Dünya Balıkesirliler Günü ilan edilen 10.10.2010 etkinlikleri kapsamında "Balıkesir'in Yeraltı Kaynakları ve Bor Gerçeği" konulu sempozyum düzenlendi. Balıkesir Valiliği tarafından Otel Basri'de düzenlenen sempozyuma Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan, Belediye Başkanı İsmail Ok, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Edip Uğur, MTA Genel Müdürü Mehmet Üzer, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürü Orhan Yılmaz, daire müdürleri ve sektör temsilcileri katıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Vali Arslan, Balıkesir'in madencilik açısından büyük bir öneme sahip olduğunu belirterek işletilebilir 1.3 milyar metreküp mermer, 7.5 milyon metreküp kireç taşı ve 7 bin metreküp oniks rezervi bulunduğunu söyledi. Türkiye'nin en zengin kaolen rezervinin Sındırgı ilçesinde bulunduğunu ifade eden Vali Arslan, "Sındırgı'da 60 milyon ton rezerv olduğu tahmin edilmektedir. Ülkemizin önemli çinko, bakır ve kurşun rezervleri ilimizde bulunmaktadır. Bunların başında antik çağdan beri dönem dönem işletilen Türkiye'nin en zengin Balya kurşun çinko yatağı gelmektedir. Balıkesir'de metalik madenler ve endüstriyel ham madenlerin dışında linyit ve jeotermal bakımından da zengin alanlara sahiptir. Jeotermal sıcak su alanları turizmin gelişmesine de büyük katkı sağlamaktadır. Türkiye'de ilk şehir ısıtılmacılığının işleminin yapıldığı ilçe Gönen'dir." dedi.
Dünyada ticareti yapılan 90 çeşit minarel bulunduğuna dikkat çeken Vali Arslan, bu minarellerin 57 çeşidinin ülkemizde bulunduğunu kaydetti. Bu 57 çeşitten mineralden 37 çeşidinin Balıkesir'de bulunduğu bilgisini veren Vali Arslan, Balıkesir'in maden ruhsatı sayısı açısından da en çok ruhsata sahip il durumunda olduğunu vurguladı.
"ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIK AZALMALI"
Seminerde söz alan MTA Genel Müdürü Mehmet Üzer ise MTA'nın çalışmaları hakkında bilgiler verdi. MTA'nın 1950 ile 1980 yılları arasında çok iyi çalışmalar yürüttüğünü belirten Üzer, 1980'den sonra ödenek sıkıntılarının yaşandığını ancak 2005 yılından sonra kopmak üzere olan iplerin tekrar bağlandığını ifade etti.
ETİ maden işletmeleri ile birçok ortak proje yaptıklarının altını çizen Üzer, "Yeni bölgelerde aramalar yaparken, var olanlarla ilgili de çalışmalarımızı sürdürdük. 6 binlerde olan analiz sayısını 65 binlere çıkardık. Maden, ülke kalkınmasında bütün sektörlerin lokomotifidir. Ülkemizin jeolojisi karmaşık ve maden çeşitliliği çok. Üretimde Türkiye olarak 28. sıradayız. Rezervler küçük ve riskli. Türkiye'de sondaj 2005 yılına kadar 150 bin metre civarındaydı. Şu anda 1.5 milyon metre sondaj yapılıyor ancak hedefimiz yılda 5 milyon metre." diye konuştu.
MTA'nın son yıllarda kömür ve jeotermal kaynaklara da yöneldiğini söyleyen Üzer, enerjide dışa bağımlılığı azaltmanın önemli olduğunu dile getirdi. Enerji üretimi için nükleer enerji ve jeotermal enerji santralleri için yatırım yapılması gerektiğine değinen Üzer şöyle devam etti: "Jeotermal yatırımlarda Avrupa birincisiyiz. Bu da Ankara şartlarında 4 milyon evi ısıtmak demektir. Balıkesir maden bakımından çok şanslı bir ilimiz. Önemli bir potansiyeli var. Bakır, kurşun, çinko, mermer rezervleri bu bölgede dikkat çekiyor. Kömür rezervleri de çok önemli. Kömürlerin kıymetini bilelim. Kömür konusunda yatırımcıların birleşip yatırımlarda bulunmasını istiyorum."
"BİZ OLMAZSAK DÜNYAYA 300 YIL YETECEK KADAR REZERV VAR"
ETİ Maden İşletmeleri Genel Müdürü Orhan Yılmaz ise son yıllarda adından sıkça söz edilen bor madeni hakkında katılımcılara bilgiler verdi. Türkiye'nin bora dayalı sanayiye konsantre olması gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, dünyada en komplike bor ticaretini ETİ Maden İşletmeleri'nin yaptığını kaydetti. Borun cam, deterjan, seramik ve tarım sanayiinde kullanıldığını belirten Yılmaz, "Bor, tarım açısından da önemlidir. Bor, özellikle Batı Anadolu topraklarında bulunmaktadır. Orta Karadeniz'de bor eksikliği var, bu da tarımsal ürünleri olumsuz etkileyebiliyor." dedi.
Kamoyunda sürekli eleştirildiklerini belirten Genel Müdürü Orhan Yılmaz, bu eleştirilere cevap verdi. Göreve geldikleri 2005 yılından bu yana üretim kapasitesini kat ve kat artırdıklarını söyleyen Yılmaz, "Ülkemiz dünyadaki bor rezervlerin yüzde 72'sine sahip. Bizim rezervlerin haricinde dünyaya 300 yıl yetecek kadar bor rezervi bulunuyor. 2005 yılına kadar dünyada bor ticareti bir Amerikan şirketinin elindeydi. 2005 yılından sonra birinciliği aldık ve aradaki farkı açıyoruz. Bizden başka ülekeler de bu alan iddialı durumda. Çin, bu konuda büyük bir üretici ama aynı zamanda büyük bir tüketici. Çinliler bizimle üretim maliyeti açısından rekabet edemiyor. Bor gerçeğinin en kritik noktası, bora yeni kullanım alanları bulmaktır. Şu anda en büyük bor üretimin yapıldığı yer Eskişehir. Bu yıl üretim 1 milyon tonu geçecek. Bigadiç'te 400 bin ton kapasite var. Temmuz ayında 400 bin ton daha bu kapasite genişleyecek. Ayrıca Devlet Planlama Teşkilatı'na Eskişehir'e 500 bin tonluk boraks fabrikası yapmak üzere müraacatta bulunduk. Biz ürettiğimizin yüzde 95'ini ihraç ediyoruz. İthalatımız ise sıfır. Türkiye'nin en büyük ihracatçısı konumundayız." diye konuştu.
Sempozyumun sonunda Vali Yılmaz Arslan, sempozyuma katılan MTA Genel Müdürü Mehmet Üzer ve Eti Maden Genel Müdürü Orhan Yılmaz'a teşekkür plaketi verdi. Vali Arslan ayrıca Balıkesir'in meşhur Yağcıbedir halısı ile kolonyasını da hediye etti.