Füze Kalkanı detaylara kaldı

Füze Kalkanı detaylara kaldı

NATO tarihinin en önemli zirvelerinden biri dün Portekiz'in başkenti Lizbon'da başladı. İttifak'ın gelecek on yıldaki yol haritasını belirleyen yeni stratejik konseptin kabul edildiği zirvenin ilk gününde söz konusu vizyonun bir parçası olan füze savunma sistemi (füze kalkanı) de masaya geldi.

Bugün ise NATO-Rusya ilişkilerinin geleceği ve İttifak'ın Afganistan'dan çekilme takvimi ele alınacak. Gazete yayına hazırlanırken gelen sinyaller Türkiye ile ABD arasında gerilime yol açan füze kalkanı konusundaki sorunun aşıldığı yolundaydı. Zirveden hemen önce açıklama yapan NATO Sözcüsü James Appathurai, füze savunma sistemi konusunda karar çıkacağından emin olduğunu söyledi. Bu konuda 28 üye arasında önemli bir görüş ayrılığı bulunmadığını ifade etti. Lizbon'a hareketi öncesi yaptığı açıklamada, Türkiye'nin füze kalkanı konusundaki çekincelerini yineleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, füze kalkanının tüm müttefik ülkelerin topraklarını kapsaması gerektiğini belirterek, "Herhangi bir ülkenin hedef olarak zikredilmesine kesinlikle karşıyız. Zaten bu da kabul görmüştür." dedi. Füze kalkanının kurulması konusunda alınan kararı müteakip, Türkiye'nin çekincelerinin de yer aldığı ihtilaflı detayların ileriki günlerde ele alınması bekleniyor.

Zirvede asıl tartışmanın merkezinde ise Türkiye'nin de yer aldığı NATO-Avrupa Birliği ilişkileri yer alıyor. "Bu konuda çok hassasız. NATO-AB ilişkileri gerek stratejik konsept gerekse zirve bildirisi bağlamında gündeme gelecektir." diyen Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin tavrını şu sözlerle dile getirdi: "İki örgüt arasındaki işbirliğinin 2002-2003 yılları arasında mutabık kalınan çerçeve uyarınca geliştirilmesini güçlü şekilde destekliyoruz. Ülkemizin AB'nin ortak güvenlik ve savunma politikasına tam katılımı önündeki engellerin aşılması ve AB'nin diğer taahhütlerine bağlı kalması gerektiğini de vurguluyoruz." Zirveye damgasını vurması beklenen NATO-AB ilişkilerine değinen İttifak Sözcüsü Appathurai de, Genel Sekreter Anders Fogh Rasmussen'in NATO-AB ilişkilerinin geliştirilmesinde siyasi açıklamalardan ziyade gerçeklere odaklandığını ifade etti.

Bugün düzenlenecek NATO-Afganis-tan toplantısında ise 2011'in ortasından itibaren bölgelerin Afgan güvenlik güçlerine devri ve 2014'te de sorumluluğun tamamen devrine ilişkin takvimin onaylanmasını beklediğini ifade eden sözcü, zirveden İttifak ile Kabil arasında 2014 sonrasına dair uzun vadeli bir işbirliği kararının alınmasını beklediğini de kaydetti. Bu işbirliğinin eğitim ve terörle mücadeleye desteği de kapsayacağını vurguladı. Sözcü, İttifak'ın Afganistan yönetiminin Taliban ile başlattığı görüşme sürecini bazı çekincelerle birlikte desteklediğini kaydetti.

Özellikle İttifak üyesi kuzey ülkelerinin gündeme getirdiği nükleer silahlardan arınma meselesindeki tutumu ise sözcü, "Nükleer silahlar var olduğu sürece NATO nükleer silah bulundurmak zorunda. Nükleer silahsız bir dünya talebiyle bu gerçeğin arasında bir denge bulunmalı." şeklinde özetledi. Bazı Kuzey Avrupa ülkelerinin de desteklediği Almanya, füze savunma sisteminin sunacağı güvenlik garantisi nedeniyle NATO'nun nükleer caydırıcılık politikasının gözden geçirilmesini istiyor. Fransa ve Amerika'nın ise füze savunmasının nükleer caydırıcılık politikasının alternatifi değil tamamlayıcısı olduğunu savundukları belirtiliyor.

Zirvenin ana gündemlerinden olan bugünkü NATO-Rusya Konseyi'ne ilişkin bir soru üzerine, bunu ilişkilerde yeni bir başlangıç olarak niteleyen İttifak sözcüsü, toplantıda iki tarafın Afganistan dahil işbirliğini geliştirme, çağımızın ortak tehditlerini belirleme ve füze savunma sisteminde işbirliği konularına yoğunlaşacaklarını ifade etti. Füze savunma sistemi konusundaki işbirliğini ise, "iki farklı sistemin entegre olmasından ziyade bilgi alışverişi olarak" tanımladı. Bu konuda bazı soru işaretlerinin bulunduğunu kaydetti.

Türkiye'yi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başkanlığında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün yer aldığı bir heyetin temsil ettiği zirvede NATO liderlerinin iştirak edeceği 2 çalışma oturumu ve bir çalışma yemeği düzenleniyor. Zirve sonunda bir bildiri yayımlanması ve NATO Genel Sekreteri Rasmussen'in bir basın toplantısıyla zirveyi değerlendirmesi bekleniyor.



Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile