Financial Times'ın köşe yazarı Martin Wolf, Türk ekonomisiyle ilgili tespitler yaptı

Financial Times gazetesinin baş ekonomi yorumcusu Martin Wolf, dünya ekonomisinin içinde bulunduğu durumu tanıdık bir Ezop masalıyla özetliyor: “Ağustos böceği ile karınca”. Wolf’a göre küresel kriz çok çalışıp servet biriktiren ülkelerle bu ülkelerden borçlandıkları parayı har vurup harman savuranların arasındaki dengesizlikle yakından ilişkili. Dün Garanti Bankası’nın düzenlediği Gelecek Zirvesi’nin konuşmacılarından olan Wolf, Milliyet’e yaptığı açıklamada, Türkiye’nin de yüksek borcu nedeniyle bir “karınca” olduğunu söyledi. İlk kez 1981 yılında Dünya Bankası’nda staj yaparken KİT’lerin durumunu incelemek için Türkiye’ye gelen Wolf, “Türkiye’nin en temel yapısal sorunu servet biriktirememesi” dedi.

Sürdürülebilir bir ekonomik büyüme için bu durumun mutlaka değişmesi gerektiğine dikkat çeken Wolf, “Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu anlamakta zorluk çekiyorum. Bir anormallik var. 2001’e kadar servet birikiminin olmamasının nedeninin yüksek enflasyon ve yüksek kamu açığı olduğunu düşünürdüm. Enflasyon düştüğünde de durumun değişeceğini zannederdim. Ama 2001’den itibaren bu sıkıntı ortadan kalktı, sorun kaldı” dedi..

Wolf, “Türkiye’de Singapur’un milli servet fonu gibi bir birikim modelini devreye sokmayı ciddi ciddi düşünürdüm. Böylece yeni yatırımlar için finansman sağlanır, istihdam yaratma imkânı doğar” dedi. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üyeliğini her zaman desteklediğini söyleyen Wolf, AB üyesi ülkelerin siyasi olarak büyük nüfusu yüzünden Türkiye’yi üye yapmak istemediklerini belirtti.
Avrupa’daki istikrarsız ortam nedeniyle euro’nun dolar karşısında yaşadığı değer kaybına değinen Wolf, euro’nun dolarla aynı değere gelmesini çok muhtemel olmadığını belirtti. Wolf; “Eğer böyle bir durum yaşanırsa özellikle Almanya’da zaten huzursuz olan çevrelerin sesi daha yüksek çıkmaya başlayacaktır. Onlar güçlü bir para birimi istiyorlar” dedi. AB’nin yüksek döviz rezervi bulunmadığını, bu yüzden tek başına euro’ya müdahale edemeyeceğini ve ABD ile ortak hareket etmek durumunda kalacağını da ekledi.