fay Zonu'nda Bilimsel Çalışma
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü'nün, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) iş birliğiyle 2013 yılından beri yürüttüğü çalışmada, Eskişehir Fay Zonu'nun hala aktif olduğu ve 7'nin üzerinde deprem üretme potansiyelinin bulunduğu tespit edildi.