EYT'liler dikkat! Yüksek maaş almanın formülleri!

EYT'liler dikkat! Yüksek maaş almanın formülleri!

Birçok çalışan ve EYT'linin bilmediği yüksek emekli maaşı almanın formülleri her daim çok merak edilenler arasına yer alıyor. SGK mevzuatında yapılan her değişiklik sonrası emekli maaşını hesaplama yöntemleri de değişiyor.

Milyonlarca `Çalışan emeklilik hakkı kazanınca ne kadar maaş alırım` sorusunun cevabını ararken bir yandan da `Ne zaman emekli olurum` sorusu sıklıkla arananlar arasında yer alıyor. Sosyal güvenlik mevzuatımızda yapılan her değişiklik sonrasında emekli maaşını hesaplama yöntemleri de değişiyor. Bu durumda şu anda emekli olacaklar için üç ayrı maaş hesaplama yöntemi ortaya çıktı.


EMEKLİ MAAŞI İÇİN 3 AYRI HESAPLAMA YÖNTEMİ

Şu anda emekli olacak bir sigortalının maaşı üç ayrı dönem için hesaplanıp birleştirilerek tespit ediliyor. 8 Eylül 1999 öncesinde sigortalı olmuş EYT`liler için de emekli maaşı için bu üç ayrı hesaplama yöntemi kullanılıyor.


Ama maaşı belirleyen parametreleri bilirsek, az çok ne alacağımızı tahmin edebiliyoruz. Maaşı belirlerken uygulanan formül aynı olsa da, kişilerin çalışma şartları, iş yerlerinin durumu, aylık kazançları, çalışma süreleri, hatta işe ara verip vermemiş olmaları bile maaşı etkiliyor.


Dolayısıyla herkese göre ayrı maaşlar çıkıyor. Hatta aynı işyerinde aynı şartlarda çalışmış, ama farklı tarihlerde emekli olmuş kişilerin bile maaşları arasında değişiklikler olabiliyor.


En basit şekliyle anlatmaya çalışırsak formül şöyle:

Emekli maaşı= Ortalama aylık kazanç X Aylık bağlama oranı (ABO)

Aylık bağlama oranını ise gün sayısı, yani prim ödediğiniz süre belirliyor.

Yukarıda söylediğimiz gibi üç ayrı formül uygulanıyor.


-1999`A KADAR SÜRE: Aylık bağlama oranı (ABO), 25 yıl sigortalılık süresi (9.000 gün) için yüzde 76 olarak uygulanıyor. 3.600 gün için ise yüzde 70 olarak alınıyor.


-1999-2008 ARASI: Bu dönemde sistem değiştiriliyor ve 25 yıl için ABO yüzde 65`e çekiliyor.


-EKİM 2008 SONRASI: Sosyal güvenliğin bir çatı altına toplanması ile 25 yıl için aylık bağlama oranı (ABO) yüzde 50`ye kadar iniyor.


Emeklilik için yaşı beklerken çalışmaya devam etmek prim sayısını artırırken, eğer kazançlar da yüksekten yatıyorsa emekli maaşını artıran bir etkiyle sahip oluyor. Prim günü ile yaş arasındaki fark özellikle 2000 ve 2008 sonrası sigortalı olanlarda daha da açıldı.


Bir örnekle anlatmaya çalışalım:

Ahmet bey 21 yaşındayken 1988 yılında ilk kez sigortalı oldu. Ahmet beyin emekli olması için 25 yıllık sigortalılık süresi dışında 5.450 gün prim ödemesi gerekiyor. Yaş şartı ise 51.


Ahmet bey 5.450 günü 15 yıl çalışarak doldurduğunda yaşı ancak 36 olacak. Dolayısıyla 51 yaşına kadar, 15 yıllık bir süresi daha bulunuyor. Bu süreyi bekleyerek de geçirebilir. Ama çalışarak geçirirse aylık bağlama oranının artırabileceği gibi yüksek kazançla maaşını da yükseltebilecek.


EMEKLİ AYLIĞI NASIL ARTIRILIR?

Yukarıdaki örnekte anlattığımız konuyu biraz daha açarak, bu noktada öncelikle emekli maaşının nasıl artacağına bakalım. Emekli maaşını yükselten en önemli unsur sizin aylık prime esas kazancınız.


Yani işyerinde sizin için belirlenen brüt maaş oluyor. Maaşınız ne kadar yüksekse, sizin için yatırılan prim miktarı da o kadar artıyor. Dolayısıyla birikiminiz yükseliyor ve bu maaşı etkiliyor. Asgari ücretten çalışan birisi ile tavandan maaş alan birisi emekli olduğunda aralarında ciddi maaş farkı oluşuyor.


Prim günlerinizin fazla olması da bir başka etki. Yüksek kazançtan çok prim günü maaşı artırıcı etki ediyor. Düşük maaştan çok prim günü maaşınızın fazla artmasının engelliyor.


ÇALIŞTIKÇA AYLIK DÜŞER Mİ?

Emeklilik primi dolduktan sonra yaşı bekleyenler için böyle bir tehlike bulunuyor. Yani siz eğer asgari ücretten çalışıyorsanız, ya da maaşınız asgari ücretten gösteriliyorsa, (Biliyorsunuz bazı işverenler bu tür hilelere başvuruyor) çalıştığınız her yıl için ileride emekli maaşınızın yükselmesi de önlenmiş oluyor. Ancak yaş beklerken çalışılırsa emekli maaşı düşmez. Sadece daha düşük maaş ödenirse önceki gibi yükselmez.


TÜM KAZANÇLAR ETKİLİ

Yukarıda emekli maaşınız hesaplanırken ortalama kazancınızın aylık bağlama oranıyla çarpılması formülünden bahsetmiştik. Burada ortalama kazancınız sizin bu güne kadar yaptığınız tüm çalışmalarda elde ettiğiniz kazançlar, yani aldığınız maaşlarla belirleniyor.


Yani SSK, Bağ-Kur ya da Emekli Sandığı`na bildirilen prime esas kazançlarınız dikkate alınıyor. Tabi burada akla gelen 20 yıl önceki maaşların bugünkü para değeriyle bir kıymetinin olmadığı.


Haklısınız. Özellikle paradan 6 sıfır atılması ile bu hesaplamalarda da değişiklikler yapılıyor. SGK büyüme ve enflasyon gibi verileri kullanarak burada bir güncelleme yapıyor.


Dolayısıyla yıllar önce aldığınız, ancak şimdi komik denilebilecek rakamlara gelen maaşlarınız bugünkü şartlara uyarlanıyor ve hesaplamalar bunun üzerinden yapılarak bir ortalama bulunuyor.


MEMURLARDA DURUM FARKLI

Buraya kadar anlatmaya çalıştığımız sistem daha çok 4A dediğimiz SSK`lıları ilgilendiren sistemdi. Memurların ise maaş hesaplamaları diğerlerine göre farklı yapılıyor.


Memurlar için derece kademe ve ek gösterge gibi parametreler devreye giriyor. Ek göstergesi yüksek olan memurların dolayısıyla hem emekli ikramiyeleri, hem de emekli maaşları yüksek oluyor.


Burada özellikle taban aylığı da miktarı yükselten etkide bulunuyor. Yani memurlar görevde yükselirlerse, hem taban aylıkları, hem de göstergeleri değişeceğinden, emekli maaşları da artacaktır.


Memurların en büyük dezavantajları çalışırken aldıkları maaşların emekli olduklarında ciddi şekilde azalması oluyor. Bu konuda da toplu sözleşme görüşmelerinde çeşitli talepler tartışılmaya devam ediyor.


EK GÖSTERGE YASASI BU AY MECLİS`E GELİYOR

Bugünlerde çalışmaları devam eden ek gösterge artışı da memurların hem emekli maaşlarını hem de emekli ikramiyelerini artıracak.


Mayıs ayında Meclis`e gelmesi beklenen düzenleme ile emekli maaşlarında 1.400 TL`yi bulan artış olacak. yine ikramiyelerdeki artış da 50 bin liraya yaklaşacak.


BAĞKUR`LU NASIL HESAPLIYOR

Kendi işini yapanların, yani 4B dediğimiz Bağ-Kur`luların da emekli maaşlarının hesaplamaları SSK`lılarınkine benzerlik gösteriyor. Aynı şekilde Bağ-kur`lular içinde 1999 öncesi sonrası ve 2008 reformundan sonraki dönem olmak üzere üç ayrı hesaplama şekli bulunuyor.


2008`e kadar Bağ-Kur`lular basamak sistemine göre prim ödüyorlardı. 1`den 24`e kadar belirlenen basamaklara göre primlerinin miktarı da değişiyordu. 2008`de tüm kurumların tek çatı altında (Sosyal Güvenlik Kurumu) birleşmesiyle asgari ücret ile asgari ücretin 7.5 katı arasında bir kazanç belirlemeye başladılar.


Dolayısıyla Bağ-Kur`luların daha önce ödedikleri basamak, emekli maaşını ciddi şekilde etkiliyor. Özellikle 1999 öncesi aylık bağlama oranlarının yüksek olması, buradaki yüksek kazançla birleşince emekli maaşını da artırıyor.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile