Eski HDP Milletvekili Figen Yüksekdağ'ın, "terör örgütü yöneticiliği", "terör örgütü propagandası", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet", "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" ve "suç işlemeye tahrik" suçlarından yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 16'ncı Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Yüksekdağ ile tutuklu bulunduğu cezaevinden bağlantı kurulurken avukatları ve bazı HDP'li milletvekilleri duruşma salonunda hazır bulundu.
Yüksekdağ, 2016'da HDP'lilerin açlık grevine başlamasına ilişkin Diyarbakır'daki yaptığı konuşma sonucu hazırlanan fezleke hakkında savunma yaptı.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra İmralı'daki Cezaevinde bulunan PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile görüşme yapamadıklarını ve Öcalan'a yönelik suikast iddialarının gündeme geldiğini ileri süren Yüksekdağ, "demokratikleşme adına" Öcalan ile görüşme talep ettiklerini ve söz konusu konuşma içeriğinin de buna yönelik olduğunu iddia etti.
Konuşmasında çözüm sürecinin yeniden başlamasını talep ettiğini ve hükümete çağrıda bulunduğunu beyan eden Yüksekdağ, geçen süre zarfında ailesinin ve avukatlarının Öcalan ile görüştürüldüğünü ancak istedikleri demokratikleşmeye ulaşamadıklarını söyledi.
Konuşmasında sık sık PKK elebaşı Öcalan hakkında "halk önderi" ifadesini kullanan Yüksekdağ, Türkiye'nin, "demokratik olarak az gelişmiş bir ülke" olduğu iddiasında bulundu.
Avukatların beyanlarının da alınmasının ardından duruşma savcısından mütalaası soruldu.
Savcı, sanık Yüksekdağ'ın üzerine atılı suçların katalog suçlardan olması ve henüz savunmasını tamamlamamış olması nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Müzakerenin ardından mahkeme heyeti, Diyarbakır'daki eylemlere ilişkin başlatılan soruşturma dosyasının incelenmesi için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmesine ve Yüksekdağ'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Davanın görülmesine 10 Mart 2020'de devam edilecek.
Figen Yüksekdağ'ın Yargılandığı Dava
Eski HDP Milletvekili Yüksekdağ'ın, 'terör örgütü yöneticiliği', 'terör örgütü propagandası', 'Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet', 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik' ve 'suç işlemeye tahrik' suçlarından yargılandığı davada tutukluluk halinin devamına karar verildi.