'Garip' Adlı Kuzu Çocukları Gibi Oldu

'Garip' Adlı Kuzu Çocukları Gibi Oldu

Eskişehirli Kara çifti, henüz 10 günlükken sahiplendikleri ve ’Garip’ adını verdikleri kuzuya çocukları gibi bakıyor. Çift, adeta bir bebeğe bakar gibi kuzunun altını bezliyor, biberonla verilen süt ile besliyor.

Herkes kedi, köpek beslerken İsmail ve Sevgi Kara çifti, evlerini küçük bir kuzuya açtı. Daha 10 günlükken bir köyden sahiplendikleri ve kısa zaman içerisinde aralarındaki bağın güçlendiği kuzu, çift ile birlikte gün içerisinde geziyor. Günün büyük çoğunluğunu anne Sevgi Kara ile geçiren kuzu, aile bireyleri ile birlikte parka gidiyor, sallanıyor, mutfağa gidiyor, uyuyor hatta birlikte işe gidiyor.

Kuzunun sevgisiyle huzur ve mutluluk getirdiğini dile getiren Sevgi Kara, "Karapazar köyünde, hayvancılık ile uğraşan bir akrabamızın koyunu ikiz kuzularmış, koyunun iki kuzuya sütü yetmiyormuş ve kuzulardan birini isteyen olursa veriyorlarmış. Ben de alayım dedim öyle başladı bizim hikayemiz. Köyden aldıktan sonra, getirdik yıkadık bir güzel temizledik, bize alıştı ve arkamdan hiç ayrılmadı. Ben onun yanından ayrılınca arkamdan bağırmaya başlıyor. Gün içinde hep arkamda sadece sevilmek istiyor, sevgiye ihtiyacı var. Benim adım da Sevgi, birbirimize çok alıştık. Aramızdaki ilişki çok değişik bir boyut kazandı çevre çok sevdi, insanlar onu sevmeye geliyor, ben bir yerden ayrılınca o da peşimden geliyor. Çok sevimli herkesin böyle bir iletişimi yaşaması lazım” ifadelerini kullandı.

"Komşularımız kuzu sevmeye misafirliğe geldi"

Kedi, köpek alınca evde çok tüy döktüğünü ve bakımının zor olduğunu ifade eden Kara, “Kuzunun bakımı diğer hayvanlara göre çok daha kolay. Kızım Nurcihan’ın kedisi de var onun tüyleri çok, bunda böyle bir sorun yok. Yıkadıktan sonra tertemiz kokuyor. Kuzu çok sevimli, dışarıda da çok seviyorduk, evin içinde de bakımı hiç zor olmadı. Eve girerken, durakta bekleyen insanlar hemen yanımıza gelip fotoğraf çektiriyorlar, önce tanımıyorlar, oysa her gün yedikleri şey. İlk geldiğinde çocuklarım çok eğlendi, 3-4 gün misafir kabul ettik, kuzu sevmeye geldik dediler. Onu eve alınca bebek bezi aldık, altını bezledik, öyle geziyor, zarar vermiyor. Ben yatınca yatıyor kalkınca kalkıyor, yalnız bırakınca ağlıyor. O yüzden bizimle birlikte yatıyor. 3 çocuk büyüttüm yalnız başıma değişik şehirlerde hiçbir çocuğumu odamda uyutmadım ama bununla uyuyoruz. Huzur veriyor, önce sevdiriyor" dedi.



"Belki de büyüyünce ayrılamayacağız"

Garip adını verdikleri kuzuyu biberonla verdikleri sütle besleyen Kara, “Tavsiye edilen 2 öğündü, fakat ara öğün de veriyoruz arada, su, süt ve multivitamin veriyoruz. Garip, süt kuzusu daha, bir 10 gün sonra artık dışarıda yaşaması gerekecek, normal gıdaya geçince, bahçede beslenmesi için dışarıda bakacağız. Evde kucakta bakmanın bir sınırı var. Bilemiyorum belki de ayrılamayacağız büyüyünce de evde yaşayacak ayrılamayabiliriz, ama duygusal anlamda ruhlarımız bütünleşebilir. Çok güzel, huzur veren bir his, çocuğun bile huzursuzluğu olabilir ama bu huzurlu bir canlı, herkes yapmalı bence hizmeti verilmeli, teşvik edilmeli çocukların da gelişimine çok olumlu katkıları olacağına inanıyorum. Herkes bunu deneyimlemeli. 35 yaşında ilk kez bir kuzuya sarıldığını söyleyen bir kadınla tanıştım, çok teşekkür etti. Mutlu oldu. Aslında biz tarım ülkesiyiz, Türkiye niye böyle? Bir eksiklik var, stres toplumun üzerinde çok ağır bir yük, kuzu ile birlikte biz değişik bir konuya yönlenmiş olduk, ortalıkta çok büyük problemler var ama biz kuzuyla birlikte huzurlu hissediyoruz. Özellikle uyurken çok derin uyuyorum. Arkamda hep benimle beraber, annesi gibi oldum, doğası gereği grup halinde sosyal yaşayan bir canlı tek kalamıyor. Çok huzurlu bir canlı, kuzumuz o bizim."

Kuzuya çocukları gibi baktıklarını ve yanlarından hiç ayırmadıklarını ifade eden İsmail Kara ise her ailenin bunu deneyimlemesi gerektiğini belirtti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile