Faili Meçhul Cinayetlere İlişkin Dava

Bazı faili meçhul cinayetlere ilişkin Mehmet Ağar, özel harekat polisleri ve "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da arasında bulunduğu 19 kişinin yargılandığı davadaya devam edildi.

Duruşmaya sanıklardan eski Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin, bazı müştekiler, sanık ve müşteki avukatları katıldı.

Ağar'ın avukatının, müvekkilinin yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına ilişkin itirazının Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildiği tutanağa geçirildi.
Sanık İbrahim Şahin, savunmasında, dün akşam avukatı vasıtasıyla iddianameyi edindiğini ve okuduğunu bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"1970'te Lübnan Bekaa'da, ASALA ve PKK toplantı yaptı. PKK, Anadolu'daki Müslüman Kürtleri kesinlikle temsil etmiyor. 1993'te MİT ile CIA ve MOSSAD arasında operasyonel ortaklık anlaşması yapıldı. Bununla, MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür ilgilendi. Ben de Özel Harekat Daire Başkanı olarak atandım. Bunlar tesadüf değil. 1993'te Ankara'ya davet edildim, Özel Harekat Daire Başkanlığını kurmam teklif edildi. Ağustos sonunda başladık, 1993 sonuna kadar bize doğru dürüst bir yer bile gösterilmedi."
Şahin, sanıklardan Ayhan Çarkın'ın iddialarına ilişkin "akla ziyan" ifadesini kullanarak, "Ayhan Çarkın denilen adamın iddiası var. Hiçbir maddi delil ise yok. Sadece bu adamın iddiaları var. 17 senedir Türkiye'de ne olsa, 'İbrahim Şahin gel, ifade ver' deniliyor. Bizim bu faili meçhul cinayetlerle zerre kadar ilgimiz yok" diye konuştu.

Şahin'in, sözlerine, "Kürdistan'a giden yolda, adı Kürdistan ama Ermenistan'a giden yolda, öz be öz Türk olan Kürtlere etnik kimlik kazandırmak için..." şeklinde devam etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Tekman Savaş Nemli, iddianamedeki suçlamalara ilişkin savunma yapması konusunda uyarıda bulundu.
Şahin, söz üzerine, "Ben suçlamaların hepsini reddediyorum" dedi.

-"50 sefer de sorulsa aynı şeyi söyleyecek"
Maktul Mecit Baskın'ın ailesinin avukatı Yusuf Alataş, İbrahim Şahin'in, yasa dışı cürüm işlemek üzere silahlı teşekkül oluşturmak suçundan kesinleşmiş mahkumiyeti bulunduğunu belirterek, "Hangi cürümleri işlemek için bu teşekkülü kurmuşlar" diye sordu.
Şahin'in avukatı Basri Aydın, müvekkilinin bu suçlamaları kabul etmediğini söyledi ve "Kabul etmediği suçlamalar için müvekkil cevap verecek durumda değil. Sorunun davamızla da ilgisi yok" dedi.

Şahin ise "Bu suçlamalarla zerre kadar alakam olmadığı için hiçbir müdahilin sorusuna cevap vermek istemiyorum" ifadesini kullandı.
Bazı müdahil avukatları, mahkeme heyetine, sanığın savunmasının iyi yapılmadığı eleştirisinde bulunurken, "Ayhan Çarkın ne demiş, ne dememiş hepsini sormanız gerekir" dediler.
Sanık avukatı Aydın ise "50 sefer de sorulsa aynı şeyi söyleyecek" dedi.

-Duruşmaya ara
Söz alan müdahil avukatlarından Yusuf Alataş, "19 kişinin öldürülme talimatını veren İbrahim Şahin tek cümleyle savunma yaptı. 19 cinayetten yargılanan bütün sanıkları duruşmalardan vareste tuttunuz. İddianamenin okunmasını istiyoruz. Yüz yüzelik ilkesi ve isnat edilen suçların vahameti gereğince, sanıkların vareste tutulma kararının geri alınmasını ve duruşmada hazır edilmesini istiyoruz" dedi.

Mahkeme Başkanı Nemli, sözlerine bir süre daha devam etmesi üzerine Alataş'a, taleplerini bildirmesi için söz verdiğini söyledi.

Alataş'ın, sözlerinin dinlenmesini istediğine ilişkin ifadeleri üzerine Başkan Nemli, duruşmaya 10 dakika ara verdiğini açıkladı.

Müdahiller ve avukatları, Nemli'nin bu kararına tepki gösterdiler.
Aranın ardından Avukat Alataş, beyanının en fazla on dakika süreceğini ifade etti.


-"Yer gösterme ve ifadeler tamamen tutarlı, Adli Tıbba sevk ettiniz"
Alataş, 19 ayrı cinayetle suçlanan Ağar'ın resen açılan celsede dinlendiğini hatırlattı. Bugüne kadar hiçbir davada, savcıların, sanıkların vareste tutulmasını istediğine tanık olmadıklarını anlatan Alataş, "Burada biz bunu da yaşadık. Ayhan Çarkın değişik tarihlerde ve aşamalarda ifade vermiş, yer göstermiş. Yer gösterme ve ifadeler tamamen tutarlı. Siz, akıl sağlığı konusunda Adli Tıbba sevk ettiniz" diye konuştu.

Yargılamaya ilişkin başka eleştirilerde de bulunan Alataş, mahkeme heyetine, "Bunların karşısında vicdanınız neyi emrediyorsa onu yapın" dedi.

Başkan Nemli'nin, "Reddi hakim mi istiyorsunuz? Talebiniz neydi?" sorusuna Alataş, "Talebimi anlayan anlar. Kendi vicdanınız neyi gerektiriyorsa onun kararını verin" karşılığını verdi.
-Şahin duruşmalardan vareste tutuldu
Müdahil avukatlarından Barkın Timtik, bütün sanıkların mahkemede hazır edilmesini talep etti.
Avukat Levent Kanat da maktullerden Faik Candan'ın öldürülmesine ilişkin Yıldıray Soysal'ın itiraf mahiyetinde beyanlarda bulunduğunu belirtti.

Kanat, Soysal'ın beyanında isimleri geçen dönemin Ankara İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Ersan Topaloğlu, Bala İlçe Jandarma Komutanlığı Merkez Karakol Komutanı Mücahit Avkıran ile Fehmi Gedik'in ise Soysal'ın beyanlarını kabul etmediklerini anlatarak, bu isimlerin aynı anda tanık olarak dinlenmelerini istedi.
Avukat Basri Aydın, müvekkili İbrahim Şahin'in duruşmalardan vareste tutulması talebinde bulundu.
Cumhuriyet savcısı sanıkların savunmalarının alındığı ve iddianameyi okuduklarını belirttikleri gerekçesiyle iddianamenin okunması talebinin reddini istedi, diğer talepleri mahkemenin takdirine bıraktı.
Mahkeme heyeti, iddianamenin okunması talebini, bu daha önce karara bağlandığı ve sanık Şahin'in iddianameyi okuduğunu belirttiği için reddetti.
Mahkeme heyetinin reddi ve çekinmesine ilişkin talebi reddeden mahkeme, savunmasının alınmasını ve sağlık durumunu göz önünde tutarak, İbrahim Şahin'in vareste tutulmasına karar verdi.
Avukat Kanat'ın talebinde ismini verdiği kişilerin tanık olarak dinlenmesini kararlaştıran heyet, müdahil avukatlarının hangi sanığa, hangi olayı sorduklarının yazılı olarak bildirmelerini karar altına aldı.
Bu karar üzerine müdahil avukatları mahkeme heyetine tepki gösterdi.
Duruşmayı Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ve HDP Mardin Milletvekili Erol Dora da izledi.
Sanıklar, 1990'larda işlenen 18 faili meçhul cinayete ilişkin suçlanıyor.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile