2010 yılında bir solucan gübresi üretim tesisinde eşiyle birlikte çalışan 46 yaşındaki Suzan Bozoğlan, daha sonra üretimi öğrenerek kendi üretim tesisini açtı. Solucan gübresi yetiştiriciliğinde, tesisin gelişme durumuna göre insan gücüne ihtiyaç duyulduğunu anlatan Bozoğlan, "Solucan gübresi yetiştirmek çok kolay, ilk etapta yetiştirmeyle başlıyoruz. İlk altı ayda da başka bir insana ihtiyaç yok, sadece kendin yeterli olabiliyorsun, 6 aydan sonra üretim hızlandığı için solucanlar büyüyüp, geliştiği ve yer isteği duyduğu için o zaman insan gücüne ihtiyacın oluyor. Diğer türlü her şekilde kendin halledebiliyorsun" diye konuştu.
Solucan gübresinin tüm yeşil alanlarda kullanıldığını belirten Suzan Bozoğlan, "Solucan gübresi, her canlı bitkide, ağaç, sebze, meyve olsun, tüm yeşil alanlarda kullanılıyor. Verimi diğer gübrelere göre daha kuvvetli. Meyve ve sebzede erkencilik sağlıyor, 15 gün önceden erkencilik sağlıyor, daha sonra bitkinin verimini, canlılığını, güçlenmesini sağlıyor, hastalıklara karşı direncini artırıyor. Bitkinin antibiyotiği niteliğindedir" dedi.
Doğal yollarla verim artışı
Türk üreticinin yeni yeni solucan gübresi kullanımı konusunda bilinçlendiğini kaydeden Suzan Bozoğlan, solucan gübresinin bitkilerde antibiyotik gibi koruyucu bir etki oluşturduğunu, raf ömrünü uzattığını ve kimyasal madde kullanılmadan verim artışı sağladığını söyledi.
Ev Hanımlığından Solucan Gübresi Tesisi Patronluğuna
Burdur’da yaşayan 2 çocuk annesi, ev hanımıyken öğrendiği solucan gübresi üretimini geliştirerek, kendi üretim tesisini açtı.
