Adana Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyesi zanlıların ifadeleri doğrultusunda 24 Mayıs'ta Adana merkezli İstanbul, Ankara, İçel, Aydın, Diyarbakır, Siirt, Balıkesir, Karaman, Isparta, Muş, Erzurum ve Kırklareli'de gerçekleştirdiği eş zamanlı operasyonda; 3 yarbay, 3 binbaşı, 1 yüzbaşı, 4 üsteğmen ve 19 astsubay rütbesindeki toplam 30 muvazzaf asker yakalandı. Polis, zanlıların tespiti için itirafçıların ifadelerinden yola çıkıp somut delil de ortaya koydu. Polis Adana'da tam 2 bin ankesörlü telefonu inceledi.
Söz konusu telefonlar üzerinden yapılan görüşmelerin izini süren ekipler, ‘ardışık arama' yapılan numara ve bu numaraların sahiplerini de HTS kayıtları üzerinden takip etti.
Jandarma Genel Komutanlığında aktif olarak görev yaptıkları da tespit edilen şüphelilerin daha önce Adana'daki askeri birliklerde görev üstlendikleri, sonrasında da yapılan atamalarla 12 ayrı ile gönderildikleri tespit edildi.
Bir hafta boyunca emniyette sorgulanan 28 ‘kripto FETÖ'cü' tutuklanırken, 2'si de ‘adli kontrol' şartıyla serbest bırakıldı. Örgütün, askeri lise sınavları öncesinde özel olarak yetiştirip eğittiği zanlıları, ordu içinde de adım adım takip ettiği ortaya çıktı.
Gizlilik içinde hareket eden askerleri, belirli bir düzen içerisinde gerçekleştiren sohbet toplantılarıyla kendine bağlılığını sınayan örgütün, onların her türlü ihtiyaçlarını da karşıladığı belirlendi.
Maddi durumu iyi olmayan, ancak zeki ve gelecek vaat eden öğrenciler arasından seçilen askerlerin, ordu içinde hızlı terfi alma vaadine kanıp, örgütle bağlarını kesmedikleri tespit edildi. 15 Temmuz'daki kalkışma için ‘darbe' itirafını yapan ‘FETÖ'cü askerlerin, “Biz örgütü böyle bilmiyor ve bu kadar da ileri gidebileceğini düşünmüyorduk” dediği bilgisine ulaşıldı.
FETÖ'cü askerlerin 15 Temmuz itirafı
Adana’da Fetullahçı Terör Örgütüyle (FETÖ) ilişkili olduğu ileri sürülerek gözaltına alınan ve tutuklanan 28 askerin 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili olarak "Biz örgütü böyle bilmiyor ve bu kadar da ileri gidebileceğini düşünmüyorduk" dedikleri öğrenildi.