Faruk Alpaslan Açıklaması 'Yatırımcılar Van'da Huzur İstiyor”

AK Parti Van milletvekili adayları ile MÜSİAD Yönetim Kurulu üyeleri değerlendirme toplantısında bir araya gelerek, Van’ın ve bölgenin ekonomik ve sosyal sorunları, gelişmenin önündeki engellerle alınması gereken tedbirleri masaya yatırdılar. MÜSİAD Van Şubesi ile gerçekleştirilen değerlendirme toplantısında bir konuşma yapan AK Parti Van Milletvekili Adayı Faruk Alpaslan, “MÜSİAD Van Şubesi, Van iş dünyasının samimi ve dik durabilen kuruluşlarından bir tanesidir. Uzun yıllardan bu yana sivil toplum kuruluşları olarak Van’ın ekonomik kalkınmasını ve huzurunu ilgilendiren konularda birlikte hizmet ettik” dedi.

Vanlı iş adamlarının ayakta kalma çabası ile gençlerin ve kadınların, iş ve aş mücadelesine verdiği destekten dolayı MÜSİAD yönetimine teşekkür eden Faruk Alpaslan, “Her zaman çözümün en önemli aktörü olan MÜSİAD, hizmet siyaseti geleneğine sahip AK Parti felsefesi ile birlikte çözümün parçası olarak sorumluluk üstlendi. Çalışmaları ve duruşu ile takdir ettiğimiz MÜSİAD Van Şubesi, üyeleri üzerinden Van’ın ekonomisine önemli katkılar sunan ve oluşturduğu istihdam ile işsizliğin çözüm ortağı durumunda olan bir sivil toplum kuruluşudur” ifadelerini kullandı.

“AK PARTİ, İNSANI MERKEZE ALAN BİR SİYASİ HAREKETTİR”

Türkiye’de insana zülüm eden sistemin AK Parti tarafından insana hizmet eder hale dönüştürüldüğünü ifade eden Faruk Alpaslan, “Hükümetimiz ve AK Parti camiası, baskıcı sistem tarafından her türlü zulmü yaşamış bir siyasi kadrodur. AK Parti; zulümkar sisteme katlanmak yerine tüm baskılarını ortadan kaldırarak, insan haklarını esas alan, bireysel özgürlük alanlarını genişleten, insan haysiyet ve onuruna yakışır bir toplum hayatını destekleyen, insanı merkeze alan bir hizmet hareketidir. Bu dönem Van’ın 8 milletvekili olmasına rağmen kamuoyunda konuşulan sadece AK Partili 4 milletvekili. Demek ki diğer 4 milletvekili oyları almış, ancak dönüp bir daha isminden söz ettirecek bir hizmet üretmemiş. Oylar başkasına gitmiş, ancak sitemler AK Partili milletvekillerine gelmiş. Halk artık hizmet istiyor ve bu sefer hizmet isteyebileceği adaya oy verecek. Bugüne kadar görev yapan AK Partili milletvekillerimiz; meşru, makul ve mantıklı toplumsal istemlerimizde yanımızda oldu ve destek verdiler. Bu vesile ile teşekkürü bir borç biliyorum” diye konuştu.

“HİÇ KİMSE HALKA HİZMETİ ENGELLEME LÜKSÜNE SAHİP DEĞİLDİR”

Hizmetin önünde engel olanlara halkın 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak milletvekili seçimlerinde oylarıyla engel koyacağını ifade eden Faruk Alpaslan, “Biz milletvekillerimizle birlikte Van’ın sorunlarına çözüm ararken, birileri de farklı nedenlerle bunlara engel olmak istedi. Hiçbir sivil toplum kuruluşu, siyasi anlayış, ideolojik yapı, etnik, kültürel ve inanç farklılıkları, Van’ın sorunlarının çözümü ve halka hizmetin önünde engel olma lüksüne sahip değil. Hayat devam ediyor ve insanımız hizmet bekliyor. Halkımız hizmetin en güzeline, en hızlısına, en konforlusuna layıktır” dedi.

“HALK ÖZÜ SÖZÜ BİR SİYASETÇİ İSTİYOR”

Her gittiği yerde nabza göre şerbet veren, bir dediği diğer dediğini tutmayan, konjonktürel siyasetçi modelinin halk nezdinde prim yapmadığına vurgu yapan Faruk Alpaslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Vitrinde masum ve mağdur rolü oynayıp, arkadan baskı tehdit ve şiddet uygulayanların artık halk nezdinde inandırıcılığı kalmadı. İsmi, ilkeleri ve davranışları ile bir olmayan, tutarsız siyasetçiler artık tarih oluyor. Halk özü sözü bir, dik duran, ancak diklenmeyen, kendisine sahip çıkıp, sorunlarına çözüm üretecek siyasetçi profili istiyor. Biz siyasetçilere düşen en önemli görev, bölgemizde huzuru hâkim kılmak, kaybedeceğimizi bilsek dahi, doğruları taviz vermeden anlatmaya devam etmektir. Halkımızı hak ettiği hizmetlerle buluşturmak için tüm gücümüzle çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz. Van’da sağduyulu, sorunların çözümünde iyi niyetle rol üstlenebilecek sivil toplum kuruluşlarını iyi analiz etmeli ve buna göre bir yol haritası çizerek, çözüm yolunda ilerlemeliyiz. Çünkü Van’ın ve Vanlının boş tartışmalarla gereksiz gerginliklerle kan ve gözyaşı dışında bir getirisi olmayan, boş ve ideolojik sloganlarla geçirecek vakti yok. STK’lar, farklı siyasi yapıların arka bahçesi olmak yerine, temsil ettiği kesim veya meslek mensuplarının, karşılaştıkları sorunların çözümünde etkin rol alarak, toplum hayatının kolaylaşmasında ve gelişmesinde etkin rol üstlenmeli. Sivil toplum kuruluşları, ideoloji veya siyasi eğilim ayrımı yapmaksızın, temsil ettiği üyelerin ve toplumun yararına olan faaliyetlerde her zaman doğruların yanında olmalı. Doğruların güçlü olması ve hizmet üretilebilmesi için sivil toplum örgütlerine çok büyük görev ve sorumluluk düşüyor.”

“BASKIDAN ŞİKÂYET EDENLER, BASKI YAPMASIN”

Her türlü tehdit, baskı ve ötekileştirmenin karşısında olduğunu ifade eden Faruk Alpaslan, “Türkiye’de vaktiyle ötekileştirilmiş, hatta varlığı dahi inkâr edilmiş bir halk var. AK Parti hükümetleri ile zülümkar devlet sisteminin, ırkçı, inkârcı, asimilasyoncu dayatmaları tarihin sayfalarına gömüldü. Bu kez ırkçı, inkârcı, asimilasyoncu ve zorba devlet anlayışına karşı mücadele ettiklerini iddia edenler, maalesef şikâyet ettikleri uygulamaları, daha şiddetli bir şekilde kendileri yapmaya başladı.

İşte bu tehdit ve şiddet yapısından nemalanan bir kesim, halk üzerinde baskı kurarak, menfaat çarklarını sürdürmek istiyor. Allah hepimizi ırkçılık hastalığına yakalanmaktan korusun, yakalananları da doğru yola, hidayete erdirip acil şifalar versin” diye konuştu.

“HİZMET ALANI AYRI, SİYASET ALANI AYRI”

Hizmet alanı ile siyaset alanının bir birine karıştırılmasının, hizmet bekleyen halkı mağdur ettiğinin altını çizen Faruk Alpaslan, “Siyaset, siyaset alanında yapılmalı. Hizmet ise halka yapılmalı, siyaseti bahane edip hizmet etmezseniz, size oy veren halka en büyük kötülüğü yapmış olursunuz. Halkımızın birikmiş sorunları çözüm bekliyor. Siyasetle oyalanmaktan bıkan, hizmete susamış olan halkımız, bu sefer hizmet siyasetini tercih edecek. Üzerindeki baskı ve tehditler nedeniyle fikrini açıkça paylaşamayan halkımız, sandıkta oyunu özgür iradesi ile kullanmak istiyor” dedi.

“SİYASET GELECEĞİ DİZAYN ETME SANATIDIR”

AK Parti Van milletvekili adayları ile yapılan toplantıda bir konuşma yapan MÜSİAD Van Şube Başkanı Kerem Baynal ise, “MÜSİAD yeni Türkiye’nin yeni gücü sloganı ile ülkemizin ve ilimizin gelişmesinde üzerimize düşen sorumluluğu üstlenmek, görevlerimizi yerine getirmek için tüm imkânlarımızla çalışıyoruz. Biz siyaseti geleceği dizayn etme sanatı olarak görüyoruz. Dizayn eden sanatçılarımız ise seçilecek olan milletvekillerimiz olacak. Bu durumda seçilecek olan vekillerimizi çok ağır bir yük ve sorumluluk bekliyor. Vekillerimizin biraz daha fazla inisiyatif almalarını bekliyoruz. Bizim istediğimiz şey, problemlerin kategorize edilmesi ve her vekile özelliğine göre sorumluluk verilmesi, çözüm noktasında hızlı ilerlememizi sağlayacak. Ayrıca vekillerimizin bu sorumluluk alanı paylaşımını, ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşması, doğru adreste kısa zamanda çözüme ulaşma fırsatını sağlayacak. İhtisas alanlarına göre yapılacak kategorize ile eğitim, dış ticaret, sınır ticareti, istihdam, sosyal barış, tarım ve hayvancılık, turizm ve ticaret gibi konularda zaman kaybetmeden yol alabileceğimizi düşünüyorum” dedi.

“DOĞRU İŞİN VE DOĞRU KİŞİNİN DESTEKÇİSİYİZ”

Türkiye’nin yeni yapılanmasında MÜSİAD’ın bütün gücüyle yer aldığına dikkat çeken Kerem Baynal, “Yeni Türkiye’nin liderlik yolunda, insani ve ekonomik değerleri yükseltmek için verdiği mücadelede, enerjisi ve birikimini milleti ve ülkesi için seferber eden iyi niyetli sivil toplum kuruluşlarının en üst sırasında MÜSİAD gelecektir. Doğru yapan her kim ise, doğru yapılan her ne ise, MÜSİAD olarak yanında yer alacağız ve destekçisi olacağız. Eksiklikte ise o eksiğin giderilmesinde de çözüm ortağı olarak birlikteliğimizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

Yapılan değerlendirme toplantısına AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan, milletvekili adayları Prof. Dr. Ömer Çaha ve Nizamettin Ağar ile MÜSİAD Yönetim Kurulu üyeleri katıldı.