Gastro Show, Istanbul'da Kapilarini Açti

Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Özgül Özkan Yavuz: 'Gastronomiyi ekonomik kalkinmanin, sosyal gelismenin bir kaldiraci haline getirebiliriz. Kore, bir tek tursuyla kendini gastronomi turizminin merkezi olarak anlatiyorsa, biz anlatamiyorsak demek ki birtakim seylerde eksiklik yapiyoruz. Igneyi de, çuvaldizi da, her seyi kendimize batirmamiz lazim' 'Geleneksel tarifleri verdigimiz restoranlarimiz yok. Bunun için çalisma yapmamiz lazim. Yerel tariflerin, sehirdeki restoranlarda veriliyor olmasi gerek' 'Menülere, yerel tariflerin de konulmasi konusunda çagri yapmak istiyorum; Türk yemeklerini lütfen dünyaya yabanci kavramlarla açiklamaya çalismaktan vazgeçin. Adi mantiysa bunu dünyaya manti diye ögretecegiz'

Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Özgül Özkan Yavuz, "Gastronomiyi ekonomik kalkinmanin, sosyal gelismenin bir kaldiraci haline getirebiliriz. Kore, bir tek tursuyla kendini gastronomi turizminin merkezi olarak anlatiyorsa, biz anlatamiyorsak demek ki birtakim seylerde eksiklik yapiyoruz. Igneyi de, çuvaldizi da, her seyi kendimize batirmamiz lazim." dedi.

Turizm Medya Grubu ve Gastronomi Turizmi Dernegi (GTD) ortakligiyla gerçeklestirilen Gastro Show, Istanbul'da kapilarini açti. 30 Haziran'a kadar Istanbul Kongre Merkezi açik alaninda devam edecek etkinlik, gastronomi endüstrisinin farkli segmentlerinden olusan genis yelpazede katilimci ve ziyaretçi profilini "7 Sehir, 7 Bölge, 7 Ülke" mottosuyla agirlayacak.

Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Özgül Özkan Yavuz, etkinlikte yaptigi konusmada, gastronominin, kültürün çok önemli bir parçasi, kültürel miras kadar önemli bir konu oldugunu söyledi.

Dünyanin en zengin 3 mutfagindan birinin Türkiye'de oldugunu vurgulayan Yavuz, sunlari kaydetti:

"O zaman 'gastronomi turizminden hak ettigimiz payi neden alamiyoruz' konusuna odaklanmamiz lazim. Gastronomiyi ekonomik kalkinmanin, sosyal gelismenin bir kaldiraci haline getirebiliriz. Kore, bir tek tursuyla kendini gastronomi turizminin merkezi olarak anlatiyorsa, biz anlatamiyorsak demek ki birtakim seylerde eksiklik yapiyoruz. Igneyi de, çuvaldizi da, her seyi kendimize batirmamiz lazim. Bu konuda çalismamiz lazim.

Geleneksel tarifleri verdigimiz restoranlarimiz yok. Bunun için çalisma yapmamiz lazim. Yerel tariflerin, sehirdeki restoranlarda veriliyor olmasi gerek. Menülere, yerel tariflerin de konulmasi konusunda çagri yapmak istiyorum; Türk yemeklerini lütfen dünyaya yabanci kavramlarla açiklamaya çalismaktan vazgeçin. Adi mantiysa bunu dünyaya manti diye ögretecegiz. Bu, kanunla olmaz, bu bir farkindalik, bilinçlenme... Bunlar markalasmanin A, B, C'si..."

Yavuz, gastronomi turizminin gelistirilmesi için Bakanlik bünyesinde yapilan çalismalar hakkinda bilgi verdi.

- "Yeni dünya trendi; yereli deneyimleme, dijitallesme"

Gaziantep Büyüksehir Belediye Baskani Fatma Sahin de gastronomi turizminin gelismesi adina Gaziantep'te yapilan çalismalara ve sehrin potansiyeline degindi.

Sahin, "Kalkinma, demokrasi yerelde basliyor. Ölçmediginiz hiçbir seyi düzeltemezsiniz. Hedefe ulasmak için bir swot analizi yapip, güçlü ve zayif taraflarinizi belirleyip buna göre üstüne gitmeniz gerekiyor." diye konustu.

Belediye baskanligina basladigindan bu yana sehrin potansiyelini artirmak için yaptiklari çalisma ve projeler hakkinda bilgi veren Sahin, sunlari kaydetti:

"Elimizdekilerin hepsinden bir stratejik eylem plani çikardik. Özellikle pandemiden sonra yeni bir dünya kuruluyor. Bu yeni dünyanin kodlarina göre kendimizi çok hizli revize ettik. Bu yeni dünya trendi; yereli deneyimleme, dijitallesme. Artik geleneksel yapiyla devam edemeyiz. Dünyanin yeni dilini olusturmamiz gerekiyor. Pandeminden sonra deneyimleme alani geliyor. Insanlar gelip bir bag bozumu yapmak, hasat yapmak istiyor. Bunun dilini iyi olusturmamiz lazim."

Türkiye Seyahat Acentalari Birligi (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Baskan Yardimcisi Ali Bilir ise dünyada seyahat edenlerin yüzde 90'inin gidecekleri yerlere gitmeden önce gastronomisini incelediklerini belirterek, "Dünya turizminin yüzde 30'u su an gastronomi içerikli, gelirin yüzde 30'unu yeme-içme sektörü olusturuyor. Bu oran Türkiye'de yüzde 20 civarinda, son yillarda hizla artiyor. 4-5 yil önce yüzde 5'ler civarinda olan rakam, 2019'a geldigimizde yüzde 20'lere kadar çikti. Pandemi olmasaydi dünyadaki orana yakin olurduk." degerlendirmesinde bulundu.

- "Gastronomide su anki seviyemizi hak etmiyoruz, daha iyisini hak ediyoruz"

Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, "Gastronomi bir kültür ayni zamanda tarim ve turizmin kesisme noktasi. Tarimi da, turizmi de ileriye götürebilecek bir kesisme noktasi. Pandemi döneminde her sey sifirlandi ve sifirdan baslayacak. Bu baslangiç geçmisten beslenerek, gelecegi planlayarak yapilacak. Gastronomide su anki seviyemizi hak etmiyoruz, daha iyisini hak ediyoruz. Bu mücadele için hepimizin is birligi yapmasi, el ele vermesi gerek. Çok ciddi sekilde dayanismayi öne çikarmamiz gerek." seklinde konustu.

Etkinlige eski Turizm Bakani Bülent Akarcali da katildi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile